"Hayatımızın her alanına girdi, yararı kadar zararı da çok"

Uzman Klinik Psikolog Kerime Begüm Özkaya, hayatımızın neredeyse her alanına giren akıllı teknolojilerin çocuklar kadar yetişkinleri de olumsuz etkilediğini söyledi.

"Hayatımızın her alanına girdi, yararı kadar zararı da çok"

Sivas Medicana Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Kerime Begüm Özkaya, akıllı teknolojilerin faydaları ve zararlarına değindi. Akıllı teknolojilerin hayatın her alanında yerini aldığını belirten Özkaya, “Akıllı teknolojinin özellikle 21. Yüzyılda kaydettiği ilerleme, inkar edilemez boyuttadır. Şöyle ki; teknoloji artık hayatımızın her alanında mutfakta, salonumuzda, sokakta kendini göstermektedir. Gelişen teknolojiyle birlikte, insanlar birçok işlerini cihazlara yaptırır durumdadır. Bilgisayarlar, telefonlar; insanların hafızası hatta beyni haline geldi. İnsanlar için çalışıp, düşünmeye, kaydetmeye başladılar. Daha doğrusu insanlar teknolojiyi araç olarak kullanmak yerine, hayatlarını tamamen teknolojiye göre şekillendirdi. Elbette ki teknolojinin faydaları göz ardı edilemez" dedi.

“İNSANI TEMBELLEŞTİRİYOR”

Özkaya, akıllı teknolojilerin insanı tembelleştirdiğini ifade ederek, “Ekonomiktir, zaman kazandırır, insan gücü tasarrufu sağlar, iyileşme sürecini hızlandırır, verimlilik artar, hata yapma payı azalır, hızlı iletişim, veri aktarımı ve bilgi alışverişi sağlar, kaliteyi artırır. Ancak insanları tembelleştirdiği, sıradanlaştırdığı gerçeğini de unutmamak gerekir. Örneğin; kitapların yerini tabletler, bisikletlerin yerini arabalar, klasik kol saatlerin yerini akıllı saatler bu düşünceye sevk eden teknolojik yeniliklerden yalnızca birkaçıdır. Özellikle son yıllarda insanlar kağıttan, kalemden, kitaplardan o kadar uzaklaştık ki artık eğitim sistemi bile teknolojiye göre şekillendi. Yazı tahtalarının yerini akıllı diye tabir ettiğimiz teknolojik tahtalar aldı. Öğrenciler kağıt, kalem yerine; tablet ve bilgisayar gibi teknolojik araçlar kullanmaya başladı. Tabi bununla beraber sanal ortamdaki içeriklerde arttı ve kafalar doğru yanlış bilgilerle doldurmaya, meşgul olmaya başladı. Teknoloji hem yetişkin hem de çocukları etkilemektedir" diye konuştu.

“TEKNOLOJİ UYKU DÜZENİN BOZUYOR”

Özkaya, teknolojinin uyku düzenine olumsuz etkilerinin olduğunu belirterek, “İnsanları farklı görüşlere kapatıyor. Sosyal ağlardaki kullanıcılar, kendi profillerin de sadece kendi görüşlerine yer veriyor ve olmayı istediği kişi gibi davranıyor. Bu nedenle kullanıcılar neredeyse tamamen zıt görüşleri hayatından çıkarıyor ve kendilerini belli görüşlerle sınırlıyor. Teknolojik cihazlara olan bağlılık ve bu bağlılık esnasında insanların hem az hareket etmesi hem de yemeğini genellikle bu cihazlara odaklanırken yemesiyle ne kadar yediğinin farkında olması obeziteyi arttırıyor. İnsanlarda dikkat dağınıklığına neden oluyor. Bir türlü açılmayan videolar insanların sabrını taşırıyor. Massachuetts Amherst Üniversitesi’nin araştırmasına göre, insanlar içeriğe anında ulaşmak istiyor ve içerik anında yüklenmediğinde sinirlenerek beklemeden içeriği kapatıyor. Bu durum bir süre sonra insanların tüm durumlara karşı sabırsız olmasına neden oluyor. Uyku düzenini bozuyor. İnsanların teknolojik cihazlara olan bağlılığı her an kullanıcılarda internete ulaşma isteği doğruyor ve buna bağlı olarak geceleri kullanıcılar internette daha fazla vakit geçirebilmek adına uykularından feragat ediyor. Ayrıca ekran ışığının uyku açtığına yönelik araştırmaları da hesaba kattığımızda teknolojinin uyku düzenimize olumsuz etkilerinin olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. İnsanları suça teşvik ediyor. İnsanlar teknoloji sebebiyle öfkeli, tahammül sınırı düşük insanlar haline geliyor. Psikolojik rahatsızlıkların yaşanmasına çok büyük etkendir. Örneğin; depresyon, anksiyete, dikkat dağınıklığı, yeme bozuklukları gibi. İnsanları yalnızlığı tercih etmelerine neden oluyor. Çok uzun süre teknolojiye bağlı kalmak, ciddi bağımlılıklara neden olabiliyor. Bazı insanlar sosyal aktivitelerinden, aile ilişkilerinden hatta işlerinden bile uzak durmaya başlayıp teknolojinin bağımlısı haline geliyorlar” şeklinde konuştu.

“Oyun çağını bilgisayar oyunları ile geçiren çocukların oyuncaklar ile oynama süreleri kısalıyor”
Oyun çağını bilgisayar oyunları ile geçiren çocukların oyuncaklar ile oynama sürelerinin kısaldığını aktaran Özkaya, "Özellikle 3-6 yaş arasındaki çocuklar henüz oyun çağındadır. Ancak oyun çağını bilgisayar oyunları ile geçiren çocukların oyuncaklar ile oynama süreleri kısalıyor. Oyuncaklardan aldıkları haz da zamanla azalıyor. Ancak gelişimi düzgün tamamlamak için çocukların oyun çağını da sağlıklı biçimde tamamlamaları önemli. Bilgisayar oyunlarıyla fazla zaman geçiren çocuklar oyun döneminden erken çıkma tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor. Buda çocuğun gelişimini olumsuz yönde etkiliyor. Teknoloji araçları yüzünden doğaya salınan radyasyon, çeşitli gazlar insan sağlığını olumsuz yönden etkilemekte ve doğayı da kirletmektedir. Ayrıca teknoloji kötü maksatlarla kullanıldığında savaşlara ve savaşlarda kullanılan yine teknolojinin ürünü olan çeşitli silahlar insanların yaşamını kaybetmesine yol açmaktadır. Sonuç olarak, teknolojinin özellikle son yıllarda gösterdiği gelişmeler neticesinde insan hayatı hem daha kolay bir hale gelmekte hem de insani vasıflar bir o kadar da anlamını yitirmektedir. Tam da bu noktada önemli olan teknolojiyi doğru bir biçimde kullanabilmek, teknolojinin insanlığımızı köreltmesine izin vermeden aksine hem insanlığı hem de insan yaşamını kolaylaştırabilme yönünde bir araç olarak görüp faydalanabilmektir” ifadelerini kullandı.

Sonraki Haber