Hemşireler ikinci kez greve gitti: Çalışma koşullarımız ve ücretler iyileştirilsin

İngiltere’de on binlerce hemşire greve çıktı. Hastanelerde hayat durdu. Grev nedeniyle çok sayıda randevu ve ameliyat iptal edilirken sadece acil hastalara hizmet verildi. Hemşirelerin grevinin ardından ambulans çalışanları da greve gitti. Hükümet kanadı ise sağlık çalışanlarını suçladı

İngiltere, Galler ve Kuzey İrlanda'da on binlerce hemşire ikinci kez bir günlük grev yaptı. Artan hayat pahalılığı ve enflasyon karşısında adil maaş artışı talebiyle 15 Aralık'ta bir gün grev yapan on binlerce hemşire, hükümetle uzlaşı sağlanamaması üzerine 20 Aralık’ta ikinci kez bir günlük iş bırakma eylemi yaptı. 21 Aralık’ta ambulans çalışanları de grevdeydi. 28 Aralık’ta ise on binlerce ambulans ve acil servis çalışanının greve çıkacağı açıklandı.

Hemşirelerin grevi nedeniyle çok sayıda randevu ve ameliyat iptal edilirken, hastanelerin kemoterapi, acil servis ve diyaliz ünitelerinde görev yapan hemşireler ise hastalara hizmet vermeye devam etti.

Ülke çapında 300 binden fazla üyesi bulunun ve hemşireleri temsil eden RCN (Royal College of Nursing) sendikası 106 yıllık tarihinde ilk kez greve gidilmesi yönünde karar aldı. Sendika yüzde 19'luk maaş zammı talebinde bulunurken, hükümetin teklifi ise yüzde 5.

HEMŞİRELERİN MAAŞLARI ÇOK DÜŞÜK

Aydınlık Avrupa’ya konuşan North Middlesex hastanesinde yönetici hemşire olan Pınar Akargül, neden greve çıktıklarını açıkladı. 10 yıldır hemşirelik yapan Akargül, çalışma şartlarının iyi olmadığını ve maaşların çok düşük olduğunu belirterek şunları söyledi: “Hemşireler yıllardır maaş yönünden desteklenmiyor. Üstelik çok kötü şartlarda çalışıyor. Mesleğe yeni başlayan bir hemşire net 1800 sterlin alıyor. Londra şartlarında düşündüğünüzde bir odalı bir ev bile 1000 sterlinden başlıyor. Geriye kalan 800 sterlinle nasıl geçinilsin. Bakın ben 10 yıldır hemşirelik yapıyorum hem de yönetici hemşire olarak çalışan biriyim. Elime geçen ücret 3000 sterlin, 1500 kira öde, yakıt, su, iki çocuğun geçimi… Nasıl bu kadar maaşla bunlar ödensin. Sosyal hayatınız kalmadı. Dışarıda gidip bir şey yemeye çekiniyoruz”

İŞ YÜKÜMÜZ ÇOK FAZLA

Pınar Akargül

Hemşirelerin talepleri sadece ücretlerin yükseltilmesi ile sınırlı değil. En önemli talep ise çalışma şartlarının iyileştirilmesi.

Dünyada örnek olarak gösterilen İngiltere’deki Ulusal Sağlık Hizmetleri’nde (NHS) 100 binin üzerinde personel eksiği olduğu tahmin ediliyor.

Doktorlar, hemşireler ve acil servis çalışanlarının iş yükü ikiye, üçe katlanmış durumda. Hemşire Pınar Akargül “İngiltere’da sağlık hizmeti acillerde ve yatan hasta bölümlerinde çok sıkıntılı. Özellikle de Acillerde iş yükü çok fazla. Hemşire sayıları yetersiz. Bu yüzden iyi sağlık hizmeti verilemiyor. Diyelim ki bir hemşireye 6 hasta düşmeli. Ancak bir hemşire onlarca hastaya bakmak zorunda kalıyor. Bu da hemşirenin hata yapma ihtimalini artırıyor. İş yükü fazla ve çok yorucu” değerlendirmesinde bulundu.

İSTİFA EDİP BAŞKA İŞLERDE ÇALIŞIYORLAR

Çalışma koşullarındaki olumsuzluklar ve ücretlerdeki düşüklük karşısında hemşireler çareyi ya ek iş bulmakta ya da istifa etmekte görüyor. Pınar Akargül, şu değerlendirmelerde bulundu: “Hemşirelerin çalışma süresi 37 saat civarında bu da 3-4 güne denk geliyor aslında. Ancak aldıkları ücret yetmediği için hemşirelerin birçoğu ek iş yapmak zorunda kalıyor. 3-4 günün dışında diğer işleri de yaptıkları için çok fazla çalışmak zorunda kalıyorlar. Hiçbir sosyal hayatları kalmıyor. Sürekli çalışmak zorunda oldukları için yorgun işe gidiyorlar. Yorgun işe gitmeleri hizmette de aksamalara neden olabiliyor. Yanlış ilaç verebiliyor. Hastanın durumunu fark etmediği şeyler olabiliyor.”

