HDP’li isimden eleştiri: Kılıçdaroğlu’nun 2. tur kampanyası tartışılıyor
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turundaki söylemlerini eleştiren HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu, Ümit Özdağ ile yapılan mutabakatın ‘Kürt seçmenin kalbini kırdığını’ belirtti. Gergerlioğlu FETÖ’nün yayın organında firari FETÖ’cülerin programına konuştu.
FETÖ’nün yayın organı Tr724’e konuşan HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun ikinci turdaki söylemlerini eleştirdi. Gergerlioğlu, Kılıçdaroğlu’nun Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile mutabakat imzalamasının yanlış olduğunu belirterek bunun Kürt seçmenin kalbini kırdığını aktardı.
HDP’li Gergerlioğlu’nun konuştuğu Tr724 ‘Seçim Özel’ programına terör örgütünün medya yapılanmasında yer alan firari FETÖ’cüler Abdülhamit Bilici, Adem Yavuz Arslan, Bülent Korucu, Ekrem Dumanlı, Levent Kenez, Mahmut Filizer, Mehmet Şahin, Metin Yıkar, Said Sefa, Selçuk Gültaşlı, Tarık Toros, Mehmet Efe Çaman ve Ercan Ekmekçioğlu katıldı.
Yayında Kılıçdaroğlu’nun ikinci tur söylemlerine tepki gösteren Gergerlioğlu, ikinci turda Kürt seçmenlerin seçime katılımının azaldığını, bu yüzden ülke genelinde katılımın düştüğünü öne sürdü.
“Bir oy Yeşil Sol’a bir oy Kılıçdaroğlu’na” çağrısının yanlış anlaşıldığını belirten Gergerlioğlu, milletvekili seçimi için kullanılan bazı pusulalarda hem Yeşil Sol’a hem de CHP’ye oy verildiğini ve bu oyların geçersiz olduğunu ifade etti.
Gergerlioğlu, Kılıçdaroğlu’nun eline geçen fırsatı değerlendiremediğini belirterek şunları kaydetti:
‘KAYYIMLARI NORMALİZE ETTİ’
“İlk turdan sonra artı bir yönelişe girdi. Tamamen keskin bir sığınmacı karşıtı. Milliyetçi bir söylemle de Kürt meselesinde, işte terör gibi kullanmaya başladı. Yatıp kalkıp işte terör örgütleri falan demeye başladı. Kayyımları normalize edecek bir mutabakata imza attı. Bunlar Kürt halkının kalbini kırdı. Bu çok net.
“Ben ikinci tur için de sahada çok dolaştım. Zaten ilk turda Yeşil Sol seçmeni aday çıkarılmamasından dolayı düşük bir motivasyonla sandık başına gitti. Bunun üstüne bir de ‘Bir oy Yeşil sola, bir oy Kılıçdaroğlu’na’ sloganı yanlış anlaşıldı. Birçok oy pusulasında bir oy Yeşil ağaca bir oy da Altı Ok’a vurulmuş olarak çıktı. Bu bize çok büyük de kaybettirdi. Bu da artı bir moral bozukluğu getirdi.
“Hem aday çıkarılmasını isteyen bir taban vardı ve aday çıkarılmadı. Hem de bu aday çıkarmama sahada bir CHP muskası estirerek bizim birçok oyunumuzun CHP'ye gitmesine yol açtı. Hem de yanlış oylar kullanılması, hatalı oylar, geçersiz oyunlara neden olacak bir oy vermeyi doğurduğu için seçmen de iyice motivasyon düştü. İkinci tura doğru biz seçmenimizin her yerde motivasyonun düştüğünü gördük.
“Şimdi bir de bunun üstüne, faşist bir kafa, Ümit Özdağ'la oturup imzalayacak denli milliyetçileşen bir Kılıçdaroğlu'nu gördük karşımızda. Ben ikinci tur öncesinde de uyardım. Pirince giderken evdeki bulgurdan olundu. Zaten canı sıkkın olan Kürt seçmenin ikinci turda iyice motivasyona düştü.
‘KÜRT SEÇMENİN KATILIMI DÜŞTÜ’
“Mesela Aydın'daki rakamlara, Antalya rakamlarına bakın. O düşen katılım oranları hep Kürt seçmene aittir. Çünkü biz sahada bunun sinyallerini alıyorduk. Kürt seçmenin en hassas olduğu konu, kayyum konusudur. Kayyumlarla ilgili gidip, oy oranı belli olan faşist bir kafa olan Ümit Özdağ'la oturma ihtiyacı hissetmek, CHP açısından büyük bir yanlış. CHP'nin demokratikleşmeye çalışırken birinci turdan sonra evdeki bulguru da kaybetmesi anlamında bir yönelişi olmasından dolayı kaybettiğini düşünüyorum. Çünkü ilk turda fark 2,5 milyondu. Şu anda 2 milyona düştü. Kürtlerde yüksek bir motivasyon oluştursa bile mağdur mazlum her kesimde yüksek bir motivasyon oluştursaydı çok daha iyi olurdu.
‘KHK’LILARIN DA MOTİVASYONU DÜŞTÜ’
“KHK'lılar açısından da bu motivasyon çok düştü. Açıkçası ben sahada her şeye rağmen Sayın Kılıçdaroğlu'nu yine de destekledim. Böyle bir durumu az çok tahayyül ediyordum. Zaten Erdoğan'ın biliyorsunuz malum söylemleri ikinci turda da devam etti. Din istismarı, terör dili devam etti ve bu, bu dil ülkede maalesef çok etkili. Hani sığınmacı karşıtı bir dil aslında Kılıçdaroğlu'na çok fazla bir şey de kazandırmadı. Bu ayrıntılı incelemeler sonucunda da görülür. “Biz Sayın Kılıçdaroğlu'nun en başta güven endeksini yükseltmesi gerektiğini söylüyorduk. Sürekli muhalefette olan bir lider olarak en azından muhalefette yaptıklarını bir güven arttırıcı unsur olarak kullanmalıydı.
‘KILIÇDAROĞLU LEHİNE ÇEVİREMEDİ’
“Zamanında işte KYK borçlarının ertelenmesi, ödenmemesi, veyahut da diğer bazı hususlardaki atakları olmuştu. Başarılı ataklardı. EYT ile ilgili bastırdığı hususlar olmuştu. Buralarda başarı elde etmişti. En son tahlilde benim gördüğüm, halk yüksek eleştirileriyle birlikte Erdoğan'a oy veriyor. Biz sahada Erdoğan'ı yoğun bir şekilde eleştirip yine de Erdoğan'a oy veren binlerce kişi gördük. Kılıçdaroğlu bu güven endeksini kendi lehine çeviremedi. Yani birinci tur öncesinde bir söylemde bulunuyorsun. Demokrat bir dede oluyorsun.”