İlknur Uygur müzik yolculuğunu anlattı: Halkın yaktığı türküler başımızın tacı

Türk Halk Müziği Sanatçısı İlknur Uygur, türkülerin milleti millet yapan en önemli ögelerden biri olduğunu söyledi. Türkülerde bölge ayrımına da karşı çıkan Uygur, halkın yarattığı bütün türkülere eşit önem gösterilmesi gerektiğini vurguladı

Çıkardığı “Rumeli Esintisi” adlı beş eserlik albümle Rumeli Müziğine yeni bir soluk getiren İlknur Uygur müzik yolculuğunu anlattı. Uygur, bir sanatçının dünyadaki ve ülkedeki gelişmeler, toplumsal olaylar karşısında bir duruşunun olması gerektiğini belirterek, “Elbette emekten, alın terinden, haktan ve en önemlisi bu topraklara dair geleneksel kültürden, ahlaki değerlerden yanayım ancak bugün temel sorunun vatanımızın toprak bütünlüğü ve milletimizin birliği olduğu inancındayım” dedi. Uygur ayrıca, türküler arasında ayrım yapılmaması gerektiğini vurguladı.

AZİM VE EMEKLE DOLU BİR YOLCULUK

Aydınlık Kültür Sanat: Öncelikle sizi kutluyor ve bundan sonraki sanatsal yaşamınızda başarılar diliyoruz. Çıkardığınız albüme geçmeden önce kısaca sizi tanımak ve Aydınlık okurlarına tanıtmak isteriz, evet, kimdir İlknur Uygur?

İlknur Uygur: Öncelikle bana bu imkânı sunduğunuz için sizlere çok teşekkür ediyorum. Aydınlık gazetesinin gücünü ve etki alanını yakinen bildiğim için doğrusu kendimi şanslı hissediyorum. Ben 1970 yılında İstanbul Bakırköy’de doğdum ancak Yunanistan İskeçe kökenli bir ailenin kızıyım. Aslında doğar doğmaz kendimi müzik dünyasının içinde buldum diyebilirim.

Şöyle ki; rahmeti babam Türk Sanat Müziği dalında profesyonel bir sahne sanatçısıydı. İster istemez onun evdeki çalışmalarına ve zaman zaman da çalıştığı mekanlardaki sahnesine tanık oldum ve aslında müzik alanında bir şeyler yapmak, bir şeyleri başarmak daha o günlerden beri içimde bir istek olarak vardı.

Ancak babam ben 11 yaşındayken rahmetli oldu ve yaşam şartları beni farklı alanlardaki iş hayatına yönlendirdi. Lise öğrenimimden sonra iş hayatına atıldım ve bir bankada çalışmaya başladım. Daha sonra özel bir hava yolu şirketinde çalıştım. En son Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde bir okulda çalıştım ve oradan da emekli oldum.

Bu süreç içinde müziğe ilgim hep vardı ancak şartlar gereği sadece dinleyici pozisyonunda kalabildim. Bu arada Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde çalışırken açık öğretim yolu ile üniversite eğitimine başladım ve iktisat fakültesini bitirdim.

Çocukluk hayalim olan müzik alanındaki faaliyetim ise 2020 yılında annemle beraber yerleştiğimiz Şarköy’de bir tesadüf sonucu başladı. Bir arkadaşımın tavsiyesi ile Şarköy Halk Eğitim Merkezi Türk Halk Müziği koro çalışmalarına katıldım. Burada da en büyük şansım, hocamızın tüm Türkiye’nin tanıdığı bir müzisyen olan Fevzi Kurtuluş olmasıydı.

Babamdan dolayı müziğe bir yatkınlığım vardı elbette, okul yıllarında da müzik derslerine ayrı bir önem verirdim ve anlatılanları can kulağı ile dinlerdim. Hocamız Fevzi Kurtuluş koro çalışmaları esnasında ritim kulağımı ve sesimin rengini, tınısını keşfedince bana konserlerde solo eserler okutmaya başladı. Bu süreç kendime olan güvenimi daha da pekiştirdi diyebilirim.

Daha sonra hocamızın önderliğinde benim de içinde bulunduğum bir ekiple birlikte Şarköy Rumeli Kültür ve Dayanışma derneğini kurduk. Koro ve tabii ki bu koro içinde benim solo çalışmalarım devam etti. Dernek binamızın sahnesinde özel günlerde solo dinletiler vermeye başladım. 2023 yılında dernek adına 2 CD’den oluşan resmi bir albüm çalışması yaptık ve o albümün içinde ben de 3 türkü seslendirdim.

Sosyal medya platformlarında, okuduğum türkülere olan ilgi beni daha da motive etti ve hocamın da desteği ve yönlendirmesi ve bana özel olarak verdiği teorik eğimin sonunda ilk solo albümümü gerçekleştirmiş oldum.

