Irak’a ne götürsek satarız?

Türkiye-Irak Sanayicileri ve İşadamları Derneği Başkanı Nevaf Kılıç, Irak ziyaretinin ardından iki ülke ticaretinin seyrini ve yaşanan sıkıntıları ve ticaretin daha da geliştirilmesi için atılması gereken adımları Aydınlık’a anlattı.

İki haftadır Irak’ta temaslarını sürdüren Türkiye - Irak Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TISİAD) Genel Başkanı Nevaf Kılıç, işbirliğinin yolunu açacak yeni etkinlik programlarıyla yurda döndü. Irak’a uzak durmamak gerektiğini söyleyen Kılıç, ‘’Tek kapı var aramızda ve burdan günde 5 bin araç giriş çıkış yapıyor. Yetmez! Bir değil beş kapı da yetmez. Irak bizim ikinci büyük ihracat pazarımız. Daha da yapılacak çok iş var, hem ticaret, hem yatırım’’ diye konuştu. Nevaf Kılıç, Aydınlık’ın sorularını yanıtladı, Irak’taki temaslarını anlattı.

İKİ OTORİTE SIKINTILARI

  • Şu an Irak’ta iş yapmak için başlıca sorun nedir?

Şu an Habur’dan ya da Süleymaniye Erbil havalimanlarından giriş yaptığımızda Türk vatandaşlarına 1 aylık vize veriliyor. Bu vize, sadece Kürt bölgesini kapsıyor. Güneye, Bağdat’a gidemiyoruz. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak, Irak’ın İstanbul Başkonsolosluğu, Ankara Büyükelçiliği veya Gaziantep Başkonsolosluğu’ndan Irak vizesi almadığımız zaman güney tarafa inemiyoruz. Kürt bölgesine giden bir vatandaşımız, güney tarafa da inebilsin istiyoruz.

  • Bağdat ne yapsın?

Kuzeyin verdiği vizeyi kabul etsin. Türk vatandaşlarımız Erbil’e gittiğinde aşağı inebilsinler. Bir çözüm istiyoruz. Benim vizem olsaydı Bağdat’a geçmek istedim, geçemedim.

  • Irak’ta iki başlılık devam ediyor mu?

Erbil’le Bağdat anlaştılar aslında, ilişkileri iyi, bir imzaya kaldı iş. Ama bu vize sorunu duruyor...

  • Mal giriş çıkışında da aynı sorun var değil mi?

Şu an Türkiye plakalı araçlarımız Irak Kürdistan bölgesinden aşağı inemiyorlar. Orda aktarılıp ikinci nakliye veriyoruz. Türk plakalı araçlarımızın Irak’ın tamamına gitmesini istiyoruz. Erbil, Duhok’ta yükleri boşaltıyoruz. Iraklı nakliyeci bizim nakliyecilerden daha fazla kar ediyor. Bir sıkıntı var, sektörde ve ekonomide daralma var, araçlarımız Irak’ın tamamına gidemeyince daha da sıkıntı yaşıyoruz. Araçlarımız 2 bin kilometre kat edip aldığı kazandığından fazlasını, onlar 5 yüz kilometre yaparak elde ediyorlar. Araçlar aktarılırken bekleme de oluyor.

DİPLOMATİK GİRİŞİMLER BEKLİYORUZ

  • Çözüm?

Hükümetimizden talebimiz bir an önce Türk plakalı araçların Irak’ın tamamına gitmesini istiyoruz.

  • Türk hükümeti ne yapsın?

Irak hükümetiyle girişimde bulunup işbirliği yapılabilir. Irak plakalı araçların Türkiye’ye girmelerine müsaade edilir. Bizim araçlarımızın Irak’ın tümüne gitmeleri sağlanabilir. Şu an Irak plakalı araçlar Türkiye’ye giriş yapamıyor. Onların da önünün açılmasını istiyoruz. Hükümetler nezdinde girişimler olmasını talep ediyoruz. Biz sivil toplum örgütüyüz, hükümet desteklerse çok güzel gelişmeler oalcak. Hedeflediğimiz 2023’de 50 milyar dolar ihracat hedefine doğru önemli adımlar atarız. Biz Irak’a Türkiye’deki herhangi bir bölgeye gidiyor gibi rahatlıkla gidebiliyoruz. Karadeniz’e, İç Anadolu’ya, güneydoğuya gider gibi... Bugün Irak’ta çarşı pazarda satılan malların yüzde 90’ı Türk markası. Müteahhitlerimizin de daha fazla pay alması lazım.

