GMİS: Müessesemizi ayakta tutacağız

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu ve yönetim kurulu üyeleri, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesi’nde çalışan maden işçilerini ziyaret ederek açıklamalarda bulundu. 14 Ekim'de 42 madencinin şehit olduğu maden faciasına ilişkin soruşturmayı yakından takip ettiklerini ifade eden Mutlu, işçi açıklarının acil olarak giderilmesini de talep etti. Mutlu, böyle zamanlarda kamu kurumlarının özel sektöre devredilmesini isteyenlere karşı da mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.

'4 KİŞİNİN İŞİ 1 İŞÇİDE'

Mutlu, maden işçilerinin işçi açıkları, yıllık izinler ve promosyon konularında sorularını cevaplandırdı. İşçi açıklarının acilen giderilmesi gerektiğini ifade eden Mutlu, şöyle konuştu:

“Bu müessesin üretime devam etmesi için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Diğer sorunlarımızın da giderilmesi için bakanlık nezdinde olsun, cumhurbaşkanlığı nezdinde olsun bütün takiplerimizi yapıyoruz. Kurumun acilen işçi açıklarının giderilmesi gerektiğini defalarca her platformda söyledik. Kurumda 4 işçinin yapması gerektiği işi 1 işçinin yaptığını, bunu iş sağlığı ve güvenliği noktasında sıkıntılar yarattığını ilgili yerlere defalarca anlattık. Bu tür kazaların bir daha yaşanmaması için kuruma acilen işçi alınmalı ve işçi açıklarının biran önce giderilmesi, TTK’nın norm kadro ile çalışır hale getirilmesi gerekiyor.”

‘ÜLKEMİZ İÇİN ÜRETMEYE DEVAM EDECEĞİZ’

Mücadeleyi sürdüreceklerini belirten Mutlu, ne pahasına olursa olsun madenciler olarak üretmeye, ülkenin ekonomisine katkı vermeye devam edeceklerini söyledi. Mutlu, şöyle konuştu:

“Bize de düşen bugün bu cephede, üretim cephesinde canlarımızı vermiş olmamıza rağmen mücadeleye devam etmektir. Bugün ülkemizin kömüre ihtiyacı var. Dünyada enerji savaşlarının had safhaya çıktığı, mazlumların sömürüldüğü, insanların katledildiği bu şartlarda kömürün yer altında durma şansı yok. Ülkemizin ekonomisi için, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği için kömürü yeraltından çıkarmak zorundayız."

Mutlu, sürecin en sağlıklı şekilde sonuçlanabilmesi için en üst kademeden en alttaki yetkiliye kadar kimin ihmali varsa en ağır cezayı almaları için sendika olarak takipte olduklarını belirtti. Mutlu, şöyle devam etti:

'MÜESSESENİN YAŞAMASI ASLİ GÖREV'

"Bu kadar bedel ödendikten sonra bu müessesinin yaşaması hepimizin asli görevi. Bu müesseseyi yaşatmak için devlet görevlilerin ve kurum yetkililerin ve bizlerin en iyi şekilde mücadele etmesi gerekiyor. Biz de her zaman olduğu gibi bundan sonra da müessesemizi ayakta tutacak ve burada sizler ve sizden sonrakilerin ekmek yemesini sağlayacak evine aş götürmesini sağlayacak şekilde mücadele edeceğiz.

ÖZELLEŞTİRME FIRSATÇILARINA UYARI

"Bu zamanlar tehlikeli zamanlar. Burada bizi bölmek, parçalamak ve yok etmek isteyen, Amasra Müessesi’nin kapatılmasını, özel sektöre devredilmesini isteyen kitleler için en uygun zaman bu zamandır. O cenah durmayacak bu zamanda kargaşa yaratıp lobi çalışması yapıp bu müesseseyi kapatıp sizleri başka müesseseye göndermek için şeytani işlerini yapmaya devam edecekler. Bizlerin mücadelesi dünden bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada bizi yok etmeye çalışanlarla mücadelemiz devam edecektir.

NORM KADRONUN YARISI YER ALTINDA

6'ncı toplantısını yapan TBMM Amasra Maden Kazası Araştırma Komisyonu'nda da söz konusu müessesenin kadro ihtiyacı tartışmalara yansıdı.

Komisyon üyelerinin "3 bin 500 üretim işçisi açığıyla alakalı olarak Bakanlıktan bu açığın giderilmesiyle ilgili talep yapıldı mı?" sorusunu yanıtlayan TTK Genel Müdür Yardımcısı Muharrem Kiraz, işçi açığının bulunmadığını, aksine kadro düşürmek için çalışma yapıldığını öne sürerek “Yeraltı 11 bin 500, yerüstü 2 bin 500 olan toplam 14 bin kadro, yeni haliyle yeraltı için 8 bin 750, yerüstü için 2 bin ve toplamda 10 bin 750 olarak önerilmiştir.” dedi.

Amasra'daki norm kadro sayısına ilişkin soruyu yanıtlayan Kiraz, Amasra 'nın 300 bin ton üretim hedefi baz alınarak yer altının norm kadrosunun 935; yer üstü norm kadrosunun da 210 olarak belirlendiğini ifade etti. Ancak verilen bilgiye göre müessesede 458 yer altı, 81 yer üstü personeli bulunuyordu.

9 PERSONELDEN 1'İ İZLEDİ

Maden ve Petrol İşleri Kozlu Üretim İşletme Müdürü Yusuf Aydın'dan ise itiraf gibi yanıt geldi. Aydın, merkezi izleme personel sayısının kaç olması gerektiğine ilişkin soruya karşı 3'er vardiyadan 9 personelin görevli olduğu bigisini verdi.

Ancak facia günü görevli sayısının 1 olduğu görülüyor. TTK'nın iç yönergesine göre aynı anda en az 2 personelin orada bulunması gerekiyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş İş Başmüfettişi Alpaslan Kılıçarslan da, merkezi gaz izlemeyle ilgili son teftişlerinde, gaz izleme odasında mevzuata aykırı olarak televizyon gördüklerini, ardından televizyonu kaldırttıklarını bildirdi.

'BİLİRKİŞİLİKTE DÜZENLEME FAYDALI OLUR'

TBMM Amasra Maden Kazası Araştırma Komisyonu'nda söz alan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Adnan Ertem, mevzuatta değişiklik ihtiyacının olup olmadığna ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:

Biz her ne kadar  mevzuatımız yeterlidir desek de sonuçta bir ölümlü kaza var. Bu çerçevede, mevzuatın yeniden ele alınması gerekiyor ve benim çok hoşuma giden bir ifade vardır: İyi mükemmelin düşmanıdır. Biz ne kadar mükemmel yapmış olursak olalım daha iyisi var mıdır? Evet, vardır. Mesela patrona bağlı iş sağlığı ve güvenliği elemanıyla ilgili mevzuatın değiştirilmesi gerekiyor mu? Buna yönelik bir çalışma başlatacağız."

Durdurma kararına itirazla ilgili yasal değişiklik ihtiyacını değerlendiren Ertem, "Mahkemeler, genelde bilirkişi raporlarına bağlı olarak, raporlar doğrultusunda kararlar veriyor. Onun için bilirkişilik sisteminde ne yapılabilir noktasında bir düzenleme getirilmesinin faydalı sonuçlar doğuracağını düşünüyorum." dedi.