Hindistan Kuzey Rotası'nda Rusya'ya yardım edecek

Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin açıklamasına göre Hindistan, Rusya'nın Kuzey Denizi Rotası (NSR)'nı geliştirmeye ve uluslararası bir ticaret yolu haline getirmeye yardımcı olmayı planlıyor.

Modi, Doğu Ekonomik Forumu'nun bir genel oturumunda video bağlantısıyla yaptığı bir konuşmada, "Hindistan, Rusya'nın uzay araştırmaları ve Gaganyaan programının hazırlanması amacıyla Hindistan'ın gelişmesine yardımcı olduğu gibi Hindistan da Kuzey Deniz Rotası'nın geliştirilmesinde ve bu rotanın uluslararası ticarete açılmasında Rusya'ya yardım edecek." dedi.

Hindistan Başbakanı ayrıca Moskova ve Yeni Delhi'nin koronavirüs pandemisinin neden olduğu zorluklara rağmen ticari ilişkileri geliştirmede önemli ilerleme kaydetmeyi başardığını söyledi.

Modi, “Son zamanlarda aşı alanı da dahil olmak üzere koronavirüs salgını sırasındaki sağlam iş birliğimizde görüldü. Salgın, ikili işbirliğimizde sağlık ve ilaç sektörlerinin önemini vurguladı.” ifadesini kullandı.

YILIN 3 AYI AÇIK

Rusya, toprakları ile Kuzey Kutbu arasında kalan Kuzey Buz Denizi'ni deniz ticaretinde canlandırmayı hedefliyor. Kuzey Buz Denizi, pek çok uzman için 'Geleceğin Ortadoğusu' olarak nitelendiriliyor. Zengin petrol ve doğalgaz yataklarıyla küresel güçlerin çoktan dikkatini çeken bölge, buzulların erimesiyle de yepyeni bir ticaret rotasını insanlığın kullanımına sunuyor.

Buzullarla kaplı olduğu için yılın yalnızca 3 ayında gemi geçişlerine açılan rotanın, eriyen buzullar ve buzkıranlar yardımıyla, daha uzun süreler geçişe izin vereceği tahmin ediliyor. Bazı çalışmalara göre buz oranı her 10 yılda yüzde 3-4 arasında azalıyor ve Amerikalı Meteorolog Mark Serreze gibi uzmanlar, sıcaklıkların artması halinde 2030 yazında Kuzey Buz Denizi'nde hiç buzul kalmamış olabileceği tahmininde bulunuyor.

Rusya ise yeni nesil buz kırıcı gemileri ile bu rotayı yılın 12 ayı açık tutabileceğini iddia ediyor. Buna örnek olarak da Rosatom ile partneri Sovkomflot, 2019 şubat ayında Kuzey Deniz Yolu'nda ilk kez kış mevsiminde ticari gemi seferi düzenledi. Çin'in Jiangsu kentinden yola çıkan 'Christophe de Margerie' adlı gemi, '50 Let Pobedy' adlı buzkıranla birlikte Rusya'nın Yamal yarımadasındaki LNG tesisinin bulunduğu Sabetta'ya ulaştı. Böyle giderse 2030'a kadar Asya ve Avrupa arasındaki toplam konteyner ticaretinin yüzde 10’unun, bu rota üzerinden yapılabileceği belirtiliyor.

Avrupa Birliği de bu gelişmeyi göz önünde bulundurarak bir Arktik politikası oluşturmuş durumda. Yeni rotaların açılması ve lojistik faaliyetlerinin artması için son 5 yılda 1.14 milyar avro bölgeye yatırım yapan AB, bunun da sonuçlarını almaya başladı. Kuzey Deniz Yolu'nu 2010'da sadece 4 gemi kullanırken, 2011'de bu sayı 34'e, 2012'de 46'ya ulaştı. Buzulların erimesiyle birlikte gemi geçişleri her yıl arttı. İlk kez 2018'de de Danimarka'ya ait bir konteyner gemisi bu rota üzerinden mal taşımacılığı yaptı. Maersk'e ait Venta Maersk adlı konteyner gemisi, Süveyş Kanalı rotası yerine Kuzey Buz Denizi rotasını kullanarak seferini tam 16 gün erken tamamladı. Böylece güneyden 11 bin 300 deniz mili süren yolculuk, kuzeydeki rota ile 7 bin mile kadar düştü.

Çin için bu yeni rotalar, senede 100 milyar dolar tasarruf anlamına geliyor.

HİDROKARBON REZERVLERİ İŞTAH KABARTIYOR

Arktik bölgesi, son yıllarda sadece yeni rotalar için değil alternatif doğal kaynakların elde edilmesi için de büyük şirketlerin iştahını kabartıyor.

Küresel doğalgaz rezervlerinin yüzde 30'unun, ham petrol rezervlerinin yüzde 13’ünün Arktik bölgesinde bulunduğu tahmin ediliyor. Bu denizin yüzde 88’i sahildarların Münhasır Ekonomik Bölgesi (MEB) iken, yüzde 12’lik kısmı açık deniz (high seas) statüsünde.

Kıyılarının yüzde 65’i Rusya Federasyonu’na ait olduğundan, deniz dibindeki enerji rezervlerinin büyük çoğunluğu da Rusya Federasyonu’na ait. 3.2 milyar metreküp rezerv ile dünyanın en büyük gaz rezervi olan Shkotman havzasında Rusya, 2008 yılından sonra gaz temin çalışmalarına başladı. Rusya’yı bir yıl sonra Barents Denizi’nde Norveç izledi. Rusya'nın yanında Çin de, buz tabakasının incelmesi ve maden kaynaklarına kolay erişilebilir olması nedeniyle, Grönland'daki maden arama çalışmalarına katılıyor. Eğer gerçekleşirse, bölgede yılda 15 milyon ton demir cevheri üretilecek ve böylece gemilere yeni bir rota açılmış olacak. Ada'da 1 milyar ton demir cevheri rezervi çıkartacak maden inşa etmek için 2.3 milyar dolar yatırım yapılacak ve bu paranın kaynağı Çin olacak.

Çin haricinde, İngiliz-Hollanda ortaklığı olan Shell ile İngiltere'de faaliyet gösteren Cairn Enerji Şirketi, Batı Grönland kıyılarında faaliyetlerde bulunuyorlar.

Arktik bölgesi ayrıca soğuk sulara kaçan pek çok balık türüne de ev sahipliği yapıyor. Geçmiş yıllara göre balık stoklarının arttığı bu bölge, balıkçılık alanında da rekabete ve gerilimlere neden olacak potansiyele sahip.