Hasta sayısı arttı! Sistem çıkmaza girdi

Solunum yolları hastalıklarındaki artış, sağlık sistemindeki yetersizlikleri bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Almanya'da klinikler, aciller doldu. Yoğun bakımda yatak bulmak zorlaştı. Doktor ve hemşire eksikli hizmet alımında aksamalara neden oldu 

Solunum yolları hastalıklarındaki artış, sağlık sisteminde yaşanan sıkıntıları ortaya çıkardı. Klinik ve acil servislerinde yoğunluk çileye dönüştü.

Almanya'da salgın hastalıklarla mücadeleden sorumlu Robert Koch Enstitüsü (RKI) vakalarla ilgi rakamları yayınlıyor. Noel Bayramı öncesinde RKI, yaklaşık 9 milyon kişinin solunum yolu enfeksiyonlarından muzdarip olduğunu belirtmişti. Bu da neredeyse her 10 Almandan 1'inin enfeksiyondan muzdarip olduğu anlamına geliyor. Ancak son veriler sevindirici, zira vaka sayıları yükselmiyor. RKI, düşüşü bayram dönemindeki sınırlı temaslarla açıkladı. Birçok işletme gibi mağazalar da kapalıydı. İnsanlar evde aileleriyle birlikte Noel ağacının altında kutlama yaptı.

ALMANYA’DAKİ GRİP SALGINI

Ancak ocak ayında solunum yolu hastalıkları harekete geçti. Yılın başlangıcından kısa bir süre sonra RKI, Almanya'da gerçek grip salgınının başladığından bahsetti. Virüs artık korona, grip ve solunum yolu enfeksiyonu RSV'ye neden olan şekilde seyretmeye başladı.

Güney Almanya'daki ilk hastaneler grip nedeniyle gergin bir durum yaşandığını ifade ediyor. Stuttgart'ta çocuklar konusunda uzmanlaşmış olan Olga Hastanesi, acil servisindeki hasta sayısında bir zirve yaşandığını bildirdi. Çocuk hastanesi Stuttgart'taki ebeveynleri dikkatli olmaya çağırıyor.

Berlin, gribin neden olduğu hastalık dalgasında hala ciddi bir artışla karşı karşıya. Grip, soğuk algınlığı virüsünden çok daha ağır hastalıklara neden olur. Yüksek ateş gibi belirtiler aniden ortaya çıkıyor.

‘İLAÇ SIKINTISI VAR’

Almanya Çocuk Doktorları Meslek Birliği, ülkede ilaç tedariki konusunda sıkıntı yaşandığını ve durumdan en fazla çocukların olumsuz etkilendiğini açıkladı. Birlik Başkanı Michael Hubmann, "Ülke çapında penisilin sıkıntısı var. Bu çok tehlikeli, çünkü penisilin bademcik iltihabına neden olup boğaz ağrısı şikâyetine yol açan streptokok enfeksiyonlarına karşı en iyi antibiyotik" dedi.
Çocuk doktorlarının daha geniş tabanlı antibiyotiklere geçmek zorunda kalması halinde bakterinin direnç riskinin artacağına da işaret eden Hubmann, "Astım ve kronik akciğer hastalıklarına karşı önemli bir etken madde olan salbutamol sıkıntısı da yaşanmakta" diye konuştu. Başkan, son 30 yılda çok az sayıda çocuk doktoru yetiştiğini, emekliye ayrılan doktor sayısının ise arttığını söyledi.

KLİNİKLERDE BOŞ YER YOK

Hubmann, çocuk sağlığı için bir diğer sorunu da kliniklerin yetersiz kalması olarak gösterdi. Hubmann, "Birçok çocuk kliniği, aşırı yük nedeniyle ağır hasta çocukları nakletmek zorunda kalıyor. Münih'te boş yatak kalmadığı için çocukları düzenli olarak Münih'ten Garmisch'e taşımaya alıştık. Geçen ay Nürnberg bölgesindeki dört hastaneden ikisinde boş yatak yoktu" diyerek tehlikeye dikkat çekti.

‘Personel sıkıntısı daha da büyüyecek’

Almanya’da yapılan bir araştırmaya göre hastanelerin büyük çoğunluğu hemşire personeli sıkıntısının daha da kötüleşeceğini düşünüyor. Ankete katılan hastanelerin yüzde 86'sı çalışma koşullarının üç yıl içinde kötüleşeceğine inanıyor. Bu durum denetim firması BDO ve Alman Hastane Enstitüsü (DKI) tarafından yayınlanan ve Alman Basın Ajansı'nın erişimine sunulan bir çalışmayla kanıtlanıyor. Araştırmada "Kliniklerin yakın gelecek için kasvetli bir görünümü var" tespiti yapılıyor.