Son bir yıl içinde NHS’den ayrılan hemşirelerin sayısı ise 40 binin üzerinde. Özelliklede tecrübeli hemşirelerin istifa etmesi daha da sıkıntı yarattı. Pınar Akargül, “Hemşireler istifa ediyor. Başka işlerde çalışıyorlar. Güzellik işi yapıyorlar ya da kendi işlerini kuruyorlar. Çözümü yurt dışından hemşire ve hekim getirmekte arıyorlar. Daha çok Filipinlerden hemşire geliyor. Hindistan gibi ülkelerden hekim ve hemşire geliyor. Ancak onlarında dil ve kültür açısından sorunları ve sıkıntıları oluyor” açıklaması yaptı.

DOKTORA ULAŞMAK AYLAR ALABİLİYOR

Sağlık personeli iş yükünden dolayı hastalara iyi hizmet verememenin kaygısını taşırken hastalarda doktora ulaşmak için edata mücadele ediyor.

NHS verilerine göre Eylül ayından itibaren hastanelerde tedavi sırası bekleyenlerin sayısı rekor kırarak 7,1 milyona ulaştı. Her üç ambulans çalışanından biri, gecikmeler yüzünden hastaların öldüğüne tanık olduklarını belirtiyor.

Hemşire Pınar Akargül, yaşananları şu şekilde anlattı: “Acile gidiyorsunuz yasal olarak bekleme süresi 4 saat. Ancak hasta doktorun karşısına çıkmak için 10-12 saat acilde beklemek zorunda kalıyor. Diyelim ki ambulans istediniz. 10 saat sonra gelebiliyor. Doktor yatışınıza karar verdi. Boş yatak bulunmuyor.

Örneğin bir cildiye doktoruna gideceksiniz haftalar süren randevu bekleyişinin ardından önce mahalle doktoruna gidiyorsunuz. O sizi hastaneye sevk ediyor. Hastanede randevu almak 2-3 ayı bulabiliyor. Doktor tahlil istedi onu yaptırıp sonuçları göstermek bile haftalar alıyor. Hatalığınız ciddi değilse zaten bu bekleme döneminde kendi kendine iyileşiyorsunuz. Ciddi bir hastalık var ise daha da ilerlemiş oluyor. Kanser hastası olduğunu düşünün evreleri ilerlemiş olabilir.”

ŞİMDİKİ AKLIM OLSAYDI ASLA BU ÜLKEDE BU İŞİ YAPMAZDIM

İngiltere ve Türkiye arasında da bir kıyaslama yapan Hemşire Akargül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’deki şartların hiçbiri burada yok. Türkiye’de doktora ulaşmak da sağlık hizmeti almak da çok daha kolay. Türkiye’ye gidip tedavisini orada yaptıran insanlar oluyor.

Bizler hayat kurtarıyoruz. Böylesi önemli bir işi yapıyoruz ama vasıfsız bir çalışan ile aynı ücreti alıyoruz. Maaşlarımızın iyileştirilmesi gerekir. 10 yıldır hemşireyim. Şu anki aklım olsa asla hemşire olmayı istemezdim. Bu ülkede bu şekilde asla çalışmak istemezdim. Türkiye’den bakınca iyi ücret aldığımızı düşünüyor olabilirler. Gelip bir hafta çalışsınlar anında istifa ederler.”

Sağlık Bakanı Barclay, sendikaları suçladı

İngiltere Sağlık Bakanı Steve Barclay, greve ilişkin BBC'ye yaptığı açıklamada, ambulans çalışanları ve sağlık görevlilerinin iş bırakma eyleminin, İngiltere Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) zaten çok önemli bir baskıyla karşı karşıyayken geldiğini belirtti. Barclay, iş bırakma eylemi sırasında personelin acil durum çağrılarını nasıl karşılayacağı konusunda sendikaların hükümetle ulusal düzeyde çalışmayı reddettiğini bildirdi.

Bakan Barclay, grev kararına ilişkin daha önce yaptığı bir değerlendirmede de "Ambulans çalışanları sendikaları, hastalara zarar vermek için bilinçli bir seçim yaptı" suçlamasında bulunmuştu.

Öte yandan, ambulans çalışanlarının iş bırakma eylemi nedeniyle, İngiliz ordusunda görev yapan yaklaşık 750 askeri personel, ambulans şoförlüğü yapmak üzere görevlendirildi.

Hükümete ‘özelleştirilme’ eleştirisi

Ülkenin en büyük işvereni olan NHS, İngiltere’de 1,5 milyona yakın kişiye istihdam sağlıyor. BBC Türkçe’de yer alan habere göre Newcastle Üniversitesi'nde Halk Sağlığı Profesörü Allyson Pollock, grevlerin aslında NHS’in yaşadığı “30 yıllık parçalanmanın yalnızca bir semptomu” olduğunu söylüyor.

1980ler ve 90'larda eski başbakanlar Margaret Thatcher ve John Major döneminden başlayarak NHS'te, günümüze kadar diğer hükümetlerin de sürdürdüğü bir “özelleştirme” politikasının yürütüldüğünü söyleyen Pollock, hükümetin sağlık sistemini piyasaya devrederek sorumluluktan kaçındığını öne sürüyor.

Pollock, “Sağlık sistemi giderek daha çok piyasa kararlarıyla yönetiliyor ve bu yüzden sistemin içinde sorunlar yaşanıyor. İngiltere’de hükümet hala piyasa ve özelleştirme yanlısı ideolojilere inanıyor ve kaynakların insanlara eşit şekilde dağıtılması gerektiğini düşünmüyor” diyor.

Sonraki Haber