Hak-İş Genel Başkanı basınla buluştu! 'Güvenceli' esnek çalışma önerisi

Hak-iş Genel Başkanı Mahmut Arslan, basın mensupları ile yaptığı görüşmede; Kovid-19'un meslek hastalığı olarak sayılması başta olmak üzere sendikalaşma sorununa değindi.

Hak-iş Genel Başkanı Mahmut Arslan basın mensuplarıyla buluştu. Ana gündem maddelerinin 1 Kasım'da başlayacak olan süreç olduğuna değinen Arslan, "Bizim için birinci gündem maddesi 696 sayılı kanun hükmündeki kararnamenin 1 Kasım itibari ile yeni bir aşamaya gelmiş olması" dedi. Arslan, belirli süreli iş sözleşmeli çalışma şekliyle kıdem tazminatı kaybı yaşanmasına ilişkin Arslan, "Henüz düzenleme ve içeriğine ilişkin basından öğrendiklerimiz dışında bir bilgimiz yok. Önümüze gelince bakacağız. Bizim üzerinde durduğumuz dört nokta var; kıdem tazminatı, SGK, örgütlenme ve ücret... Bunlara zarar gelmemeli" dedi. “Esnek çalışma” kavramının farklı anlamlara gelebileceğini söyleyen Arslan, bazı sektörler için bunun mümkün olduğunu söyledi. Arslan, arzuladıkları sistemin tam gün çalışma olduğunu bildirdi.

KOVİD-19 MESLEK HASTALIĞI SAYILMALI

Arslan, koronavirüsün çalışma hayatına etkisine değinerek, hükümetle yapılan görüşmelere ilişkin şunları kaydetti: "Kovid-19 salgını sebebiyle çalışma hayatı ilişkisi bizim için bir başka önemli gündem. Geçen günlerde çalışma hayatı buluşmaları kapsamında hem Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı hem Türkiye İşverenler Konfederasyonu ve Hak-İş olarak 3'lü bir toplantı yaptık. Bu toplantıda önceden belirlediğimiz gündem Kovid-19 salgınının çalışma hayatını etkileriydi. Telekonferans üzerinden yaptık. Fakat başarılı bir toplantıdaydı. Orada hem salgından bu yana yapılan çalışmalar, bizim taleplerimiz, işverenlerin talepleri, hükümetin ve Sağlık Bakanlığının yaptıkları, akademisyenlerin bu konudaki teklifleri ile birlikte son derece verimli bir toplantıyı gerçekleştirdik. Bunun sonuçları sanıyorum ilerleyen günlerde bir rapor halinde kamuoyu ile paylaşılır. Bizim gündeme getirdiğimiz ve akademisyenlerinde destek verdiği Kovid-19'a yakalanarak hastalananların meslek hastalığı ve iş kazası kapsamına alınması talebimiz vardı. Diğer taleplerimizi de o toplantıda ifade etmeye çalıştık."

SENDİKALAŞMA SORUNU

Kovid-19 sürecinde sendikalaşmanın öneminin daha da ön plana çıktığını belirten Arslan, "Bu salgında yaşadık ve gördük ki sendikalı örgütlülüğün olduğu işletmelerde salgınla mücadelede çok başarılıyız. Kovid-19 salgınında maalesef en büyük sıkıntıyı örgütsüz işyerlerinde yaşıyoruz” dedi. Arslan, örgütsüz yerlerde işverenlerin servisler, yemekhaneler, toplanma alanlarında yanlış düzenlemeler yaptığına işaret ederek, şöyle konuştu: “Ancak sendikaların olduğu yerleri kurumsal hale getirdik. Son derece başarılı verimli ciddi yatırımlar da yapıldı. 10 bin üyemizin olduğu özel bir sektörde bulunan işyerinde işverenle yaptığımız çalışmalarda ortaya çıkan tablo şu; ciroların aşağı yukarı yüzde 20'sini korona virüs ile mücadeleye ayırdılar. Bütün servisleri değiştirdiler. Yeni servisler oluşturdular. İşyerlerinde bulunan pek çok alanı gözden geçirdiler. Mümkün olduğunca teması en aza indirecek düzenlemeler yapıldı. Örgütlü olduğumuz için bunu birlikte ortaya koyduk. Tabii ki her sendikamızın iş kollarından kaynaklı örgütlenmenin önünde engeller var.”

696 SAYILI KHK’LI İŞÇİLERİN İŞKOLLARI

Arslan, taşerondan kadroya alınan işçilerin işkollarını değiştiren düzenlemeyle ilgili de değerlendirmelerde de bulunarak, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK )ile 6356 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası gereğince konfederasyonlarına bağlı sendikalara üye on binlerce işçinin işkolunun 1 Kasım 2020'den itibaren değiştirileceğini anlattı. Yapılan düzenlemenin işçileri kendi iradeleri dışındaki bir sendikaya üye olmaya zorlayacağını belirtti.

Sonraki Haber