Araştırma sonuçlarına göre, ankete katılan kliniklerde öncelikle uygun başvuru sahibi bulunmuyor. Ayrıca, hemşirelerin emekliliğinin yaklaşması da gelecekteki kötü beklentilerin ortak bir nedeni. Çalışanların genel tükenmişliği de önemli rol oynuyor. Araştırmaya göre şu anda hemen hemen her hastanenin genel servislerinde hemşire eksikliği var Bu eksiklik yüzde 94. Hastaneler, stajyerlere garanti vererek, eğitim kapasitelerini genişleterek ve yurt dışından hemşire kadrosu alarak personel eksikliğini gidermeye çalışıyor. DKI yönetim kurulu üyesi Karl Blum, "Tüm çabalara rağmen boşlukların kapatılması şu anda zor" diyor.

İngiltere’de hekimler mesleklerini bırakıyor

İngiltere’de hekimler ve sağlık çalışanları mutsuz. Sağlık sistemi kan kaybediyor. Royal College of Emergency Medicine ve University of Bath'ın UWE Bristol ve University of Bristol ile işbirliği içinde gerçekleştirdiği son araştırma, İngiltere NHS'de tırmanan krize ışık tuttu. Yüksek baskı altındaki acil servislerde çalışan sağlıkçılar, kendilerini "Titanik'teki güverte sandalyelerini yeniden düzenliyormuş" gibi hissettiklerini belirtiyor ve bu da umutsuz bir değişim ihtiyacına işaret ediyor.

UKRI tarafından finanse edilen ve Emergency Medicine Journal'da yayınlanan çalışma, NHS'de sağlık çalışanlarının göçüne yol açan derin sorunları ortaya koyuyor. Çalışmanın temel bulguları şunlar:

Suçlama ve olumsuzluk kültürü: Hastaneler suçlama kültürüyle boğuşuyor, bu da personel arasında düşük moral ve tükenmişliğe neden oluyor.

Sürdürülemez çalışma ortamları: Dinlenme alanlarının eksikliği ve yetersiz özel alanlar, savunulamaz çalışma koşullarına katkıda bulunuyor.

İtalya’da 11 bin sağlıkçı istifa etti

İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden The Guardian, İtalya'da 2021'den bu yana 11 bin sağlık çalışanının kamudaki işlerini bıraktığını kaleme aldı. Sağlıkçıların daha iyi koşullar için özel sektöre geçtiği ya da yabancı ülkelere gittiği bildirildi.

Giorgia Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümetinin hazırladığı bütçe tasarısı da tartışmalara yol açmış, doktorlar ve hemşireler aralıkta iki kez greve gitmişti. Sağlık çalışanları, mitinglerde emeklilik haklarında ve sağlık hizmetlerinde gidilen kesintilere tepki göstermişti. Sendikalara göre sağlık çalışanlarının yüzde 85'i grevlere katılmıştı.

Sağlık sektöründeki durum en çok İtalya'nın güneyindeki yoksul bölgeleri etkiledi. Independent Türkiye'de yer alan habere göre kısmi özerkliğe sahip Kalabriya bölgesinde sağlık sistemi alarm verince yetkililer, Küba'dan destek istedi. Ağustos 2022'de yapılan anlaşmayla Havana yönetimi, bölgeye 497 doktor gönderdi. Kalabriya yetkilileriyle Küba arasında geçen hafta yapılan görüşmelerde de anlaşma 2025'e kadar uzatıldı.

Fransa’da hastalar acilde saatlerce bekliyor

Fransa’da sağlık sektöründe uzun zamandır devam eden personel eksikliği ve acillerdeki uzun bekleyiş hem mevcut personeli hem de hastaları canından bezdirdi.
Bunlara ek olarak ülkedeki eczanelerde özellikle çocuklara yönelik parasetamol ve amoksisilin bazlı ilaçların eksikliği yaşanıyor.

Ülkenin Val-d'Oise vilayetinde Gonesse Hastanesinde diyabetoloji bölümünde hemşire olarak çalışan Lina Nejjari, AA muhabirine yaptığı açıklamada, personel eksikliğinin yıllardır devam ettiğini ve Kovid-19 salgınıyla bu sıkıntıların görünür olmaya başladığını anlattı. Nejjari, hastanelerin acil servislerinde bekleme sürelerinin 5 saati geçtiğini, öncelikli başka vakalar olduğunda hastanın 10 saat bekleyebileceğini ifade etti.

Paris’in banliyösü Saint-Denis kentinde Delafontaine Hastanesi bünyesindeki CGT sendikası Genel Sekreteri Abdelhak Zombo, yatak eksikliğinin acil servislerin önemli bir sorunu olduğunu vurguladı. Zombo, bazen hastaların saatlerce veya günlerce koltukta veya sedyede acil koridorlarında beklediğini kaydetti.

Sonraki Haber