Gece kulübünde yangına 8 tutuklama... Emniyet ifadeleri ortaya çıktı

İstanbul Beşiktaş’ta gece kulübü tadilatı sırasında çıkan ve 29 kişinin can verdiği yangınla ilgili 8 kişi tutuklandı. 2 kişi savcılıktan bir kişi de mahkemeden adli kontrolle serbest bırakıldı. Kamu görevlilerinin ihmali de ayrıca inceleniyor.

Beşiktaş Gayrettepe'de 2 Nisan’da 16 katlı binanın eksi 1 ve eksi 2’nci katında faaliyet gösteren gece kulübünde tadilat yapımı sırasında yangın çıktı, burada çalışan 29 kişi can verdi. Olayın hemen ardından başlatılan soruşturmada toplamda 11 kişi gözaltına alındı.

Şüpheliler emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. İçlerinden 9’u 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma' suçundan tutuklama talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edildi. 2’si de ifade işlemlerinin ardından savcılıktan tarafından serbest bırakıldı.

Mahkemeye çıkarılan 9 şüpheliden 8'i tutuklandı. 1’i ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

KAMU GÖREVLİLERİ DE SORUŞTURULACAK

Öte yandan olayda kamu ve belediye yetkililerinin ihmali de konuşuluyor. Gece kulübünün ruhsatlandırılması, çalışma izni ve esasları ile süreç içindeki denetimlerine dair tüm bilgi ve belgeler toplanıyor. Kamu görevlileri veya belediye görevlileri hakkında da ilgili kanun hükümleri çerçevesinde soruşturma başlatılacağı öğrenildi.

İFADELER ORTAYA ÇIKTI

Şüphelilerin ve çalışanların emniyette verdikleri ifadeler ortaya çıktı. Kulübün eski sahibi olan şimdiki organizasyon ve tadilat işlerinden sorumlu olan şüpheli Şehzade Ş. ifadesinde, Ramazan ayından önce tadilat için şirketlerle görüştüğünü söyledi. Mekana gelip projeyi çizdiklerini, demir ve loca işlerini Kahraman E.'ye dekoratif ve marangozluk işleri için de Ramazan A.'ya vermek istediğini söyledi. Şehzade Ş., "Demir ve loca işini yaklaşık 12 milyon TL'ye dekorasyon ve marangozluk işleri için yaklaşık 6 milyon TL'ye anlaştık. Tadilattan önce iş yerinde olan ve kullandıkları eşyaları dışarı çıkardık. Diğer işleri marangoz ve demirci yapacaktı. Biz projenin uygulaması için kendi işimizi yaptıktan sonra iş yerini Kahraman beye teslim ettik. Kahraman beyle Çağatay bey yaklaşık 15 gün birlikte çalıştı. İşler ilerleyince bir yandan marangozlar işe başladı. Bildiğim kadarıyla 4-5 gün birlikte çalıştılar. Kahraman bey alt katın kasalarını bitirdi. Loca kısmını yapıyordu. Son 3 gün sahneciler de çalışmaya başladı. Olay günü sahnecilerin son günüydü, onların işi bitecekti" dedi.

'YOĞUN DUMAN VE ATEŞ'

Kulübün diğer ortağı olan Mehmet Menduh C. kağıt üzerinde ortak olduğunu aslında kulübün muhasebesine baktığını söyleyerek, "Olay günü muhasebe katındaki odamda otururken Kahraman E. odama gelerek, 'Ağabey yangın var herhalde' dedi. Ben hemen odamdan dışarı çıktım. Arka iç kısımda marangoz olarak çalışan Ercan Erkan'ı elindeki yangın tüpüyle yangına müdahale ederken gördüm. Daha sonra ben ofise geri girdim. Bu esnada elektrikler gitti. Ortamı yoğun duman sardı. Muhasebenin yanında bulunan ofisten yan taraftaki mağazaya açılan bir kapı var. Bu kapının anahtarı benim odamda bulunur. Bu anahtarı cep telefonu ışığıyla bulunduğu yerden aldım. Kapıyı açarken Kahraman ve Salim yanıma geldi. Kapıyı açıp kendimizi dışarı attık. İş yeri içerisinde yoğun duman ve ateş olması sebebiyle içeriye girip müdahalede bulunamadık. İş yerinde bulunduğum sırada içeride kimlerin bulunduğundan haberim yoktu" diye konuştu.

'O GÜN İŞ YERİ ÇALIŞANLARI DA VARDI'

Taşeron firmalardan mobilya tasarım şirketinin sahibi olan şüpheli Kahraman E. de ifadesinde Razaman ayının 2. günü çalışmaya başladıklarını, Masquerade çalışanlarının da bir yandan işyerinde bulunan ses izolasyon malzemelerini söktüklerini, 17 gün çalıştıklarını, daha sonra işin yetişmeyeceği düşüncesiyle mobilyacıların da işe başladığını, 5 gün de onlarla çalıştıklarını söyledi.

Olay günü kaynak ustasına yapması gereken işi söyledikten sonra odaya geçtiğini, birden iş yerinde olanların bağırdığını, iş yerinin alt katında alev ve duman gördüğünü, muhasebe odasının kapısına vurarak içerdekileri çağırdığını, "Yangın var" diye bağırdığını anlattı. Kahraman E. "Kadir, Salim ve Mehmet Menduh C. dışarı çıktılar. Bu sırada Suriye uyruklu Ahmet Medhuş'un elinde yangın tüpü ile yangın alanına doğru koştuğunu gördüm. Sonra kapının önünde bulunan kepenkleri açtılar ve dışarı çıktık. Dışarıdayken Ercan Erkan ağabeyin de dışarı çıktığını gördüm. İşyerinin alt katının çıkış kapısından dumanlar çıkmaya başladı. Bunu alevler takip etti. Alevlerden binanın 3. katındaki pencereler patladı. İçeride kalanlara yardım etmek istedik ancak o kadar yoğun bir duman vardı ki yanına yaklaşmak bile mümkün değildi. Genellikle her gün 12-13 kişi çalışıyorduk. Ancak o gün iş yeri çalışanlarının da olay yerinde olduğunu, sahneciler ve ahşapçıların sayısının çok fazla olduğunu gördüm. Bu yüzden de ölü sayısının fazla olduğunu düşünüyorum" dedi.

'MAĞAZA KAPISINDAN DIŞARI ÇIKTIM'

Kulüp çalışan Salim A., ifadesinde “Arkadaşlarım olan Mehmet Menduh C, Kadir Y'la birlikte iş yerinin üst katında bulunun muhasebe ofisinde kahvaltı yapıyorduk. Odamızın kapısı çok şiddetli bir şekilde vurulmaya başladı. Hemen kapıyı açtım. Kapıda işyerinin tadilat işini yapan Kahraman E. vardı, 'Yangın var, yangın' diye bağırmaya başladı. Birden şoka girdi. Bir yandan alt kata baktım. Tadilat işi yapan ustaların ellerinde yangın tüpleriyle çıkan yangını söndürmeye çalıştıklarını gördüm. Bu sırada elektrikler kesildi. İş yerini duman kapladı. Alev görmedim. Ben odada bulunan bilgisayarımı ve telefonumu aldım. Mehmet C. dışarı çıkmam için bana yardımcı oldu. Ben de mağaza kapısından dışarı çıktım. Odada bulunan hepimiz dışarı çıktık" dedi.