İshak Alaton ve FETÖ

Hikmet Çiçek

Alarko Holding’in kurucusu işadamı İshak Alaton 89 yaşında 11 Eylül 2016 akşamı hayatını kaybetti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, twitter’dan paylaştığı mesajında “Ülkemiz için çok değerli hizmetlerde bulunan vatansever iş adamı İshak Alaton’u kaybettik. Sevenlerine ve ailesine başsağlığı diliyorum” dedi. Medyada, Alaton’la ilgili övgü dolu haberler yapıldı.

Alaton, kötü ünlü Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı’nın (TESEV) ve “Para sihirbazı” Soros’un Açık Toplum Vakfı’nın kurucuları arasındaydı. Kılıçdaroğlu’nun da TESEV kurucuları arasında olduğu iddiaları da basına yansımıştı.

19 Ocak 2013 tarihinde Ali Bayramoğlu imzasıyla yayımlanan “Referandumdan sonra HSYK” başlıklı raporda, o dönemde HSYK Birinci Daire Başkanı olan, şimdi tutuklu İbrahim Okur, Mithat Sancar, Ahmet İnsel, Yücel Sayman gibi isimlerin görüşleri alınarak referandumdan sonra gerçekleştirilen seçimlerden sonra HSYK’da “daha demokratik bir yapıya geçiş imkanı yaratıldığı” söyleniyordu. FETÖ’nün HSYK üzerinde tam hakimiyet kurması TESEV için “daha demokratik bir yapı” oluyordu.

Neyse konumuz TESEV değil İshak Alaton.

Alaton’un ortağı Üzeyir Garih, 25 Ağustos 2001 tarihinde Eyüp Mezarlığı’nda Nakşibendi Küçük Hüseyin Efendi’nin mezarını ziyaret ederken öldürüldü. Garih ve Alaton, İslami tarikat ve cemaatlere büyük ilgi gösteriyorlardı. Üzeyir Garih’in, yurtdışına kaçmadan önce Fetullah Gülen ile yaptığı pazar kahvaltıları medyanın ilgi odağıydı.

GÜLEN’E ÖVGÜLER

Mehmet Gündem’in “Lüzumsuz Adam İshak Alaton” adlı kitabında Alaton, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na Fetullah Gülen’in Türkiye’ye dönmesi için ‘Yeni CHP’nin’ çağrı yapmasını “tavsiye ettiği” ifade ediliyor.

Gülen’in Türkiye’de pek anlaşılmadığını düşünen Alaton, kitapta Gülen hareketini üç maddeyle şöyle açıklıyor:

“Birincisi: Sayın Gülen Amerika’ya gitmeden önce Türkiye’de ezberleri bozdu, tabuları yıktı, birbirinden çok uzak kesimleri bir araya getirdi, ayrı bir platform oluşturdu... O gece verilen mesaj çok açık ve netti; dinler arası diyalog, sevgi, hoşgörü ve yakınlık...

“İkincisi; Ben insanları tartabilen biriyim... Gülen’in kendi inanç dünyası içinde barışı ön planda tutan, iyilik isteyen, insanların daha iyi, daha huzurlu olması için çaba gösteren samimi bir insan olduğunu düşünüyorum.

“Üçüncüsü: Bence bu iki maddeden daha da önemlisi Fetullah Gülen’e atfedilen bir hareket var. Bu hareket büyük bir eğitim hareketi. İnsanı eğitiyor, hayata bakışını değiştiriyor ve onu donanımlı bir dünya insanı haline getiriyor. Yeni bir insan tipi sanki.”

Bu “yeni insan tipi”nin neler yapabileceğini Türkiye, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra öğrendi!

Alaton’un, ABD nezdinde girişimlerde bulunarak Gülen’in Pensilvanya’ya yerleşmesinin önündeki engelleri kaldırdığı, yeşil kart almasını sağladığı biliniyor. Gülen’in Pensilvanya’ya yerleşmesiyle örgütün tam olarak ABD/CIA güdümüne girdiği de artık sır değil.

Fetullah Gülen’in Papa ile olan diyaloğu ve bunu sağlayanlar arasında İshak Alaton ve Üzeyir Garih’in adlarının geçtiğini de hatırlatalım. Özellikle Gülen’in yurtdışı okullarının açılması ve faaliyetlerinin devam etmesi noktasında Garih’in ve Alaton’un emeği oldukça büyük. Garih, 90’lı yıllarda yurtdışı okulları için hatırı sayılır bir meblağ yardım ettiğini Hürriyet’te çıkan söyleşisinde açıklamıştı.

ALATON’A ‘PARALEL’ İNCELEMESİ

Sözcü gazetesinden Kamil Elibol’un 14 Eylül 2015 günlü haberiyle konuyu bitirelim.

“Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Üzeyir Garih’in eski İthalat Koordinatörü Doğan Kasadolu’nun suç duyurusu üzerine işadamı İshak Alaton hakkında ‘Paralel Devlet Yapılanması’na’ maddi ve manevi destek sağlamak suçlamasıyla inceleme başlattı... Anayasal Düzene Karşı Suçlar Soruşturma Bürosu’nca yürütülen incelemenin Alarko Holding’in kurucusu Alaton’un hayatını anlatan ‘Lüzumsuz Adam İshak Alaton’ kitabındaki hatıraları kapsadığı öğrenildi.”