Görev Vakfı’ndan öğrenciler için çağrı

Yadigar Özen son 1,5 yıldır Görev Vakfı’nın Genel Sekreteri. Vakfın geçen cumartesi günü yapılan 6. Genel Kurulu’nda Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi. İlk işi, Genel Kurul’da karar altına alınan üç projeden birinin başında, dümene geçmek oldu. Neydi o üç proje: Asya Çağı Üniversitesi, Huzurevi ve Öğrenci Bursları. Yadigar Özen, işte bunlardan ‘Öğrenci Bursları’ başlığını hayata geçirmek, uygulamak için kolları sıvadı. Belli ki öğrencilikten ve TGB’den yeni mezun olduğu için öğrenci burslarının önemini yakından bilmesi onun işini kolaylaştıracak. Nedir bu proje? Amacı, stratejisi, diğerlerinden farkı? İşte bunları sorduk, anlattı heyecanlı heyecanlı.

TGB VE VAKFIN ORTAK HEDEFİ

• Gençlik mücadelesinden geldin, Görev Vakfı’nın üye profili ve faaliyetleri bambaşka bir alan. Uyum sağladın mı?

TGB ile Vakıf çalışmasını karşılaştırırsak ikisinin de hedefi aynı. İkisi de kurmak istediğimiz Atatürk Türkiye’si için çalışıyor, ancak görev alanları farklı. Her ikisi de üretim odaklı, bağımsız Türkiye, kaynaklarının ve insan emeğinin millete aktarıldığı bir dünya hedefliyor. Biri daha özgün… Tabi ki Türkiye’deki hemen bütün mücadelelerinin lokomotifi olan gençliğin örgütü. Vakıfı, gençlikte ki o tecrübeyi özümseyerek, yine aynı yolda gerekli maddi kaynakları yaratmak için yeni bir örgütlenme alanı olarak görüyoruz. Tabi burada çevre değişti değişmesine ama gençlikteyken de eylemlerimizi yürütürken milletimiz o alanları doldurmuştu. Gençliğin yaşla alakası yok. İdeallerin genç olunca, üretim içinde olunca yaşla alakası kalmıyor.

• Yeni görevinde yeni projeyi anlatır mısın biraz?

Biz genel kurula 3 proje sunduk. Bunlar karar altına alındı, ben Burs Projesinin hayata geçirilmesi için çalışıyorum. Şimdilik uygulama için gerekli hukuki prosedürleri hallediyoruz. Bir yandan da propaganda malzemesinden kampanya planlamasına kadar katılım için seferberlik ilan edeceğiz. Malzemeler, tanıtım elbette önemli ama kampanyayı duyurmak için insana temas, insana dokunmak çok önemli. Hem üyelerimiz hem bizimle temas eden insanların önüne bunu da görev olarak koyacağız. Görev Vakfı bünyesinde oluşacak burs kaynaklarına destek istiyoruz.

MADDİ VE MANEVİ BAĞ KURACAĞIZ

• Pek çok vakıf ve dernek burs veriyor. Onlardan mı esinleneceksiniz? Ya da farkınız ne olacak?

Diğerlerininki sadece maddi bir ilişki. Gençlere zorunluluk dayatıyor. Burs verdiğimiz öğrenciler derneğimizin bütün faaliyetlerinde yer almak zorunda, derler. Biz kendi ufkumuzdaki bu dünya ekseninde, bu sorumlulukları paylaşan, aynı zamanda gençlerin önüne hedef koyan bir ilişki kuracağız. Onlarla maddi değil manevi bir bağ kuracağız. Onlar için yeni ufuklar yeni hedefler koyacağız.

• Yeni hedefler derken… Bursu bağladık, iş bitmedi mi?

Türkiye’nin önündeki bütün zorluklar gençlerin de önünde var. Çok sayıda üniversite ve çok sayıda üniversite mezunu var. Gençlerimiz bunun kaygısıyla hayata atılıyor. Kendi meslek alanlarıyla ilgili olmayan işlere giriyor. Hem gençler de kaygı var hem de insan emeği, insan kaynakları doğru ve yeterince değerlendirilemiyor. Genç arkadaşlarımızla bu gelecek kaygısını da paylaşan ve Türkiye için daha çok nasıl verimli olunur diye bir paylaşım sistemi kuracağız.

TGB İLE BAĞIMIZ ÇOK KUVVETLİ

• TGB’den geldin, mezun oldun ama pek bağınız kopmadı değil mi?

TGB ile de ilişkilerimiz bağımız çok kuvvetli. TGB Genel Başkanı Dilek Çınar, mütevelli heyeti üyesi oldu. TGB ile kampanyayı birlikte yürüteceğiz. Birlikte çağrı yapacağız. Çok önemli bir dinamizm kazandıracak bize.

• Somut bir hedef belirlediniz mi?

Hiçbir sınırımız yok! Hem lise hem üniversite öğrencilerine burs verme planımız var. Halkımız da çok ciddi bir gelenek var. Birçok aile içinde okutanlar var ve bu sayıyı asla paylaşmıyorlar.

• Siyasetle ilginizi nasıl kuruyorsunuz?

Bugün Türkiye’de vakıf ya da dernek, her ne kadar siyasetle ilgimiz yok dese de arkasında bir güç var. Birçok vakıf ve derneğin ABD ile bağlantısı var. Yaptıkları çıkışlarla görüyoruz. Kavala davasına ilişkin açıklamalar, Barış Pınarı harekâtında çıkışlar oluyor. Siyasi olarak biz de cesuruz. Şu an herkes çok cesur, kimse bir şey saklamıyor. Bu tip süreçlerde herkes bütün cesaretiyle çarpışıyor. Şurası kesin: Bu Türkiye Amerikancılara kalmayacak. FETÖ ve PKK ile sonuna kadar mücadele edecek bir vakıfız. Atlantikçiler bu kadar cesurken biz daha cesuruz. Kimliklerimizi beyan ederek daha da büyüyeceğimizi düşünüyoruz. Görev Vakfı olarak bu zorlukları aşmada öncülük etmeye talibiz. Vakfımıza herkesi, hâlâ olmadılarsa üye olmaya çağırıyoruz.