Fransızlar Girit'te sismik araştırmaları dondurdu

ABD'nin East-Med doğal gaz boru hattı projesinden desteğini çekmesinin ardından şimdi de Fransa'nın Girit açıklarındaki sismik faaliyetleri dondurduğu bildirildi

ABD ve Fransa Yunanistan'ı yarı yolda bıraktı. Financial Post gazetesinin haberine göre, Girit açıklarında bu ay sismik faaliyetleri planlanan Total, Exxon ve Hellenic Petroleum'dan oluşan konsorsiyumun çalışmaları, bilinmeyen bir nedenle donduruldu.

Habere göre 2019 yılında Girit'in batısı ile güneybatısındaki sahalarda üçlü konsorsiyuma hidrokarbon arama ve işletme imtiyazı verilmiş ve 2022'de araştırma faaliyetlerinin başlatılması kararlaştırılmıştı. Fakat ABD'nin East-Med doğal gaz boru hattı projesini desteklemeyeceğini duyurmasından birkaç gün sonra, bu kez Fransızlar yıllık çalışma programlarını Hellenic Hydrocarbon Management Company (EDEY)'ye gönderdi. Fakat çalışma planında, daha önce ocak ayında başlaması öngörülen sismik faaliyetler yer almadı.

Gazete gelişmenin nedenini hem Total hem de EDEY yöneticilerine sordu fakat yanıt alamadı.

EDEY CEO'su Aris Stefatos'a Ekim 2021'de konsorsiyumun bölgeye ilişkin niyeti sorulmuş, Stefatos da şirketlerin sözleşmeden doğan yükümlülüklerine göre Ekim 2022'ye kadar sismik araştırma yapma marjına sahip olduklarını söylemişti.

Ancak Yunan basını, söz konusu gelişmenin ABD'nin kararından hemen sonra gelmesinin başka bir anlam ifade ettiğini yazdı.

YUNAN BASINI ÖFKELİ

Yunan askeri dergisi Militaire, son gelişmeyi “East-Med'den sonra ikinci soğukluk: Girit'teki Total-Exxon araştırmaları donuyor” başlığıyla duyurdu. Haberde şu ifadeler yer aldı:

“Girit'ten gelen haberler iyi değil ve ittifaklarımızın işe yaradığı anlatısını kesinlikle doğrulamıyor. İmzaladığımız silahlanma programlarıyla hem Amerikalılara hem de Fransızlara ne kadar para ödediğimizi düşünürsek, bunlar çok iyi ücretli ittifaklardı. Fakat Yunan hükümetleri her zaman sözde 'jeopolitik baskı' diyerek piyasalarda yangına neden oluyorlar. Sözde 'silah diplomasisi' bize hiçbir zaman kâr getirmedi, ama bunda ısrar ediyoruz.”

Diğer yandan Yunanistan'daki üç çevreci örgüt, daha önce hidrokarbon arama ve işletme programının durdurulması için 'Stratejik Çevresel Etki Çalışması' talebiyle mahkemeye başvurmuştu. Sürekli ertelenen davada bir sonraki duruşmanın 2 Şubat 2022'de yapılması planlanmıştı. Yunan yetkililer itirazların reddedileceği konusunda kesin bir dille konuşurken, çevreci örgütler hükümeti yargıya müdahale etmekle suçluyor.

ATİNA'DA BÜYÜK HAYAL KIRIKLIĞI

ABD'nin "Doğu Akdeniz Doğal Gaz Boru Hattı Projesi" (East-Med) girişiminden desteğini çekmesi Yunan kamuoyunda hayal kırıklığına yol açtı.

Washington'ın Yunanistan'a gönderdiği yazıda, projenin Türkiye ile bölgede gerginliğe neden olduğuna dikkat çekildi. ABD'nin ilgisinin bölgedeki elektrik temelli projelere kaydığı belirtilerek, ABD'nin bölgedeki diğer ortak projeleri desteklemeye devam edeceği ileri sürüldü.

Kathimerini gazetesinin haberinde, projenin ekonomik açıdan sürdürülebilirliğine ilişkin şüphelerin daha önce de dile getirildiğine dikkat çekilerek, "East-Med boru hattının sürdürülebilirliğinden şüphe etmek diplomatik alanda Ankara'nın üzerinden bir baskı unsurunu azaltmaktır ve (Güney) Lefkoşa'yı enerji alanındaki taktiğini yeniden belirlemek zorunda bırakır." yorumuna yer verildi.

Gazetede yer verilen enerji uzmanı Mihail Mirianthis'e ait yorumda ise "bu ani hareketin" Yunanistan ve ABD arasında 2021'de imzalanan Karşılıklı Savunma İş Birliği Anlaşması'na ilişkin soru işaretleri doğurduğu ifade edilerek, sadece Yunanistan'ın değil, İsrail ve GKRY'nin de enerji ve diğer alanlardaki çıkarlarının etkilendiği kaydedildi.

TÜRKİYE'Yİ YENME FORMÜLÜ

Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan gerginliğe Yunan matematikçi Giorgos Tsitsilianos da dahil oldu. Tsitsilianos, ülkesinin önleyici yeteneğinin matematiksel modelini çıkardı. “Ülkemizin Caydırıcı Kapasitesi, bir sonraki hamlelerimizi planlayabileceğimiz bahsettiğim faktörlere bağlıdır.” diyen Tsitsilianos, şu hesabı yaptı:

dP(t)/dt = mi.F(t) + ki.U(t)+ ai.I(t) , (1)

dU(t)/dt = mi.F (t) + ri , (2)

dF(t)/dt = mil , (3)

dI(t)/dt = ai , (4)

P(t): Ülkenin caydırıcılık kapasitesinin fonksiyonu

F(t): Silahlı Kuvvetler'in lineer fonksiyonu

U(t): Dış politikanın işlevi

I(t): Ekonominin lineer fonksiyonu

mi: Silahlı Kuvvetler'in etkinliğine bağlı olan ve [-5, +5] aralığında değerler alan katsayıdır.

ki: Dış politika verimlilik faktörüdür ve [-5, +5] aralığında değerler alır.

ai: Ekonominin getiri oranıdır ve [-5, +5] arasında değerler alır.

ri: Bizi etkileyen dışsal faktörlere bağlı olan ve uzayda değerler alan katsayıdır [-5, +5]

P (0) = Po, F (0) = Fo, U (0) = Uo, I (0) = Io, [-5, +5]'ten değerler alarak,

(1) Caydırıcı Kapasitenin değişim hızının Silahlı Kuvvetler, Dış Politika ve Ekonomi işlevlerine bağlı olduğunu belirtir.

(2) Dış Politika değişim hızının Silahlı Kuvvetler işlevine ve Dışsal Faktörlere bağlı olduğunu belirtir.

(3) Silahlı Kuvvetler fonksiyonunun değişim hızının verimlilik faktörüne bağlı olduğunu belirtir.

(4) Ekonominin değişim oranının getiri oranına bağlı olduğunu belirtir.”

Sonraki Haber