HDP’nin avukatları: Sözcü yazarları!

Sözcü Gazetesi yazarları, kapatılma davası açılmasının ardından PKK’nın siyasi ayağı HDP’yi savunan yazılar yazdılar. Yazarların konuyu ele alış biçimi ve söylemleri farklı olsa da hepsi HDP’nin kapatılmasına karşı buluştular.

İşte o yazılar;

'ZAMANLAMA MANİDAR' / EMİN ÇÖLAŞAN

Sıkıntılı gündemin acele unutturulması lâzımdı! Şimdi en kısa zamanda yeni bir gündem oluşturulması gerekiyordu. Piyasaya o sürüldü. HDP'nin temelli kapatılması! Demek ki onun sırası gelmişti!.. Zamanlama manidar! AKP iktidarının geleneksel taktiği budur! Olumsuzlukları unutturmak ve belleklerden biraz olsun silmek amacıyla yeni olaylar yaratmak. HDP'nin kapatılma iddianamesi işte bu amaçla hazırlandı. Anayasa Mahkemesi bu konuda kararını ne zaman verir? Bunu bilmiyoruz ama aylar sürebilir. Kimlere ömür boyu siyaset yasağı gelebilir. Her şey meçhul. Bilinen tek şey, Türkiye yeniden siyasi karmaşa ortamına sürüklenecek. Sinir bozucu olaylar yaşamaya devam edeceğiz. ABD tavır koyacak, AB karşı çıkıp kınayacak…

'KAPATMAK YERİNE HDP LİDERLERİ GÜÇLENDİRİLEBİLİR' / NECATİ DOĞRU

Geriye PKK'nın siyasi gücünün azaltılması için onun HDP ile olan yakınlığını da bitirmek kalıyor. HDP'yi “Siz de PKK'lısınız” diye kapatmak en çok yurt içinde can çekişmekte olan PKK'nın işine gelir. Çökerken dirilir. AKP ile yürütülen “çözüm süreci” sırasında gücünü yükselten ve son seçimde yaklaşık 6.5 milyon oy almış HDP'yi kapatmak yerine; Meclis'e seçilip gelmiş lider kadrosunu PKK karşısında daha güçlü kılmak yolu izlenebilirdi. HDP, PKK karşısında özgürleşir, korkularını yenebilirdi. Ve bu yolla terörü sürdürmekten beslenip varlık bulan PKK'nın beli tamamen kırılır, terör örgütü yurt sınırları dışında destekçisi ABD ile baş başa bırakılabilirdi.

'HDP ÖZELEŞTİRİ YAPMALI' / SONER YALÇIN

Tecrübeliler “ev hapsine” yollanınca her yeni parti kuruluşuyla siyaset meydanına deneyimsiz kadrolar çıktı. Ve her şey en baştan başladı! Her yeni gelen kadro Kandil'e boyun eğmek zorunda kaldı. Aynı stratejiyi uygulayanları sadece yenilginin beklediği hiç kavranamadı…HDP ve kadroları -hukuk eliyle- tavsiye edilirse süreç yine en başa dönecek. Bunu değiştirmenin yolu az çok tecrübe kazanan HDP'nin köklü özeleştiri yapmasıdır. En büyük zaferin, kan dökmeden kazanılacağını öğrenmeleri gerekiyor artık...HDP'nin, legal siyasete gerçek anlamda dönüp PKK'nın “aracı” olmaktan çıkması gerekiyor. Başka yol yok.

'SEBEP: DÜŞEN OYLAR' / DENİZ ZEYREK

O günlerde HDP'lilerin örgütle ilişkisi iltisakı yoktu da bugün mü ortaya çıktı? Artık çok belli: AK Parti, düşen oylarını milliyetçi söylemlerle yeniden artırmaya, tabanını konsolide etmeye çalışıyor. Ancak, bu sürecin sonunda Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan da olabilirler. Kürt oylarını alma konusunda 1992'den itibaren CHP/SHP'nin başına gelenler, yakın gelecekte AK Parti'nin başına da gelebilir. Benden söylemesi!

'KAPATMAK ÇÖZÜM DEĞİL' İSMAİL SAYMAZ

Kimi HDP'lilerin PKK'yı övdüğü ve ona sempati duydukları reddedilmez bir gerçek. Ancak 6.5 milyon seçmenin bu partiye ısrarla oy verdiğini ve bir sosyoloji oluşturduğunu görmek gerekiyor. Bu, salt seçmen topluluğu değildir. Milyonların aynı politik nedenle HDP'ye oy vermesi başlı başına bir soruna işaret ediyor. O da Kürt sorunudur. Bu sorun…Bir yandan terörle mücadele ederken, diğer yandan demokratik alanın genişletilmesiyle çözülebilir. Partisi kapatılan, milletvekiline dokunulan, belediyesine kayyum atanan seçmen korkarım Ankara'dan umudunu kesecek. Kaldı ki HDP kapatılsa da yenisi kurulur. Şu an HDP'nin yedeği olan Demokratik Bölgeler Partisi, TBMM'de bir vekille temsil ediliyor. “O da kapatılır” diyeceksiniz. Peki, bu çözüm müdür? HEP'ten HDP'ye hangi parti kapatıldıysa bir sonraki daha radikal ve daha kitlesel hale geldi.

'KÜRT SİYASETİ PKK İLE ARASINA ÇİZGİ ÇEKSİN' / AYTUNÇ ERKİN

Nasıl ki, Kürt siyasetinden PKK'yla arasına kalın çizgi çekmesi ve karar vermesi isteniyorsa… Önümüzdeki zaman diliminde karar verecekler arasına Erdoğan'ı da yazmak gerekiyor! Emre Taner'in dediği gibi: “Bir defa ortak bir aklın, siyaset aklının devreye girmesi lazım. Bu, HDP olabilirdi.” Bugün de ortak, iç dinamiklerin hakim olacağı bir aklın devreye girmesi gerekiyor!

ÖZDİL AÇILIM İLE SULANDIRDI / YILMAZ ÖZDİL

HDP'yle açılım yapmıştı. Şimdi Hdp'yi kapanım yapıyor. Unutanlar için bir hatıra fotoğrafı vereyim. Elele oturuyor, “kardeşlerim” diyordu. Açılım'dan sonra kapanım'a herkes şaşırdı ama, asrın liderimizin demokratik teamülleri gereği aslında hiç sürpriz değildir. “Kardeşim” diyorsa kardeşim…Allah sonunu hayır etsin!

Sonraki Haber