İçişleri Bakanı Yerlikaya’dan Sednaya açıklaması: AFAD ekipleri toplu mezara rastlamadı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, AFAD ekiplerinin Sednaya hapishanesindeki 70 dönümlük arazi içinde hassas arama yapıp herhangi bir toplu mezara rastlamadıklarını söyledi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Anadolu Ajansı Editör Masasına katılarak kendisine yöneltilen soruları yanıtladı. Yerlikaya, “AFAD ekipleri Sednaya hapishanesine girdiler. Döndüklerinde aktardıkları bilgiler nelerdir?” sorusu üzerine şunları söyledi:
“Suriye ile ilgili 8 Aralık’ta tarihi bir gün yaşandı. 61 yıllık Baas rejimi çöktü. Esed Rusya’ya kaçtı. Ne gariptir ki artık kendisi mülteci durumuna düştü. Geride gözyaşı bıraktı. Ülkenin son kalan zenginliklerini de beraberinde götüren zalim rejimden bahsediyoruz. Bizim göç politikamız hep insanlık adına oldu. Göçmen karşıtlığını, yabancı düşmanlığını öyle aşırı kullananlar oldu ki anlamak mümkün değil. Günün sonunda Suriyeli muhalifler inandığı değerler adına Suriye’nin özgürleşmesini kazanmaları tüm dünyada ve bizde sevinçle karşılandı.”
‘YARDIM İSTEDİLER’
İlk etapta Sednaya ile ilgili kendilerine bölgeden bir talep geldiğini aktaran Yerlikaya şu ifadeleri kullandı:
“Çalışmaları tamamladıklarını ama tatmin olmadıklarını, çünkü ellerinde envanterler olmadığını belirtip yardım istediler. 123 arkadaşımızı oraya gönderdik. Şam’daki büyükelçiliğimizle irtibata geçildi. 47 kilometre uzaklıktaki Sednaya’da önce binanın içerisinde, binanın dışında 1 buçuk kilometrekarelik yerleşkede güvenli olan, yani mayınla tuzaklamanın olmadığı 70 dönümlük arazi içinde hassas arama yaptılar. Herhangi bir toplu mezara, yaşayan, cezaevinde henüz bulunamamış kişiye de rastlamadılar. Ama her gün yeni yerler keşfediliyor. Orası sadece bir cezaevi değil. Halen bu zaman diliminde böyle işkence yapılan yerlerin olmasından utanç duyuyoruz.”
‘TARİHİ HİZMETLER VERDİK’
“AFAD gerçekten dünya çapında marka değeri çok güçlü bir kamu kuruluşumuz. 116 bin briket ev yapımını AFAD koordine etti. Orada şu an 110 bin aile yaşıyor. Son 15-20 gün içinde 316 tır un gönderdik. 571 tır da yardım yaptık. 2017’de Suriye’nin kuzeyinde lojistik merkez yaptık. 1 milyon gıda kolisi, 110 bin 400 ton un yardımı yıllık olarak yapıldı. Göçü kaynağında durdurmanın en güzel örneklerinden birisi bu yardımlar, diğeri briket evler. O bölgede göçü durdurmak için tarihi hizmetler verdik. 2017’de başlayan güvenli bölgelere dönüşler de bu sayede oldu.”
‘EN ÇOK DÖNENLER HALEPLİ’
Bakan Yerlikaya, “Türkiye’de yasal kalış hakkı olan yabancı sayısı ne kadar?” sorusunu şöyle yanıtladı:
Türkiye’de yasal kalış hakkı olan yabancı sayısı 4 milyon 164 bin 472. Bunun 2 milyon 920 bin 119’u geçici koruma altındaki Suriyeli. Sayı olarak İstanbul’da oransal olarak en fazla Suriyeli Kilis’te. 2 milyon 920 bin 119 kişinin yüzde 61’i Halepli. İkinci sırada İdlib geliyor. Türkiye’de doğan ve yaşayan yaklaşık 875 bin Suriyeli çocuk var gidenler hariç. Dönüşler de aynı bu istikamette oluyor. En çok dönenler de Halepliler. Diğer yandan bu kişilerden 819 bin 265’i Türkiye’de eğitim görmektedir. Suriye’de yeni göreve gelen kabine üyelerinden bazılarının bizden mezun olmalarını görmek sevindirici.”
‘SAYI 25 BİNİ GEÇTİ’
Ülkesine geri dönen Suriyeli sayısına ilişkin de rakam paylaşan Yerlikaya şu bilgiler verdi:
“2017’den 8 Aralık’a kadar gönüllü, güvenli dönüş sayılarını verelim. 763 bin 443 Suriyeli gönüllü, güvenli, düzenli şekilde oraya gittiklerini görüyoruz. 8’inde Suriye’nin özgürleşmesi sonrası artık son 15 gün içinde Suriye’ye giden kişi sayısı 25 bini geçti. Bizim 6 sınır kapımız var. Şu anda 6 kapımızda gönüllü dönenleri bu kapılardan gönderdik. Gaziantep’ten gidenler 3 bin 378, Hatay 3 bin 206. Gidenlerin 11 bin 393’ü Halepli. Son iki haftada giden 25 bin kişiden 16 bin 554’ü, 4 bin 136 aileden oluşuyor.”
‘HER AİLEDEN BİR KİŞİYE 3 GİRİŞ-ÇIKIŞ HAKKI’
Yerlikaya, geri dönüş sürecinde Suriyeli sivil toplum kuruluşlarından (STK) bir talep geldiğini bildirerek şöyle konuştu:
“Suriyeli STK’lılar bize şunu söyledi: ‘Önden birini gönderebilir miyiz?’ Bunu Cumhurbaşkanımıza arz ettik. Yani ailenin reisi önden gidebilir mi? ‘Bize 1 Temmuz’a kadar süre verin. Karşıya gidelim eksiklerimizi tamamlayalım. Daha sonra ailemizi alıp oraya götürelim.’ Sayın Cumhurbaşkanımız bu taleple ilgili bize talimat verdi. Biz de hazırlıklarımıza hemen başlıyoruz. 1 Ocak’tan itibaren hemen bununla ilgili önden bir aile ferdinin gitmesiyle ilgili süreç. Bu kişi 6 ayda 3 kere giriş-çıkış yapabilecek. 1 Ocak ile 1 Temmuz arasında.”