G7 liderleri Japonya’da toplandı: ABD Hiroşima’dan ‘nükleer’ mesaj verdi

Emperyalist Batı’nın en gelişmiş yedi ülkesi, Japonya’da bir liderler buluşması düzenledi. ABD, atom bombası attığı Hiroşima’da, Japonya’yı ‘atom bombalarıyla koruma’ sözü verdi. Toplantı gündemine Çin ve Rusya damgasını vurdu.

G7 Liderler Zirvesi, insanlığın hafızasına ABD’nin attığı atom bombasıyla kazınan Japonya’nın Hiroşima şehrinde başladı. Japonya Başbakanı Kişida Fumio’nun ev sahipliğindeki zirveye ABD, Fransa, İngiltere, Almanya, Kanada ve İtalya liderleri katıldı. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy çevrimiçi konuştu. Ukrayna liderinin yarın zirveye bizzat katılacağı belirtildi. Avrupa Birliği (AB), Endonezya, Hindistan, Güney Kore, Avustralya ve Vietnam liderleri de G7 toplantısında konuk olarak yer aldı.

‘ATOM BOMBASI’ UTANCI

Ev sahibi Japon Başbakan ile eşi Kişida Yuko, misafir devlet ve hükümet başkanlarını, Hiroşima Barış Anıtı Müzesi önünde karşıladı. 1945’te atılan atom bombası dönemine ait 100 bini aşkın eser ve kalıntıların sergilendiği müze, G7 liderlerinin toplu şekilde ilk ziyaretine sahne oldu. Biden, 1945’teki atom bombası saldırısı sonrası Hiroşima’ya gelen görevdeki ikinci ABD Başkanı oldu. ABD, 1945 yılının 6 Ağustos’unda Hiroşima’ya, 9 Ağustos’unda Nagazaki’ye attığı atom bombalarıyla 210 bine yakın kişinin ölümüne sebep olmuştu.

Fumio Kişida, Joe Biden ile Hiroşima’da yaptığı görüşmeden sonra, iki ülke arasındaki anlaşmaya atıf yaptı. ABD’nin gerekirse Japonya’yı atom silahlarıyla savunacağını vurguladı. Kişida, ABD ile ittifakın “Hint-Pasifik bölgesindeki barış ve istikrarın temel taşı” olduğunu söylerken, Biden iki ülkenin “temel değerleri” paylaştığını iddia etti.

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Başkan Joe Biden’ın ziyaret sırasında atılan atom bombaları nedeniyle özür dilemeyeceğini açıklamıştı.

ABD, UKRAYNA’DA SALDIRININ PUSUSUNDA

ABD’li Reuters haber ajansına konuşan Fransa Cumhurbaşkanlığı’ndan bir yetkili, Hiroşima’daki toplantıyı “jeopolitik bir G7 Zirvesi” olarak nitelendirdi. Yetkili, “Bu aynı zamanda jeopolitik çünkü Çin ve ABD arasındaki gerilim artıyor ve bu nedenle uluslararası işbirliği kapasitelerimizi koruyabilmemiz için oyunun kurallarını ifade etmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Ajansa konuşan yetkililer, ABD’nin “Ukrayna’nın düzenlediği askeri harekatın nasıl sonuçlanacağını görene kadar diplomatik bir yol hakkında konuşmak istemediğini, Avrupalı müttefiklerinin ise diplomatik bir çözüm bulunmasını istediğini” söyledi.

Gözlemci olarak katılması beklenenler arasında Hindistan ve Vietnam da dahil olmak üzere bir dizi başka ülkenin liderleri de bulunuyor. G7, Çin’in küresel sahnedeki rolüne karşı koymak için “Küresel Güney” üyeleriyle yakınlaşmak istiyor.

YAPTIRIMLAR ÜÇÜNCÜ ÜLKELERİ HEDEFLİYOR

Zirve öncesi ABD’li bir yetkili, Rusya’yı hedef alan yeni yaptırımlar ve ihracat kontrolleri açıklanacağını söyledi. Bu yeni paketin, “yaptırımlardan kaçmak için kullanılan boşlukları kapatmayı, Rus enerjisine olan uluslararası bağımlılığı daha da azaltmayı ve Moskova’nın uluslararası finans sistemine erişimini daraltmayı” amaçladığını belirtti.

ABD’nin son yaptırım paketi, “savaş alanında kilit öneme sahip mal kategorilerinin kapsamlı bir şekilde kısıtlanmasının” yanı sıra Rusya ve üçüncü ülkelerden 70 kadar kuruluşun ABD Ticaret Bakanlığı’nın kara listesine eklenerek ABD’den ihracatının engellenmesini kapsıyor. Ayrıca 300’den fazla kişi, kuruluş, uçak ve gemiye yaptırım uygulayacağı kaydedildi.

İngiltere Başbakanı Rishi Sunak da Rus elmasları ile Rusya’dan bakır, alüminyum ve nikel gibi metallerin ithalatının yasaklanacağını duyurdu.

EN BÜYÜK BÖLÜNME: ÇİN’LE İLİŞKİLER

Reuters’a konuşan çok sayıda yetkili, G7 içindeki en dikkat çekici bölünmenin Çin konusunda yaşandığını, ülkelerin güçlü ve önemli bir ticaret ortağını tamamen yabancılaştırmadan Çin’in küresel tedarik zincirlerine ve ekonomik güvenliğe yönelik tehdidi olarak gördükleri şeye karşı nasıl uyarıda bulunacaklarını tartıştıklarını söyledi.

Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel, Çin ile “istikrarlı ve yapıcı” işbirliğini sürdürmenin AB’nin çıkarına olduğunu söyledi. Zirvenin oturum aralarında konuşan Michel, AB’nin Çin’e, Ukrayna’daki askeri saldırganlığını durdurması için Rusya üzerindeki baskıyı arttırması çağrısında bulunacağını da sözlerine ekledi.

Üst düzey Alman hükümet yetkilileri, Pekin ile ticaret konusunda yatırımların genel olarak değil, hedeflenen alanlarda denetlenmesini istediğini söyledi. Japonya da yatırım kontrollerine şüpheyle yaklaştığı kaydedildi.

Sonraki Haber