Hablemitoğlu cinayetindeki FETÖ tezgahı
Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nun, 18 Aralık 2002'de evinin önünde silahlı saldırı sonucu öldürülmesine ilişkin soruşturma kapsamında eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın'ın "tanık" olarak ifadesine başvuruldu.
Hablemitoğlu ile tanışıklığı bulunan Şıvgın, ifadesinde Enver Altaylı ile FETÖ'nün üst yöneticilerinden Mustafa Özcan'ın kendisini aracı kılarak "cemaat" hakkında kitap yazan Hablemitoğlu ile görüşmek istediklerini, kendisinin ise bunu kabul etmediğini anlattı.
Savcılığın, gelecek günlerde başka isimlerin de ifadesine başvuracağı öğrenildi.
Mustafa Özcan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, Fetullah Gülen'in de arasında bulunduğu FETÖ'nün üst düzey 73 ismiyle ilgili Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde açtığı davanın sanıkları arasında bulunuyor.
Davanın iddianamesinde Özcan için "fiilen örgüt içerisinde Fetullah Gülen'den sonra gelen şahıs olduğu" ve "Türkiye imamlığı" yaptığı belirtiliyor.
Örgütte, Türkiye genelinde mali konularda en yetkili kişilerden olduğu, bütün para işlerini yürüttüğü bildirilen Özcan'ın, örgüt içerisindeki her türlü tayin, terfi ve yönlendirmenin yapıldığı "tayin heyeti" içerisinde bulunduğu ve Gülen'in operasyon ekibinde yer aldığı kaydediliyor.
Özcan'ın, "örgüt adına faaliyet yürüten şirketlerden" Kaynak Holding'in Genel Müdürlüğünü ve Sema Eğitim Öğretim İşletmeleri ve Sağlık Hizmetleri AŞ Yönetim Kurulu üyeliğini yaptığı ifade edilen iddianamede, Gülen'in "ilk talebelerinden" olduğuna yer veriliyor.
Hablemitoğlu cinayeti
Necip Hablemitoğlu, 18 Aralık 2002'de, saat 20.30 sıralarında Çankaya Portakal Çiçeği Sokağı'ndaki evinin park yerinde, otomobilinden indiği sırada silahlı saldırı sonucu öldürülmüştü.
Çalışma alanına ilişkin çok sayıda kitap ve makalesi bulunan Hablemitoğlu, Ankara Üniversitesinde, Atatürk İlkeleri ve Devrim Tarihi dersi veriyordu.
Hablemitoğlu'nun ''Alman Vakıfları Bergama Dosyası'' adlı kitabında, Alman vakıflarının Türkiye'de yasal olmayan çalışmalar yaptığı, etnik ve mezhepsel ayrılıkları körüklediği ve altın madeni karşıtlarını finanse ettiği ileri sürülüyordu.
Hablemitoğlu, Fetullah Gülen örgütlenmesine ilişkin rapor da hazırlamıştı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili İşçimen, 29 Eylül'de Hablemitoğlu cinayeti soruşturması kapsamında eşi Şengül Hablemitoğlu'nun da ifadesine başvurmuştu.