Hendek’teki patlamada yeni rapor: Asli kusurlu olan fabrika sahipleri

Sakarya Hendek'te faaliyet gösteren Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası’nda meydana gelen patlamaya ilişkin 2. bilirkişi raporunda çarpıcı tespitler yer aldı. Raporda olayın önlenebileceği, güvenli çalışmanın işverenin sorumluluğunda olduğu belirtildi.

Sakarya'nın Hendek ilçesinde 3 Temmuz 2020'de 7 kişinin hayatını kaybettiği, 127 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikasındaki patlamaya ilişkin hazırlanan ikinci bilirkişi raporu tamamlandı. Aralarında makine, kimya, inşaat, bilgisayar, elektrik ve elektronik mühendisleri ve aynı zamanda iş güvenliği uzmanlarından oluşan 7 kişilik bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 127 sayfalık raporda “İş yerinde güvenli çalışmanın sağlanması, çalışanların sağlık ve güvenliklerinin temini iş verenin görev ve sorumluluğundadır. Gerekli önlemlerin alınmamış olması nedeniyle sanıklar Yaşar C. ve Ali Rıza Ergenç C.'nin asli kusurlu oldukları değerlendirilmiştir.” denildi. Bilirkişi raporu, Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.

Fabrikada meydana gelen 4 patlamanın Çin Mahallesi diye tabir edilen yerde gerçekleştiği belitilen raporda ilk patlamanın misket üretim laboratuvarında gerçekleştiği, ikinci patlamanın kimyasal madde deposunda, üçüncü patlamanın misket depolarında gerçekleştiğinin anlaşıldığı belirtildi. Patlamaya sebep olabilecek unsurların ateş, kıvılcım, statik elektrik, sürtünme, darbe, sıcak yüzeyler ve benzeri olduğu kaydedildi.

KAYIT YOK, ÜRETİM TÜZÜĞE AYKIRI

Misket laboratuvarına günlük olarak giren patlayıcı maddelerin türü ve miktarı ila çalışacak işçi sayısına ilişkin herhangi bir kayıt, iş emri ve benzeri belgenin bulunmadığı belirtilen raporda, şunlar kaydedildi: "İlk bilirkişi raporunda patlama çukurlarının çapları dikkate alınarak bu çukurlara neden olan patlayıcı miktarlarının hesaplandığı ve yapılan hesaplamalar ve dosya kapsamında yer alan depo kayıtlarının karşılaştırılması neticesinde Çin Mahallesi'nde tüzüğe aykırı şekilde üretim ve depolama yapıldığı belirtilmiştir. Dosya kapsamında yer alan bahse konu rapor, ifadeler ve diğer belgeler dikkate alındığında üretilen malzeme bileşenlerinin ilgili üretim alanında olması gereken miktardan daha fazla miktarda bulundurulmuş olduğu, üretim alanları ve depolarda yasal sınırın üzerinde patlayıcı malzeme bulundurulduğu ve bu malzeme miktarına ilişkin sağlıklı ve planlı bir takip sisteminin oluşturulmadığı anlaşılmaktadır."

RİSK DEĞERLENDİRMESİ YAPILMAMIŞ

Raporda, fabrikanın bazı bölümlerinde elektrik tesisatının mevzuata aykırı şekilde yapıldığı, statik elektrik ihtimalinin gözardı edildiğinin anlaşıldığı belirtilerek, risk değerlendirmelerinin yapılmadığının anlaşıldığı aktarıldı. Depoların inşasında en az güvenlik uzaklıklarının dikkate alınmamış, duvarların yanmaz, sızdırmaz şekilde tasarlanmamış, etraflarının sütre, duvar, tel örgü ve benzeri şekilde çevrilmemiş, statik elektriğe karşı gerekli önlemlerin alınmamış olduğunun anlaşıldığı belirtilen raporda, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin eksiksiz şekilde alınıp ve alınmadığının kontrol edilmemesi, emniyetsiz çalışmayı önleyecek gözetimin sağlanmaması hususlarının dava konusu olayın gerçekleşmesinde etkili olduğunun değerlendirildiği anlatıldı.

'GÜVENLİK İŞVERENİN SORUMLULUĞUNDA'

Raporda, iş yerinde güvenli çalışmanın sağlanması, çalışanların sağlık ve güvenliklerinin temininin işverenin görev ve sorumluluğunda olduğu aktarılarak, "Dava konusu olayda patlayıcı madde üretimi gibi çok tehlikeli işlerin yapıldığı iş yerinde güvenli çalışmayı sağlamak üzere gerekli organizasyonun yapılmaması, patlama tehlikesine karşı gerekli önlemlerin alınmamış olması nedeniyle Yaşar C. ve Ali Rıza Ergenç C'nin asli kusurlu oldukları değerlendirilmiştir." denildi.

TUTUKLU DİĞER ÇALIŞANLAR TALİ KUSURLU

Diğer sanıklar Hasan Ali V., Asiye A., Ahmet Ç., Aslı B. ve Erşan Ö.'nün tali kusurlu olduklarının değerlendirildiğin kaydedildiği raporda, "Davaya konu olayın meydana gelmesinde raporda bahsedilen iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri alındığında yaşanan olayın meydana gelmeyeceği dolayısıyla meydana gelen olayın önlenebilir nitelikte bir olay olduğu, bu durumda kaçınılmazlıktan söz edilemeyeceği değerlendirilmektedir." ifadeleri kullanıldı.

NE OLMUŞTU?

Sakarya'nın Hendek ilçesi Yukarıçalıca mevkisinde yaklaşık 15 dönüm arazi üzerine kurulu havai fişek fabrikasında 3 Temmuz 2020'de saat 11.15'te meydana gelen ve olay yerine 50 kilometre mesafedeki kentin birçok noktasından duyulan patlamalarda 7 kişi hayatını kaybetmiş, 127 kişi yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin gözaltına alınan aralarında fabrika sahibinin de bulunduğu 5 şüpheli tutuklanmış, bir şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Öte yandan, patlamada yaralanan Ahmet Ç. ise davada müşteki sanık olarak yargılanıyor.

Kontrollü imha amacıyla Adapazarı ilçesi Taşkısığı mevkisine getirilen fabrikadaki patlayıcıların 9 Temmuz'da saat 11.35'te kamyondan indirildiği sırada meydana gelen patlamada da 3 asker şehit olmuş, 8 jandarma personeliyle kamyon şoförü yaralanmıştı.

İlk patlamaya ilişkin soruşturmayı yürüten Hendek Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan fezleke, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca aralarında fabrika sahiplerinin de bulunduğu 7 şüpheli hakkında hazırlanan 27 sayfalık iddianame, 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti. İddianamede, 7 sanığın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8 aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.

Sonraki Haber