İhracatçılar kurdaki serbest düşüşe itiraz etti: Maliyeti yüksekten ödedik, geliri düşükten alıyoruz

Egeli ihracatçılar ikinci kez uyardı: Dolar kurunun geldiği seviyeler ihracatçıya zarar yazdırıyor. Rekabet gücümüz azalıyor. Önümüzdeki aylar için sipariş alamayız. Merkez Bankası Başkanı ile görüşmek istiyoruz.

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi'nin yönetiminde bütün birlik başkanlarının katılımıyla düzenlenen basın toplantısında, ihracatçıları döviz kurlarının geldiği seviyelerin ihracatın sürdürülebilirliği anlamında sorun yarattığını ifade ettiler. Dün çevrimiçi düzenlenen toplantının açılışında konuşan Eskinazi, özetle şunları söyledi: “İhracatı artırmak için uygun bir iklim var. Ancak hedeflere ulaşmak için döviz kuru da bir parametre. Öngörülebilir bantta dalgalanan bir döviz kuru beklentisi içindeyiz. Dolar kuru 8.58'den 7.05'in de altına geriledi. Herkesi empati yapmaya davet ediyoruz. Kur 8.58 iken yükleme yapılmış ödeme geldiğinde kur 7.05 TL olmuş. Hammade fiyatları arttı, asgari ücret yüzde 22 arttığı ortamda giderler nasıl karşılanacak? Her ay zamlanan elektrik, doğalgaz nasıl ödenecek? Bu ortamda ihracatçıyı destekleyecek bir döviz kuru olsun istiyoruz.”

DOLAR 7.35, AVRO 9 TL'DEN DÜŞMEMELİ!

Doların 7.35'in, avoronun da 9 TL'nin altına düşmesinin ihracatçıyı zarar ettireceğine işaret eden Eskinazi, “Bu kurlar devam ettiğinde 184 milyar dolarlık ihracat hedefi imkansız hale gelir. İhracatçıların bir bölümünün ticari faaliyeti sona erer. Rekabetçi olacağımız bir döviz kurunu sağlayacak olan Merkez Bankası'dır. Döviz rezervlerinin maalesef durumu ortada. Rezerv toplayacağı uygun bir ortam var. Toplayacağı rezervle 7.35'in üzerine taşıyabilir. Türk ihracatçısı ile bir araya gelmesini ve sesimize kulak vermesini bekliyoruz” dedi.

“İhracatçının rekabetçiliğini koruyacak döviz kuru” istediklerini vurgulayan Jak Eskinazi, “Geçen hafta yaptığımız açıklama sonrası döviz kurunun yükseldiği dönemlerde ihracatın artmadığına, dövizin bir unsur olmadığı şeklinde değerlendirmeler okuduk. İhracatın sürdürülebilir olması ile ilgili pek çok parametre var. En güncel yaşadığımız konulardan bir tanesi pandemi biliyorsunuz yerli ürün tüketimine yönelişi arttırdı. 2020 yılında dünya mal ticareti yüzde 7 daraldı. En önemlisi tüketim azaldı. Dünya genelinde koruma önlemleri hat safhaya ulaştı. Gümrük vergileri artırıldı. İthalat zorlaştırıldı. Bu ortamda Türk ihracatçısının yaptığı 169.5 milyar dolar ihracatı büyük başarı olarak görmemiz gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

7 TL'NİN ALTI İHRACATÇININ SONU OLUR

Döviz kurlarının 2020'de ihracatı destekler pozisyonda olduğunu belirten EİB Koordinatör Başkanı Eskinazi, sözlerini şöyle tamamladı: “Kararsız kur ihracatçımızın doğru fiyat vermesine engel olmaktadır. Markalı ürünlerin payı da az olduğu için fiyattan çok etkileniyor. Dolardaki değer kaybı başka hiçbir ülkede yaşanmadı. Ülkeye bir dolar bile kazandıran ihracatçıların faaliyetlerini sürdürmeyi hak ettiğini düşünüyoruz. Hannibal'in dediği gibi 'Ya yeni bir yol bulacağız, ya yeni bir yol yapacağız.” Eskinazi'nin rezerv vurgusu üzerine toplantıda söz alarak, “Kurun düşmesine sıcak para akışının neden olduğunu, henüz güçlü anlamda kalıcı bir sermaye akışı olmadığını ve yerliler de döviz mevduatlarını bozdurmadığı için rezerv artırımı için uygun ortam olup olmadığını Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal ile doğrudan görüşerek değerlendirmelerinin doğru olacağını söyledik” bunun üzerine Başkan Eskinazi, uyarımıza hak vererek şunları söyledi: “Merkez Bankası'nın mümkün olduğu kadar çabuk tedbirleri alması lazım. Siparişler devam ediyor, ihracat devam ediyor, alınmış siparişler üzerinden sürüyor. İhracatçı sözünde durur ama önümüzdeki aylarda tükenir. 7.50-8 bandındaki kur ihracatçının hayatta kalmasına yardımcı olur. 7'nin altındaki kur ihracatçının sonu demektir.”

YAKINDAN TEDARİK AVANTAJINI KAYBEDİYORUZ!

