Irak ısınıyor! Gözdağı ve direniş bir arada

Bağdat'taki yetkililer İsrail'den “açık” tehditler aldıklarını söylüyor. Uzmanlara göre hedef yalnızca direniş grupları değil ayrıca ülkenin stratejik altyapısı da olabilir. ABD, Bağdat ve Tel Aviv arasında denge ararken, Haşdi Şabi gibi gruplar 'savaşı sürdürmeye' kararlı.

Irak Dışişleri Bakanlığı cumartesi günü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) İsrail'in “tehditlerine” ilişkin bir mektup gönderdi. Aynı mektup, BM Genel Sekreteri, Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı'na da iletildi. Irak hükümeti İsrail'in “çatışmayı genişletmek amacıyla bölgede iddialar ve bahaneler yarattığını” belirtiyor. İsrail'den “bölgede devam eden şiddeti durdurmasını ve tehditlerine son vermesini” talep ediyor.

Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin mektubun BMGK ve diğer kurumlara gönderilmesinden bir gün önce Bağdat'ın İsrail'den “açık ve ciddi bir tehdit” aldığını duyurdu. Hüseyin, “Silahlı Kuvvetlerin Irak topraklarından yapılacak herhangi bir saldırıyı önlemek için Başbakan'dan emir aldığını” ve ülkesinin “savaş istemediğini, tehlikeyi ortadan kaldırmaya çalıştığını” vurguladı.

KAPSAM GENİŞLİYOR

Suudi yayını Şarkul Avsat'a konuşan Irak Koordinasyon Çerçevesi'ne yakın isimlere göre endişeler esas olarak, İsrail'den beklenen saldırının direniş grupların karargahları ve kamplarıyla sınırlı kalmayıp hükümet merkezlerini, petrol sahalarını ve stratejik bölgeleri de kapsayabilecek olmasından kaynaklanıyor.

Pentagon'a göre direniş güçleri, 18 Ekim 2023 ile 21 Kasım 2024 tarihleri arasında Irak, Suriye ve Ürdün'deki ABD üslerine 206 saldırıda bulundu. Operasyonların 125'i Suriye, 79'u Irak, ikisi ise Ürdün'deki üslere düzenlendi.

Bağdat'taki siyasi çevrelerin tırmanışla ilgili tartışmalarına aşina olan Iraklı gazeteci Ömer el-Şaher, “Bağdat hükümetin Irak'ın ulusal güvenliğiyle ilgili endişe verici tahminleri var, bu da ülkenin üç günde gaspçı alçak varlık tarafından yaklaşık 300 saldırıya maruz kalma ihtimalini gösteriyor.” iddiasında bulundu. Gazeteci, Bağdat'ın tahminlerinin büyük bir kısmının “ABD'nin başını çektiği büyük uluslararası müttefiklere” dayandırıldığını kaydetti.

BİR MEKTUP DA İSRAİL'DEN

Yeni İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar da daha önce BMGK'ya bir mektup göndererek, yedi Iraklı direniş grubunun faaliyetlerinin ele alınması için derhal harekete geçilmesi çağrısında bulunmuş, Bağdat'ı kendi topraklarından yapılan her türlü eylemden sorumlu olduğunu söylemişti. Iraklı direniş grupları, 7 Eylül 2023'ten beri İsrail'e füze ve İHA saldırıları düzenliyor. Operasyonlar İsrail'in Lübnan'a kara operasyonunu başlattığı Eylül ayı sonlarından beri inanılmaz düzeyde artarak, günlük hale geldi. 24 saat içinde dört farklı saldırının düzenlendiği günler oldu.

'SİLAHLI GRUPLAR HAREKETE GEÇTİ'

Iraklı eski diplomat ve analist Gazi Faysal ise direniş gruplarının, “İran ve Suriye toprakları arasındaki yol üzerinde stratejik bir konuma sahip olan Sincar bölgesine lojistik destek sağlamak, Suriye ile Irak'taki üsleri silahlandırmak ayrıca Amerikan üsleri ve Golan bölgesine saldırıları sıklaştırmak için harekete geçtiğini” belirtiyor.
Faysal sözlerini şöyle sürdürüyor: “Silahlı gruplar savaşı sürdürmekte ısrar ediyor ve hükümetin sükunet, tarafsızlık, İsrail saldırılarının reddedilmesi yönündeki tutumunu kabul etmiyor.”

Koordinasyon Çerçevesi'ndeki bazı partilerin Haşdi Şabi (Halk Seferberlik Güçleri) içerisindeki gruplarla yakın bağları var. Bu partilerin yetkililerine göre Washington, direniş gruplarının saldırılarına herhangi bir yanıt verilmesini önlemek için İsrail üzerinde "güçlü baskı" uyguluyor. Irak ile ABD arasında ortak bir güvenlik anlaşması olması nedeniyle ilişkilerin gerilmesinden endişe ediyor. Washington ile Bağdat, Eylül 2025'e kadar ABD öncülüğündeki "uluslararası koalisyonun" ülkeden çekilmesini ve iki ülke arasında ikili güvenlik ortaklığına geçişi öngören yeni bir güvenlik anlaşması imzalamıştı. ABD ordusu ayrıca direniş gruplarının hareketini izlemek için Irak-Suriye sınırındaki gözetimi artırdı.

Sonraki Haber