HDP Atatürk’e ve Cumhuriyet’e kin kustu

Kapatma davası süren HDP, Atatürk ve Cumhuriyet’i ‘katliamcı’ ve ‘soykırımcı’ olarak niteledi, Tunceli’nin adının ‘Dersim’ olarak değiştirilmesini istedi

HDP, Tunceli Harekâtı’nın başlangıcının 85. yılında, Tunceli başta olmak üzere pek çok şehirde bir dizi etkinlik yaptı. HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Cumhuriyet’i ‘katliamcı’ ve ‘soykırımcı’ olarak niteleyerek şehrin adının ‘Dersim’ olarak değiştirilmesini önerdi. Cumhuriyet'in Tunceli’de derebeylerinin saldırılarını ve kanun tanımazlığını bastırmak için gerçekleştirdiği Tunceli Harekâtı’nın başlangıcının 85. yılında HDP, anma toplantıları düzenledi. Tunceli, İstanbul, Ankara ve İzmir’de yapılan anmalara HDP milletvekilleri öncülük etti. Konuşmalarda 1937-38 yıllarında yaşananların ‘soykırım’ olduğu iddia edildi. Devlet, suçla yüzleşmeye ve özür dilemeye çağrıldı. Bayramın son günü Tunceli’deki Seyit Rıza Parkı’nda saat 19.38’de basın açıklaması yapan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “2011 yılında dönemin başbakanı şartlı ve yarım yamalak bir özür diledi. Özrün bir anlam ifade etmesi için gereklerini yerine getirmek lazım. Bunların başında Tunceli adının tekrar resmen Dersim olarak değiştirilmesi gerekiyor.” diye konuştu.

Sancar’a Tunceli Belediye Başkanı Fatih Maçoğlu ile HDP Milletvekilleri Tülay Hatimoğulları, Kemal Bülbül, Ali Kenanoğlu, Alican Önlü ve Zeynel Özen de eşlik etti.

‘TEKÇİ, TEHDİTÇİ, İMHACI’

Mithat Sancar, mecliste hakikat komisyonu kurularak olayın boyutlarının açığa çıkarılmasını ve devletin resmi özür dilemesini istedi. Sancar şöyle konuştu: “O yıllarda uygulanan bu katliam ve soykırım bir zihniyetin ürünüydü. Tekçi, tehditçi, imhacı bir sistemin kurulması için peşpeşe katliamlar yapıldı. Asimilasyon politikaları, göç ettirme uygulamaları hayata geçirildi. Dersim de bundan payını çok büyük acılarla aldı. Daha sonra bu kara gün unutturulmak ve üstü örtülmek istendi. Çeşitli gerekçelerle meşrulaştırılmaya da çalışıldı.”

Sancar’ın ardından söz alan Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu da “Bu karar alındığı zaman denildi ki; öyle bir katliam yapın ki Kürtler ve Dersimliler bir daha başını kaldırmasın ama biz Dersimliler bir araya geldik ve topraklarımıza sahip çıkıyoruz. Biz bunu istiyoruz, 1938’de çocukları ve kadınları öldürdünüz. Bize bu insanların mezarlarını söyleyin.” ifadelerini kullandı.

Ankara, İstanbul ve İzmir’de de benzer açıklamalar yapıldı.

Sonraki Haber