Hekimler üç gün grevde
14 Mart Tıp Bayramı'nda Türkiye çapında iş bırakan hekimler 3 gün sürecek olan grevin ilk gününü geride bıraktı. Hekimler hastane yerleşkelerinde toplanarak taleplerini yineledi, gelir ve özlük haklarının iyileştirilmesini istedi. Birlik olma çağrısı yaptı.
Hekimler, 3 günlük iş bırakma eylemlerinin ilk gününü tamamladı. Birçok meslek odası ve sendikanın çağrısıyla iş bırakan doktorlar, Türkiye’nin dört bir yanında hastane yerleşkelerinde toplanarak taleplerini yineledi, gelir ve özlük haklarının iyileştirilmesini istedi. İş bırakma eylemlerinde acil hizmetleri, sürekli bakım gerektiren hastalara yapılacak hizmetler ve Kovid-19 aşı, test ve tedavi hizmetlerinin aksatılmamasına dikkat edildi. Görev başında hayatlarını kaybeden doktorların da anıldığı eylemlerde birlik mesajı verildi. Sağlıkta şiddet olaylarına verilen cezaların caydırısı olması gerektiği ve performans sisteminin değişmesi yönünde ortak talepler dillendirildi.
Açıklamalarda öne çıkan talepler arasında sağlıkçılara uygulanan şiddetin Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK)'ya eklenmesi ve Türk Ceza Kanunu (TCK)'da katalog suçlara dahil edilmesi gerektiği talebi yer aldı. Malpraktis (Bir meslek mensubunun, mesleğini uyguladığı esnada ortaya çıkan hatalı hareketleri) davalarına karşı hekimlerin de hakimler gibi korunması ve tazminatların devlet tarafından ödenmesi gerektiği ifade edildi. 36 saatlik mesainin yasaklanması ve 36 saat mesainin tespiti halinde sorumlular hakkında idari ve adli tahkikat yapılması gerektiği belirtildi. Hak edilenin çok altında olan maaşlar ve emekli aylıkları, hakkaniyetli bir şekilde ve hiçbir performans kriterine bağlanmadan güncellenmesi gerektiği yer aldı.
ANKARA'DAKİ TIP FAKÜLTELERİNDEN ORTAK PROGRAM
Ankara'daki tıp fakültelerinin dekanları, Gazi Üniversitesi (GÜ) Tıp Fakültesi Dekanlığı ev sahipliğinde düzenlenen ortak programda bir araya geldi. Gazi Üniversitesi Konferans Salonu'nda yapılan programda açılışında konuşan GÜ Rektörü Prof. Dr. Musa Yıldız, özellikle küresel salgın döneminde tüm doktorların, hemşirelerin ve diğer sağlık çalışanlarının üstün gayret göstererek özverili bir şekilde çalıştığının altını çizerek, şunları kaydetti:
"Ülkemizdeki tıp fakülteleri olarak, tüm hocalarımız, bilim insanlarımız ve doktorlarımız olarak siz hem hastaya hizmeti eksiksiz sürdürüyor özellikle küresel salgın döneminde üstün gayretlerle bu süreci başarıyla devam ettiriyor hem de öğrencilerimizin en iyi ve kaliteli eğitim alabilmeleri konusunda üstün gayret gösteriyorsunuz. İnsan sağlığına büyük katkıları olan, insanı yaşatmayı, acısını azaltmayı, derdine derman olmayı amaç edinen, büyük sabır, üstün gayret ve özveriyle çalışan bu kutsal ve onurlu mesleğin sahibi siz değerli doktorlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı'nı canı gönülden kutlarım."
Ankara Şehir Hastanesi yerleşkesinde toplanan doktorlar, mesleki görevlerini yerine getirirken hayatını kaybeden meslektaşlarını andı. Hekimler açıklama sırasında Türk bayrağı ve “Doktoru yaşat ki insan yaşasın, insanı yaşat ki devlet yaşasın” pankartı açıldı.
500’Ü AŞKIN SAĞLIKÇI HAYATINI KAYBETTİ
GÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan da 14 Mart Tıp Bayramı'nın tarihi süreci hakkında bilgi vererek, "14 Mart, tıp camiasının işgalci emperyalistlerin karşısına çıkışının yıl dönümü ve bugünkü Tıp Bayramı'nın, 1919 ruhunun kaynağıdır. Hekimler canlarından öte bildikleri vatanları için çalışmalarını yalnızca savaş halinde değil tüm yaşamlarında da sürdürmektedir." dedi.
İlhan, sözlerine şöyle devam etti:
"Ülkemizde 14,5 milyon vaka, 96 bin vefatın görüldüğü salgında 500'den fazla hekim ve sağlık çalışanı vefat etmiştir. Türkiye'de en uzun eğitimi alan, en zor koşullarda hizmet veren biz hekimler, çok güçlü bir adanmışlık ile görevimizi yapmaktayız. Son iki yılda yaşadığımız küresel salgın sürecinde olduğu gibi en ön safta Türk hekimleri olarak çalışma arkadaşlarımızla birlikte yüksek bilimsel yetkinliğimiz, alanımıza hakimiyetimiz, en yeni gelişmeleri takip ve uygulama becerimiz ile ülkemizde ve dünyada hizmet vermeye, şifa dağıtmaya devam ediyoruz.”