IRAK BİZE IRAK OLMASIN

  • Ticaret hacmi nedir?

Irak 40 milyonluk nüfusa sahip. Üretim yok denecek kadar az. Her şey dışarıdan alınıyor. Ordan sıcak para geliyor. Mesela birinci sırada Almanya var ama ithalatımız daha fazla. Almanya’dan bize para gelmiyor, ama Irak’a ne satarsak para geliyor. Bu bakımdan Irak çok önemli. 2014 yılına kadar yılda 5 milyon dolar müteahhitlik hizmeti veriyorduk. Sonra bir duraklama yaşandı, bugüne kadar o pazardan 30 milyar dolarlık proje aldık. Bunu daha artırmak lazım. İhracatta, ticarette daha fazla pay almak istiyoruz. Şartlar elverişli.

  • Petrol alıyoruz, yine Kuzey üzerinden mi?

Merkezi hükümet üzerinden alıyoruz. Hiç sıkıntı yok. Türk iş adamlarına sesleniyorum: Irak bize ırak olmasın, Irak’ı yakın yapalım. Bizi de seviyorlar. Yüz yıl önce aynı imparatorluğun parçasıydık: Bizim markalar, diğer ülkelerle yan yana geldiğinde bizi tercih ediyorlar. Bir yerde yemeğe oturun, sizden para almıyorlar. Misafirperver, sıcakkanlı insanlar. Gelişen bir ülke. Daha iyi değerlendirmemiz lazım.

TÜRK HÜKÜMETİYLE İYİ İLİŞKİLER

  • Türk hükümetiyle ilişkileri nasıl?

Ankara’nın Bağdat’la ilişkilerinin çok daha iyi olmasını istiyoruz. Geçen yıl Irak Cumhurbaşkanı Sayın Behram Salih iki sefer Cumhurbaşkanımızın misafiri olarak Türkiye’ye geldi. Merkezi hükümetin Başbakanı geldi. Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başbakanı Barzani Türkiye’ye geldi. Başkanlık yemin törenine Dışişleri Bakanımız Sayın Çavuşoğlu katıldı... İlişkilerimiz daha da iyi olacak. Sizin vasıtanızla Türkiye Cumhuriyeti Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız’a da çok teşekkür ediyorum. Ticari ve siyasi alanda daha iyi ilişkiler için canla başla, gece gündüz güzel çalışmalar yapıyor. Erbil Başkonsolosu Sayın Hakan Karaçay’a da çok teşekkür ediyoruz, her zaman bizi destekledi. Yeni atanan Musul Başkonsolosumuza da teşekkür ediyoruz. Basra Başkonsolosluğumuzun da bir an önce açılmasını bekliyoruz. Türkiye hükümetinin Necef ve Kerkük’te başkonsolosluk açma girişimi oldu, çok önemli. Başkonsolosluk olduğu yerde ticari ataşemiz oluyor, ticari ve siyasi alanda görüşme ve girişimler olabiliyor.

SÜLEYMANİYE’Yİ İHMAL ETMİŞİZ

  • İki haftalık gezide temaslarınız neler oldu?

Süleymaniye’yi ziyaret ettik, Sayın Vali ile görüştük, bizi ağırladılar. Süleymaniye Ticaret Odası’nı ve Distribütörler Birliği’ni ziyaret ettik. Süleymaniye’yi ihmal etmişiz. Ticari ilişkileri geliştirmek için etkinlik yapacağız. Hem Dohuk hem Süleymaniye’de Irak Türkmen Cephesi bürolarını da ziyaret ettik. Erbil’le ilgili olarak da Bölge Bakanı’nı, Ticaret Bakanı ve Yüksek Öğrenim Bakanı, Sağlık Bakanı, İmar Bakan vekili, Ulaştırma bakanlığından müsteşarı ziyaret ettik. Yatırımcılar Birliği, Müteahhitler Birliği’ni ziyaret ettik Yansımalarını, ticari ve yatırımlar yönünden sonuçları alacağız. Bizimle daha fazla ticaret ve Türk iş adamlarının Iraklı iş adamlarıyla daha fazla ortak yatırım yapmalarını istiyorlar. Ordaki iş adamlarının Türkiye’de yatırım yapması konusunda destek istiyorlar.

