Hedef Paris’i kuşatmak

İki haftadır devam eden Fransız çiftçilerin eylemleri isyana dönüşerek Paris’i 'kuşatma' aşamasına ulaştı. Hedefleri Paris’in Rungis banliyösünde bulunan dünyanın en büyük sebze, meyve, et ve süt ürünlerinin dağıtımının merkezi Rungis toptancı hali.

İki haftadır devam eden Fransız çiftçileri eylemlerinin hedefi Paris’in Rungis banliyösünde bulunan dünyanın en büyük sebze, meyve, et ve süt ürünlerinin dağıtımının merkezi Rungis toptancı hali. Salı günü, ülke genelinde 12 bin çiftçinin ve 6 binden fazla traktörün seferber olduğu yaklaşık 120 abluka yaşandı. Önceki gün binlerce traktör Paris’e 8 koldan ulaşan otoyolları doldurmuş ve Başkente sadece birkaç kilometre kalmıştı.

ÇİFTÇİLERİN HEDEFİ KUŞATMAK

Cumartesi günü tarım sendikalarının yaptığı toplantıda bir eylem planı hazırlandı ve “29 Ocak günü saat 14:00'ten itibaren tarım işçilerinin... başkenti süresiz olarak kuşatacaklarını” ilan eden bir basın bildirisi yayınlandı. Genç Çiftçiler Sendikası (Jeunes Agriculteurs) başkanı Clément Torpier, “Başkenti Fransa'nın geri kalanına bağlayan sekiz farklı otoyolu kapatacağız. Trafiğin zor olacağının farkındayız... Bu durumun ne kadar süreceği hükümete bağlı. Eğer (kuşatmayı) birkaç gün sürdürmek gerekirse, bu birkaç gün sürecektir" açıklamasında bulundu.

Bunun üzerine, İçişleri Bakanı Gérald Darmanin, bunu engellemek için 15 bin polis ve jandarma mensubunun seferber edildiğini duyurdu. Çiftçiler sadece Paris’te değil Fransa'nın ikinci büyük şehrini abluka altına almak amacıyla Lyon'a doğru ilerlemeye devam ediyor. Lyon’a bağlanan A89 otoyolunu kapattılar. Yine Lyon’dan geçen A6, A43 ve A7 yaklaşık 130 km boyunca kapalı kaldı. Kıta geneline yayılan eylemlerde Almanya, Polonya, Romanya, Belçika ve İtalya'daki gösterilerin ardından İspanya'nın önde gelen çiftçi sendikaları da önümüzdeki haftalarda alana çıkacaklarını ilan ettiler.

DEVLET HAKSIZ REKABETE KARŞI BİZİ KORUMUYOR

Çiftçiler, AB ile diğer ülkeler arasında imzalanan ticaret anlaşmalarının haksız rekabet yarattığı görüşündeler. Örneğin, Ukrayna'dan AB'ye tarım ürünleri ithali ile ilgili Pierre Duval şöyle yazıyor:

“Çiftçiler Ukrayna ürünlerine uygulanan gümrük vergilerinin kaldırılmasını kınıyor. Bu avantaj Ukrayna ürünlerinin Avrupa Birliği'ne akın etmesine ve fiyatların düşmesine neden oldu". İklim Yüksek Konseyi (Haut Conseil pour le Climat) raporuna göre, Fransa'da tüketilen sığır etinin yüzde 20'si, domuz eti ve kümes hayvanlarının ise yüzde 30 ila yüzde 40'ı ithal edilmekte. Kısmen gıda işleme endüstrisinden ve toplu yemek hizmeti veren firmalarından gelen talebi karşılamak için "yirmi yıl içinde et ve kümes hayvanı ithalatı dört kattan fazla artmıştır.” Çiftçiler, hükümetin ürünlerini uluslararası ve ulusal pazarlarda yeterince korumadığını düşünüyor.

ELEKTRİK, SU VE MAZOT FİYATLARI YÜKSELDİ

Son yıllarda yaşanan ekonomik kriz ve işsizlik sadece emekçi sınıfları değil orta sınıfları da derinden etkilemiş durumda. Yurttaş Kolektifinin kaleme aldığı durum değerlendirmesi yazısında şöyle deniyor: “Bize ait olmayan bir savaş adına, son iki yılda gıda fiyatlarının çılgın boyutlarda arttığını gördük (örneğin, 2021'de 2.20 Avro olan bir dana bifteği şimdi 3,60 avroya satılıyor). Bu yükselen fiyatlar aynı zamanda sağlık sigortamızı, su ve elektrik faturalarımızı ve her ay gizlice artırılan kiralarımızı da etkiliyor. Maliye Bakanı Bruno Le Maire'nin daha geçen hafta elektrik fiyatlarına yüzde 8'lik bir zam daha yapacağını duyurmasıyla birlikte bu eğilim durma emaresi göstermiyor. ‘Eğer elektrik fiyatları arttıysa, bunun nedeni Madam Le Pen'in dostu Vladimir Putin'in Ukrayna'ya saldırması ve elektrik ve gaz fiyatlarının yükselmesine neden olmasıdır’ şeklindeki incelikli söylemini ve halkın durumuna olan duyarlılığını takdir etmeyi size bırakıyoruz.”

SARI YELEKLİLER KORKUSU

2018-2019 yıllarında Sarı Yeleklilerin eylemleri hükümeti sarsmıştı. Başbakan Gabriel Attal hükümeti çiftçilerin eylemleri karşısında temkinli bir tavır içinde. Başbakan, Tarım ve Gıda Egemenliği Bakanı (Tarım Bakanlığının yeni adı) Marc Fesneau ile birlikte Haute-Garonne'daki Montastruc-de-Salies'de ziyaret ettiği bir çiftlikte şu açıklamayı yaptı:

“Çiftçiler ve toplum arasında uzlaşma sağlanması için kararlılıkla çalışacağız. Çiftçiler de bazen bizi besledikleri halde dışlanmaktan, yanlış anlaşılmaktan ya da karikatürize edilmekten rahatsız oluyorlar. Bu damgalama sona ermelidir… Çiftçilerin hayatını mahveden standartlar ve tarımın bürokratikleşmesi sona ermelidir. Bizi beslemek için üretim yapmalarını sağlamak istiyorsak bu zorunludur” dedi. Hükümet çiftçilerin sorunlarını çözmek için: çiftçiler için mazot üzerindeki verginin kademeli artışından tamamen vazgeçilmesi gibi bir dizi eylem planı sundu.

Sonraki Haber