'İğneyle kazıyoruz eserlerimizi buluyoruz '
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Kaçakçılıkla Mücadele Daire Başkanı Zeynep Boz, canlı Instagram yayınında Kocaeli Müze Müdürü ve Kültürel Mirası Koruma ve Araştırma Derneği (KÜMAD) Başkanı Serkan Gedük’ün sorularını yanıtladı
Ülkemizdeki kültür varlıklarının yurt dışına yabancılar tarafından değil, kendi vatandaşlarımız tarafından çıkarıldığını duymak şaşırtıcı olabilir ama doğru. Zeynep Boz’un söyledikleri: “Avrupalı ve Amerikalıları “hırsızlar alıp götürmüşler” diyerek suçlama eğilimindeyiz. Ama buraya gelip de kaçak kazıyla bu eserleri elde eden bir Avrupalı olmuyor, bizim kendi vatandaşımız oluyor. Eğitim ve Farkındalık Şubesi’ni de bunun için kurduk. Sosyal medyayı kontrol ediyoruz, internet ve diğer mecralara da bakıyoruz. Mesela Instagram’da Türk bayrağı koymuş, ama paylaştıklarına baktığınızda o vatansever görünen insanların kaçak kazılar gibi yasadışı yollarla elde edilmiş kültür varlığı fotoğraflarına rastlıyorsunuz. Ve bu kişi bunu satıyor. E ama hani bayrak vardı, vatanınızı çok seviyordunuz, onlara ne oldu?”
'GİTTİĞI ÜLKEDE DE YASADIŞI OLMASINI SAĞLAMAYA ÇALIŞIYORUZ'
Bu kişiler bu tür eserleri elde ettikleri zaman genelde bir aracıyla hareket ediyorlar, bölgeler nezdinde aracılara ulaşıyorlar, onlar da ulusal aracılara… Bunlar da yurtdışındaki asıl toplayıcılara yani satışa sunacak olanlara gönderiyorlar. Zeynep Boz bu noktada ortaya çıkan probleme ise şöyle değindi: “Bir kültür varlığının sizin ülkenizden çıkışı yasadışı olabilir ama x ülkeye ulaştığında artık o ülkenin kanunlarına tabii oluyor. Buradan çıkışı yasadışı olsa bile oraya girişi yasal olunca bu, o eseri aklar hale getiriyor. Maalesef kaçakçılar da en çok bu örgüden faydalanıyorlar, yani kanunlardan doğan boşluklardan. Biz de bu konuda çalışmalarımızı yoğunlaştırdık, buradan çıkanın gittiği ülkede de yasadışı olmasını sağlamaya çalışıyoruz.”
KRİMİNOLOJİK VERİLERİN PEŞİNDE
Yurtdışına kaçırılan kültür varlıklarının iadesinin sağlandığına dair haberler sıklıkla yayınlanıyor. Aslında bunun sebebi de kamuoyunda farkındalık yaratmak. 2000’li yılların başından beri 4500’e yakın eserin iadesi sağlandı. 4442. sine yani 1700 yıllık Kibele heykeline geçtiğimiz haftalarda kavuştuk. Zeynep Boz bu heyecanlı hikayeyi de anlattı: “2016 yılında İsrail birimlerinden bir haber aldık. ‘Eserin Anadolu kökenli olduğunu iddia eden ve bunu yurt dışına çıkarmak isteyen bir vatandaşımız var’ diye… Uzmanlara danıştık. Bu sizin mi denen her eserin üzerine bizim diye atlayamazsınız. Kibele meselesinde de biz araştırmalarımızı yaparken İsrail eseri daha fazla elinde tutamadığını ve export iznini onayladığını söyledi. Biz de hemen ABD’deki kolluk birimleriyle irtibata geçtik, uçak havadayken bu irtibat sağlandı. Uçak indikten sonra esere bir süreliğine el kondu. Ancak kriminolojik bir veri istendi bizden. Ama bizde böyle bir veri yoktu, çünkü eser zaten 60’lı yıllarda yasadışı yollarla elde edilmiş ve götürülmüş. Ama biz el koymaya devam edin dedik ve Amerikan iç güvenlik birimi bu konuda bize destek oldu. Nitekim biz de yaptığımız araştırmalar sonucunda 1964 yılında Afyon Kovalık heykel grubundan olduğunu ortaya koyunca civardaki köylerden görgü şahitleri bulduk. İğneyle kuyu kaza kaza kriminolojik verileri elde ettik. Ancak bu süre içinde eseri ABD’ye satmaya götüren kişi, zarara uğradığı gerekçesiyle Amerikan mahkemelerinde ülkemize dava açtı. Biz de karşı dava açıp elimizdeki argümanları sunduk. Elimizin güçlü olduğu bir dosyaydı. Nihayetinde karşı taraf eserin Türkiye’ye ait olduğunu ve iadesini kabul etti.”
'KÜLTÜR VARLIĞI TAŞ DEĞİLDİR'
Zeynep Boz, söyleşide kültür varlıklarının önemine de değindi. “Kültür varlığı dediğiniz şey taş değildir” diyen Boz şunları ekledi: “Toplumsal toleranstır, anlayıştır, ilişkidir, bağdır. IŞİD’in Suriye’de, Irak’ta yaptığı tahribatı gözlerimiz dolarak izledik. Kültür varlığının gücünü buradan anlayın. O kültür varlığını terör örgütünün yok etmesi o halka verdiği ‘artık senin hiç dönüşün yok, senin kökünü kazıdım’ mesajıdır. Bu varlıklarla ırksal, dinsel, dilsel olarak bir bağımızın olması şart değil; bu toprağın kültürüdür, ondan ne öğreniriz, insanlığımıza, kişiliğimize ne katarız diye bakmak lazım.”
Kültür varlığı kaçakçılığına karşı vatandaşlarımızın teyakkuzda olmasını isteyen Zeynep Boz, “Devlete karşı halkın güvenini zayıflatmak ve bir konu hakkında bilgisi olan kişilerin devletin resmi makamlarına gitmesinin önünü kesmek için müzelerin, polisin, jandarmanın kaçakçılık yaptığını iddia ederek kara çalanlar var. Bunlara itibar etmeyelim. Bir konuda bilgi sahibi olduğumuzda en yakın müzemize, kolluğumuza koşa koşa gidelim. Bundan çekiniyorsak kacakcilik@ktb.gov.tr’ye mail atalım. Daha kolayınıza geliyorsa CİMER’e yazalım, Alo 176’yı arayalım. Lütfen bunların size geri dönüşünden endişeniz olmasın” diye konuştu.