TÜRKÜLER ARASINDA AYRIM OLMAZ

Aydınlık Kültür Sanat: Neden Rumeli Türküleri? Başka bölgelerin türküleri size hitap etmiyor mu? Bundan sonraki çizginiz de bu yönde mi olacak?

İlknur Uygur: Evet bundan sonra da Rumeli Türküleri seslendirmeye, Rumeli insanının sesi olmaya, bu kültürün gelecek kuşaklara aktarılmasında rol üstlenmeye devam edeceğim. Ancak bu benim diğer bölge türkülerine kayıtsız ya da duyarsız olduğum anlamına gelmiyor. Zaten bu üç senelik süreçte icra ettiğimiz konserlerde her bölgeden seslendirdiğim türküler var.

Türküler arasında bir bölgesel ayrımı asla doğru bulmam. Halkımızın ya da genel olarak halkların yarattığı veya halk bilimi ağzıyla, halkın yaktığı türkülerin hepsi başımızın tacıdır. Esas olarak bir milleti millet yapan en önemli ögelerin başında türkülerin geldiğine inanan biriyim.

‘MİLLİ BİRLİK KIRMIZI ÇİZGİMDİR’

Aydınlık Kültür Sanat: Sn. Uygur röportajın bu aşamaya kadar ki bölümünü takip eden okurlar sizin bir entelektüel birikime toplumsal bir duyarlılığa sahip olduğunuzu da anlamışlarıdır diye düşünüyorum. Sizce bir sanatçının dünyada, bölgemizde ve ülkemizde gelişen olaylar karşısında bir duruşu olmalı mı?

İlknur Uygur: Sanatın zaten tek başına muhalif, protest ve sorgulayıcı bir yanı olduğunu düşünüyorum. Tespitiniz doğru, tüm gelişmeleri yakinen takip eden biriyim. Ancak içinde bulunduğumuz süreç olaylara mikro düzeyde değil makro düzeyde yaklaşmamız gereken bir süreç.

Elbette emekten, alın terinden, haktan ve en önemlisi bu topraklara dair geleneksel kültürden, ahlaki değerlerden yanayım ancak bugün temel sorunun vatanımızın toprak bütünlüğü ve milletimizin birliği olduğu inancındayım.

Mustafa Kemal Atatürk’ün mirası olan Cumhuriyete ve onun ilkelerine bağlılık, vatan bütünlüğü, milletin birliği ve milli ve manevi değerler benim kırmızı çizgimdir ve bu konularda asla tavizim yoktur ve yukarıda da belirttiğim gibi, türkülerin kesinlikle bu anlayışa, bu duyarlılığa hizmet ettiğini düşünüyorum.

Aydınlık Kültür Sanat: Albüm tam olarak ne zaman çıktı? Dinleyici bu albüme nasıl ulaşabilir? Albümün tanıtımı için ne tür faaliyetler içindesiniz?

İlknur Uygur: Albüm 26 Temmuz 2024 tarihinde çıktı ancak cd, mc, plak vs gibi basılı bir materyali yok, dinleyici albüme, başta YouTube, Türk Telekom’un dijital müzik platformu Muud, Spotify, Fizy olmak üzere benzeri dijital mecralardan ulaşabilir. Bunun yanında hem bizim organize edeceğimiz hem de davet alarak gideceğimiz konserlerde sahne performansı yapmak üzere bir grup oluşturduk ve yaklaşık bir aydır çalışmalarımız devam ediyor.

Eylül ayının sonunda Şarköy Halk Eğitim Merkezinin konser salonunda ilk konserimizi yapacağız ve ondan sonra başta Trakya illeri olmak üzere yurdumuzun birçok noktasında da dinleyici ile buluşabilmenin yollarını arayacağız. Bu arada yeri gelmişken, bu röportajı okuduktan sonra bize ulaşmak isteyen, farklı kitlelere ulaşma isteğimize destek olabilecek kişi ya da kurumlar olabilir, bu yüzden müsaadenizle buradan bize ulaşabilecekleri e posta adresimizi de verelim; sarkoyrumeli.22@hotmail.com

Aydınlık Kültür Sanat: Sn. Uygur çok keyifli ve anlamlı bir röportaj oldu. İçten ve samimi duygularınızı okurlarımızla paylaştığınız için size çok teşekkür ediyor, bundan sonraki sanat yolculuğunuzda sonsuz başarılar diliyoruz.

İlknur Uygur: Ben de sizlere çok teşekkür ediyorum. Aydınlık gazetesi gibi bir gazetenin kültür sanat sayfasına konuk olmak benim için bir onur ve gururdur. Röportajı okuyan tüm aydınlık yürekleri türkülerin dostluğu ve samimiyeti ile bir kez daha selamlıyorum, okurunuz bol olsun…

Sonraki Haber