Güneydoğulu çiftçiler: Hâlâ GAP tamamlansın diyoruz!

Mardin-Kızıltepe, Türkiye'nin önemli hububat merkezlerinden. En büyük sorunu ise su. Çiftçi derin kuyular açarak elektrikli sulama yapmak zorunda. Bu maliyeti çok artırıyor. Mardinli çiftçiler, “48 yıl geçti, hâlâ Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) tamamlanmadı. Tek kurtuluşumuz bu.” dedi.

Mardin’in Kızıltepe ilçesi Türkiye’nin en önemli hububat üretim merkezlerinden biri. Verimli ovada üretici yılda iki ürün ekiyor, biçiyor, ülke ekonomisine önemli katkı sağlıyor. Bölge çiftçisinin en büyük sorunu ise su. 48 yıldır tamamlanamayan kanallar yapıldı ama boş. Çiftçi derin kuyular açarak elektrikli sulama yapmak zorunda. Bu ise maliyeti çok artırıyor. Hatta Adanalı çiftçiden 40 kat fazla sulama parası ödüyor. Yıllar önce başlatılan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) bölge çiftçisinin tek kurtuluşu.
Proje alanı Fırat-Dicle Havzası ile yukarı Mezopotamya ovalarında yer alan 9 ili; Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak’ı kapsıyor. GAP kapsamındaki illerin alan ve nüfus büyüklüğünün, Türkiye’nin ortalama yüzde 10,8’ i civarında olması da projenin ne kadar önemi olduğunun kanıtı.

‘MISIR SU, ELEKTRİK İSTİYOR’

Kızıltepe Zahireciler Derneği Başkanı Şerif Öter, Mardin Ovası’na Atatürk Barajı’ndan su taşıyacak ve 2017 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı gerçekleştirilen su kanalının başında GAP’ın bitirilmesi için çağrı yaptı.
“İkinci ürün mısır ekimi için su lazım. Su için de elektrik lazım.” diyen Öter, şöyle devam etti: “Su olmadan mısır olmaz elektrik olmadan su olmaz. Kimi çiftçimiz tohumu ekti ama elektrik kesintileri yine başladı. Kimisi de ekecek ekemiyor. İkinci ürün mısır döneminde her sene gerginlik yaşıyoruz. Elektrik şirketi sonuçta tüccar. Bu elektriği parayla alıyor ve dağıtıyor. Bu yetki bu şirkete hükümet tarafından verildi.”

‘ÇİFTÇİ HAKLI 48 YILDIR BEKLİYOR’

Çiftçinin üretim yapması için suya ihtiyacı olduğunu belirten Öter, şöyle devam etti: “Çiftçi kendi imkanlarıyla kuyular açıyor. Normalde tarımda kullanılan elektriğin hükümet tarafından sağlanması gerekir. Kanalımız şu anda boş. Bu kanalda şu anda su olması gerekirdi.
Çiftçi 600 metre derinden su çekiyor, dönüme 3 bin lira elektrik parası ödüyor. Kuyu ne kadar derinse maliyet de o kadar artıyor. Ama Adana çiftçimiz dönüm başı 150 lira sulama parası veriyor. Çünkü DSİ barajlarından alıyorlar suyu. Bunun da yarısı devlet tarafından karşılanıyor. Mardin çiftçisi tam 40 kat fazla sulama parası ödüyor. Her sene bunun kavgası yapılıyor. Çiftçi yerden göğe kadar haklı. Çiftçi eziyet çekiyor, hamallık yapıyor. Borç altında icralık oluyor. 75 yılında barajın temelleri atılmış ama kanalda su yok, 48 yılda bitirilmeyen hangi proje var?”
Şerif Öter, acilen GAP’ın tamamlanmasını, tamamlanana kadar da tarımda kullanılan elektriğin Çukurova çiftçisinde olduğu gibi 150 lira olmasını bunun da yarısının devlet tarafından karşılanmasını istedi. Öter, “DEDAŞ’la her yıl sorun yaşıyoruz. Borçlu diyorlar tamam borçlu çiftçi ama haklı tarafımız da var. Biz Çukurovalı çiftçi ne kadar ödeme yapıyorsa öyle ödeme yapalım.” dedi.

Sonraki Haber