  • Ulaşım ve gümrük kapıları yeterli mi?

THY’nin Erbil, Süleymaniye, Necef ve Basra’ya seferleri var. Kerkük ve Musul’a da sefer yapılmasını istiyoruz. Gittiğimiz yerde ilişkilerimiz daha fazla gelişiyor. Bir an önce bu seferlerin de açılmasını bekliyoruz. Şu an araç giriş çıkış sayımız fazla olduğundan bize bir deği beş kapı bile az gelir. Daha fazla kapının açılmasını istiyoruz. Ulaşım ne kadar rahat olursa ticaretimiz artar, insanlarımız daha rahat eder. Bir an önce kapı sayısının artmasını istiyoruz. Bugün İran’la ırak arasında 9 kapı varken, bizim sadece Habur var. Kapı sayısının artmasını istiyoruz.

İKİ DEVLET TEK İŞLEM TEK KAPI

Nevaf Kılıç, aslen Nusaybinli bir aileden geliyor. Lojistik işi, baba mesleği. Nusaybin kapısı için de şunları söyledi: “Bugün Suriye ile bağlantılı olan tüm kapılar açık, fakat Türkiye’nin en modern kapılarından biri olarak TOBB tarafından yapılan Nusaybin sınır kapısı maalesef açılamadı. ‘İki devlet tek işlem tek kapı’ sloganıyla pilot seçilmişti. Şu an atıl durumda bekliyor. O kapının bir an önce açılmasını istiyoruz. Çok modern bir kapı. Sadece Suriye değil, Suriye üzerinden Irak’a ve Arap yarımadasındaki tüm ülkelere açılabilecek bir kapı. Hem bölge halkı hem Mardin ve çevre illerden ihracatımızın artması için önemli bir etken olur.’’

HER DURUMDA TİCARET SÜRDÜ

Bölgede 90’lardan beri yaşanan altüst oluş, ABD’nin Irak’ı işgali, Kürdistan kurma girişimi, vs. yaşandı. Nevaf Kılıç, bu süreci şöyle özetledi: "Irak’la işlerimiz uzun yıllardır devam ediyor. Lojistik çalışmalarımız artı ticari çalışmalarımız hiç durmadı. Savaş durumunda da devam etti. Irak kendi içinde sıkıntılı olduğu dönemlerde biz Gürcistan’dan şöför aldık, araçlarımız Irak içlerinde çalıştılar. Biz hizmetlerimizden eksik bırakmadık. Savaş döneminde de araçlarımız gelip gitti. Kolay değil. Bugün tüm dünyanın gözü Ortadoğu coğrafyasında. Sıkıntılar oluyor, biz de sorunları çözümü için mücadele ediyoruz. İnanıyorum ki, Irak’ın tamamında Türk iş adamlarının ve müteahhitlernin yapacağı çok iş var."

ABD ERBİL'DEN KOLAY ÇIKMAZ

“Amerika, dünya üzerindeki en büyük konsolosluğunu Erbil’de açıyor. Amerikan hakimiyeti var. Hem Erbil’in hem Bağdat’ın Amerika’yla ilişkileri çok iyi. Şu an Amerika’nın 6-7 tane kampı (üssü) var. Orda halk Amerika’yı istemiyor ama Amerika ordan kolay kolay gitmez, yeraltı kaynaklarını bırakmaz. Bizim isteğimiz Irak’ın bir bütün olması. Savaşlardan çok çekti, bu kadar çileden sonra huzura kavuşmasını ve rahat olmasını istiyoruz. Huzurun olduğu yerde para da gelir, yatırım da gelir."

Sonraki Haber