İngiltere'nin koronavirüsle mücadelesi: Bilim, hükümetin stratejisini nasıl değiştirdi?

İngiltere'nin koronavirüse karşı ilk önlemleri, 22 Ocak'ta Heathrow Havalimanı'na haftada üç kez Çin'in Vuhan kentinden gelen uçaklarda denetimin artırılması ve bu tarihin 14 gün öncesinden itibaren Çin'den ülkeye dönen yaklaşık 2 bin kişinin yerlerinin tespit edilmesi çalışmalarıyla başladı.

O tarihten bu yana, bazıları ciddi tartışmalara da neden olan önlemlerle bugüne kadar gelindi.

Hükümetin ilk mücadele planı 3 Mart tarihinde Başbakan Boris Johnson'ın düzenlediği basın toplantısıyla kamuoyuna açıklandı.

Hükümetin, oluşturulan Olağanüstü Hal Bilimsel Danışma Grubu ile işbirliği içinde oluşturduğu mücadele planı dört anabaşlıktan oluşuyordu:

Sınırlama: İlk vakaları tespit etmek. Bu kişilerin yakın ilişki ağlarını belirlemek ve virüsün ülkeye yayılmasını mümkün olduğu kadar uzun bir süre engellemek.

Geciktirme: Sınırlamak mümkün olmadığı anda virüsün ülkeye yayılmasını yavaşlatmak, salgının zirveye ulaştığı zamandaki etkisini azaltıcı önlemler almak ve bu zirveyi kış aylarının ötesine ertelemeye çalışmak.

Araştırma: Virüsün toplum üzerindeki etkisini azaltmak ve en iyi tedavi yöntemlerini sağlamak amacıyla, teşhis etme, ilaç ve aşı geliştirme alanlarındaki çalışmaları yoğunlaştırmak.

Hafifletme: Hastalananlara mümkün olan en iyi bakımı sağlamak,hastanelere temel hizmetleri sürdürebilmeleri için desteği sürdürmek, salgının toplum, kamu hizmetleri ve ekonomi üzerindeki etkisini asgariye indirmek.

Bu tarihte, İngiltere'de tespit edilen koronavirüs vakası 51'di.

Fakat hemen sonraki günlerde vaka sayısı hızla arttı. 5 Mart'ta ilk ölüm haberi geldi. 12 Mart'ta koronavirüse yakalananlar 590'a, hayatını kaybedenler de 8'e yükselirken hükümet 'sınırlama' yöntemlerinin başarısız kaldığını görüp 'geciktirme' aşamasına geçildiğini açıkladı.

Virüsün ülkeye yayılmasının önüne geçmek mümkün değildi. Toplumun yüzde 70'e kadar kesimi virüsü kapabilirdi. Koronavirüse karşı henüz aşı geliştirilmemiş olduğundan, bu aşamada salgını kontrol altında tutmak için, yaşlı ve riskli kesimleri korurken sağlıklı kesimin mümkün olduğunca yavaşlatılmış bir süreçte virüsü kapabileceğini kabul etmek ve salgının zirvesini aşağı çekerek geciktirmek yeni eylem planının ana fikriydi.

Hükümetin baş bilim danışmanı Sir Patrick Vallance'a göre, bu şekilde toplumun yüzde 60 kadarında "bir tür bağışıklık" sağlanması da mümkün olabilirdi.

SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞI NEDİR?

Ama iki hafta önce açıklanan bu ilk önlemler, İtalya ve Çin örneklerine bakıldığında çok yetersiz olacağını söyleyen bir uzman kesim tarafından da sert şekilde eleştirildi.

Planlar neden bir hafta içinde değişti?

Nitekim hem vaka sayıları hızla artmaya hem de ölüm haberleri çoğalmaya başlarken hükümet de bilim kurulunun da parçası olan Imperial College'daki uzmanlara yaptırdığı bir araştırmanın sonuçlarına bakarak, birkaç gün içinde çok daha sert adımlar içeren yeni önlemleri gündeme getirdi.

15 Mart'ta, Imperial College araştırmacıları İtalya'daki son hasta bakım verilerine bakarak İngiltere'de kullanılan modeli yeniledi.

Bu yeni verilerle ileriye yönelik yapılan tahminler, hükümetin açıklamış olduğu önlemlerle sınırlı kalınırsa, hastalığın çok hızlı yayılacağı, sağlık sisteminin bu durumla başa çıkamayacağı sonucuna varıyor ve ülke çapında 260 bin insanın yaşamını yitirebileceğini gösteriyordu.

16 Mart'ta da hükümet önlemlerin derhal sıkılaştırılmasına karar verdi.

Şu anda hükümete danışmanlık yapan uzmanlar normal hayata dönülmesine daha en az 6 ay hatta süreç iyi kontrol edilemezse bir yıl olabileceğini düşünüyorlar.

Bu dönem boyunca sosyal mesafeyi koruma önlemlerinin sıkı bir şekilde devam etmesi gerekeceğini vurguluyorlar.

Bilim danışmanları, şimdiye kadar eşi görülmemiş boyuttaki bu kriz karşısında kimsenin elinde kanıtlanmış başarı formülleri olmadığını vurgulayarak bundan sonra atılacak adımları, koronavirüs salgınına ilişkin verilerin şekillendireceğini söylüyorlar.

Başbakan ise salgınla mücadelenin seyrini halkın tavsiyelere ne kadar uyduğuyla belirleneceğini vurguluyor.

Halkın uyması istenen önlemlerin dışında test sayısının günde 25 bin seviyesine çıkarılması, özellikle sağlık personelinin mutlaka test edilmesi, ağır vakalarda gerekli olan solunum cihazlarının sayısının 5 binden kısa süre içinde en az iki misline çıkarılması, sağlık personeline daha iyi koruyucu donanım sağlanması gibi hedefler de açıklandı.

Ekonomik planda ise, büyük darbe alacak ekonomiye toplam 350 milyar sterlin civarında bir para enjekte edilerek zarara uğrayan işletmelerin ayakta tutulması, işçilerin işten atılmaması maaşlarının yüzde 80'inin devlet tarafından ödenmesi, evsizlere ve ihtiyaç sahiplerine yapılacak yardımları içeren paketler açıklanıyor.

Sonraki Haber