Hastalığın daha ağır geçmesinin genlerle bir ilişkisi var mı?
Yeni tip koronavirüsten kaynaklanan Kovid-19 hastalığının belirtilerinin ve şiddetinin hastalara göre neden farklılık gösterdiğine dair henüz tam olarak bir cevap bulunabilmiş değil.
Kovid-19 için risk teşkil eden bir hastalığı olmaması ya da riskli yaş grubunda bulunmamasına rağmen kimi kişilerin bu hastalığı ağır atlatması uzmanları bunun nedenlerini araştırmaya itiyor.
Kimi uzmanlar kişinin bağışıklık sistemi ve bağışıklık sistemi geçmişi üzerinde dururken hastanın genetik geçmişinin de bu durumda rol oynayabileceği belirtiliyor.
Dünyanın dört bir yanından bilim insanları, koronavirüs ve genler arasındaki ilişkiyi bulmak için araştırmalarına başlamış vaziyette.
BBC'nin bilim muhabiri Rebecca Morelle'nin haberine göre merkezi İngiltere'de bulunan ve bireylerin genetik yatkınlığının ve geçmişinin sağlık ile ilişkisini araştıran UK Biobank, Kovid-19 hastalığını da araştırmaya başladı.
500 bin gönüllünün verilerini barındıran UK Biobank, yapacağı DNA araştırması sayesinde kritik bir sağlık sorunu bulunmayan kişilerin neden Kovid-19 hastalığını ağır geçirdiğine dair bulgulara ulaşmayı hedefliyor.
DNA'DAKİ KÜÇÜK FARKLARIN İZİ SÜRÜLECEK
Dünyanın dört bir yanından 15 bin bilim insanının UK Biobank'e erişimi var.
UK Biobank'te hastalık geçmişi geçtiğimiz yıllar içinde incelenen 500 bin gönüllünün kan, idrar ve tükürük örnekleri var.
Şimdiye kadar kanser, felç ve demansın nasıl geliştiğine dair birtakım cevaplar sunan kurumun veritabanına, pozitif koronavirüs testleri ile hastanelerin ve sağlık birimlerinin verileri de eklenecek.
Projenin baş araştırmacısı Prof. Rory Collins, bu verilerin araştırmacılar için bir 'altın madeni' olabileceğini söyledi.
Collins, bu verilerin işlenerek hastaların genetik farklılıklarından, Kovid-19'u nasıl geçirdiklerine dair ipuçları edinmeye çalışacaklarını aktardı.
Araştırmacılar, bütün bir gen haritasına bakarak DNA'daki küçük farkların izini sürecek.
Virüsün alınmasına ve hücrelerin enfekte olmasına yol açan ACE2 geni özellikle incelenecek.
VİRÜSÜN DNA DİZİLİMİNDEKİ DEĞİŞİKLİK
New York'taki Rockefeller Üniversitesi'nden Prof. Jean-Laurent Casanova da 50 yaşın altındaki bazı hastaların neden Kovid-19 yüzünden yoğun bakım ünitesine yattığına dair bir araştırma planlıyor: "Dünyanın dört bir yanına dağılan ardışık merkezlerimiz var. Örnekleri topluyorlar, bu hastaların genomlarını diziyorlar ve sonra da biz beraber analiz ediyoruz."
Casanova'ya göre geçmiş araştırmalar grip ve herpes gibi kimi hastalıklarda genetik varyasyonların hastalığın farklı derecelerde atlatılmasına neden olduğunu gösterdi.
Casanona, bağışıklık sisteminin doğuştan gelen kimi zayıflıkları bireyleri tek bir hastalığa karşı kırılgan kılabildiğini söylüyor; şimdi Kovid-19 için de bunun geçerli olup olmadığı araştırılacak.
Finlandiya'daki Helsinki Üniversitesi'nden Prof. Andrea Ganna da dünyanın dört bir yanından koronavirüs hastalarının genlerine dair verilerin elde edilmesi üzerine çalışıyor.
İzlanda'da bulunan biyofarmasötik şirketi deCODE Genetics de ülke nüfusunun yarısının gen dizilimine sahip; şimdi de koronavirüs ile ilgili geniş bir test uygulamasına girişti.
Biri koronavirüs pozitif çıktığı anda virüsün DNA dizilimi incelenerek yayıldıkça nasıl değiştiğine bakılıyor.
Şirketin CEO'su Dr, Kari Stefansson şu açıklamada bulunuyor:
"İnsanların virüse verdiği tepkinin değişmesinde virüsün DNA dizilimindeki değişikliğin rol oynaması ihtimali var. Yaşadığımız topluluklarda farklı DNA dizilimlerine sahip virüsler olabilir ve bunların kimileri diğerlerinden daha agresif olabilir.
"Diğer bir ihtimal ise hastada görülen genetik çeşitlilik. Ya da bu ikisinin de bir karışımı olabilir."