Hibe değil düşük faizli kredi istiyoruz

6 Şubat depremleri şehirlerimizdeki ekonomiyi de vurdu. Depremin ardından 1 yıl geçti, sanayici hala toparlanmaya çalışıyor ama yüksek faizler onların da belini bükmüş.

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bir yılı geride bıraktık. Depremden etkilenen şehirlerimizin ekonomisi toparlanabildi mi? Kentlerin ekmek kapısı olan Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) ne durumda? Hasar alan fabrikalar, işçilerin konaklama sorunu normalleşme açısından önemliydi. Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Çelenk’le depremin ardından yaşananları ve bugünü konuştuk.

‘BİNALARIMIZIN ÇOĞU YIKIK’

Çelenk, barınma sorununun hâlâ öncelikli olduğunu, bugünlerde 4 bin civarında konutun teslim edileceğini, 40 bin konut inşaatının da devam ettiğini söyledi. OSB’nin işçi sorununa dikkat çeken Çelenk, şu bilgileri verdi:

“Depremden sonra şehrimizi terk edenler ve il dışına gidenler oldu. Bizim burada vefat eden işçi sayımız 650 civarında idi ama il dışına giden insanımız çok oldu. 6 Şubat sürecinden yaklaşık bir ay sonra fabrikalar çalışmaya başladı. Organize Sanayi Bölgesinde, şu an deprem öncesine göre yüzde 70’ler seviyesinde çalışıyoruz. Bir şehrin ekonomisi de Organize Sanayi Bölgeleri, küçük sanayi siteleri ve merkezdeki ticaret alanlarından oluşuyor. Merkez, konteynerlerde devam ediyor, bizim yıkılan binaların çoğu yapıldı, 4-5 binamız henüz bitmedi.”

‘KREDİLERE ÇÖZÜM İSTİYORUZ’

Sanayicinin depremin yaralarını sarması için finans ihtiyacını anımsatan Abdulkadir Çelenk, şöyle devam etti:

“Ben buradan ilgililere sesleniyorum. Deprem bölgelerine özel finans yönüyle bir şey bulmaları gerekiyor. Yüzde 50 ile kredi alıyorum, İstanbul’daki, Denizli’deki ile aynı... Benim binam yıkılmışsa kredi kullanmak zorundayım. Burada deprem bölgelerini ayrı bir statüye tabii tutmaları lazım. Bunu yapmak zorundasın. Veya iş kaybın olmuş, ama kredi kullanıp işçilerin parasını ödemek zorundasın. Yani öz sermayesini mirasından kullandı. Burada bizim sermaye yapımız da güçlü değil. Bina yapıyorsun ama yetmez, bununla birlikte kredi kullanmak zorundasın. Örneğin yüzde 25 seviyelerinde kullandın krediyi, şu an yüzde 50 seviyesinde. Bu kredilere bir çözüm bulmak lazım. Devletimizden bunu bekliyoruz, aksi takdirde sanayicimizin ayakta kalması çok zor. Bize hibe vermeyin, bize uzun süreli düşük faizli kredileri verin. Sanayici kendisi çalışıp para ödemek ister ancak bizim bugünkü değişken faizlerle çok zor. Ben yüzde 50 kazanmıyorum ki! Bunu devletin bilmesi lazım.”

‘BARINMA SORUNU HIZLA ÇÖZÜLMELİ’

Sanayicilerin depremden sonra şehirde kalmasının da önemli olduğunu belirten Abdulkadir Çelenk, “Barınma sorununun çözümü, işçi sorunun çözümü için şart. Şehir merkezindeki ticaret alanlarının inşaatının hızla bitirilmesi gerekiyor. Şu anda Adıyaman’a gelip de iyi bir yerde yemek yemek istersen bulamazsın. Veya kendime bir gömlek alayım diye bir konfeksiyon arasanız zor bulursunuz.” diye konuştu.

‘SURİYE PAZARINI KAYBETTİK’

Çelenk, şehrin ve OSB’nin ihtiyaçlarını şöyle sıraladı: “6 Şubat’a kadar Türkiye çapında sanayicilerimiz vardı. Avrupa’nın en büyük hayvansal aşıları üreten fabrika Adıyaman’da. 20 ülkeye yakın yere ihracat yapıyoruz. Mobilyada da iyiyiz. Özellikle Irak pazarında hâkimiyetimiz var. Özellikle bizim mobilya alanımız Ortadoğu’dur, konfeksiyonda Avrupa, Suriye, Lübnan, Mısır… Suriye’ye ihracatımız fazla idi, kaybettik. Irak’a hâkim durumdayız. Oradaki sıkıntılar bize de yansıyor. Ekmeğin olmadığı yerlerde yaşam olmaz. Tarımda sıkıntımız olmadı, tarım aynen devam ediyor. İkinci sorunumuz dediğim gibi bu faizlerle kredi vermeye devam ettirirseniz mevcut olan sanayicileri de batırmış olursunuz. Yüzde 50 ile kalkınmak mümkün değil. Bir an evvel çarşı merkezindeki ticaret alanının eski haline dönmesi lazım.”

Sonraki Haber