Toplantıda Egeli birlik başkanlarının görüşleri de şöyle oldu:

Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya: Fiyatlamayı 7.50 en alt 8.50 en üst olarak yaptık. Fiyatlarda direnemedik. Pazar kaybetmeyi göze almadık. Tüm girdilere zam geldi. Bugün döviz düşüp, maliyetler artınca pek çok maden ihracatçımız yüzde 15-20 zararına yükleme yapıyor. Bunun sürdürülebilir olması mümkün değil, altın yumurtlayan tavukların hayatını devam ettirebileceği bir döviz kuru bekliyoruz. Zaten birçok firma yaralı, gerçekten üretim hayatlarına son verme noktasına gelecekler.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep: Kuru üzümde Arjantin, Güney Afrika, Avustralya gibi ülkelerin paralarında TL'deki kadar bir değerlenme yaşanmaması rakipleri avantajlı hale getirdi. Sezon ortasında fiyat dayatması da mümkün olmuyor. Kur kaynaklı zarar ortaya çıkmaktadır. Bugüne kadar yansımadı ama 3-4 ay sonra yansıyacaktır. Sonra ihracat neden düşüyor denecek. Bu kurlarla TMO'dan veya piyasadan aldığımız hammaddede ile sürdürülebilirliği sağlayamayız. Turizm iyi olacak deniyor. Tavadaki balığı tutmak lazım denizdeki balığa olmak atmak yerine.

Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanımız Yalçın Ertan: 15 Kasım-15 Ocak döneminde demir-çelik hammadde fiyatları yüzde 50'den fazla arttı. Hurda fiyatı 270 dolardan 480 dolara geldi. Bizim sektörümüzde genellikle (hammadde tedariki ve mamul ihraç satışları) üç aylık kontratlarla yapılır. Hem dolar bazında yüksek fiyatla hem de yüksek kurla ithal edip üretime soktuğumuz ve kontratını yaptığımız hammaddeden elde ettiğimiz ürünleri şimdi daha düşük kur ile satmak durumunda kalmaktayız. En ideal olan kur ve faizlerin ani ve aşırı değişiklik göstermemesidir.

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar: 640’a yakın deri ihracatı yapan firma vardı 580’e düştü. Kayıplar vermeye başladık. Sipariş kaybından ötürü ihracatı bırakmışlar. Kur zaten bizi 2020 yılında ayakta tutan tek faktördü. Enflasyon ve harcamalardaki artışlara baktığınızda zarar etmememizi sağladı. Kur artmamış olsaydı bizde kapatmış olurduk.

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş: Müşterilere fiyat vermekte zorlanıyoruz. 11 yıldır birlikte görev yapıyorum, hiçbir dönem dövizle ilgili bütün başkanların katıldığı bir toplantı hatırlamıyorum. Artan işçilik ve enerji maliyetlerimize ilave olarak öngörülebilir olmaktan uzak döviz kurları nedeniyle gelirlerimizi hesaplamakta zorlanıyoruz. Yakından tedarik avantajımızı kurun getirdiği belirsizlik nedeniyle ve artan maliyetler yüzünden kaybetmek durumundayız.

Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Terci: Kurun devamlı artan veya azalan bir eğilimden ziyade rekabet edici bir seviyede kalmasıdır. Merkez Bankamızın bu konuda bir çalışma yapmasıdır. Aksi halde büyük gayretlerle edinilen pazarlarda büyük zorluklar yaşanıyor ve kaybedilmesi riski ortaya çıkıyor.

Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı: İhracat girdilerinin yüksek olduğu, yüksek kurlarla ithalatı yapılmış hammaddenin nasıl kayıplara yol açacağını tahmin ediyoruz. Merkez Bankası’nın özerkliği çok önemli. Kurdaki yükselmenin birazda nedeni; siyasi müdahalelerin yapılması sonucunda ani hareketlerdi. Yüzde 18 yüzde 20 civarında kayıp söz konusu. İhracatçı sürekli olarak ithalatçısının kurlar yükseldiği zaman düşüş baskısı altında. Artı birde yüzde 20 oranında değer kaybı olduğu takdirde ihracatçının kazanması mümkün olmuyor. 2005'lerde ihracat artıyor ama kur da geri geliyordu. Kurun dengede tutulmasını talep ettik ama ona rağmen ihracat artışı “para kazanılmasa yapmazlar” diye yorumlandı. Kazanç bazında değerlendirildi halbuki ihracatın üretici açısından katkısı var. Paranızı kısa sürede ve ne zaman aldığınızı bildiğiniz için nakit akışını dengeliyorsunuz. Nakit akışı bir işletme için olmazsa olmazdır. İç piyasayı fonlayabiliyorsunuz İhracat yapmayıp da onu sağlamazsak üretici kredi kullanacak. Faizler 23-25, hangi krediyi kullanacak? İşin bir de bu bacağı var.

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er: Özellikle iklim değişikliği nedeniyle rekoltenin de düşmesi sebebiyle zeytinyağı ihracatçımız, ürünü ihraç edemez duruma geldi. 1-31 Ocak arası bir aylık ihracat rakamlarına baktığımızda zeytinyağı ihracatımızın tutar bazında yüzde 61 azaldığını görmekteyiz. Bizim sektör olarak beklentimiz döviz kurlarındaki sert iniş ve çıkışların önlenerek, kurda istikrar sağlanmasıdır. Tarım sektöründe gübre ve ilaçlama gibi tarımsal girdi maliyetlerinde yaşanan artış nedeniyle, 7.5 TL altındaki dolar kuru rekabetçi olmamaktadır. Bu nedenle dolar kurunda en az 7.5 TL düzeyinde bir kur beklentimiz bulunmaktadır.

Sonraki Haber