İsrail: 15 yıl önce Suriye'de bir nükleer reaktör vurduk

İsrail Ordusu, Suriye'nin inşa etmekte olduğu nükleer bir reaktörü 15 yıl önce 6 Eylül günü vurduğunu açıkladı. Açıklamada, Suriye'nin stratejik bir projeyi yürüttüğüne dair gizli bilgilerin, nükleer bir reaktörün imha edilmesinden 5 yıl önce İsrail tarafından kayıt altına alındığı belirtildi.

Bir süre sonra söz konusu stratejik projenin Suriye'nin Deyrezor çöllerinde inşa edilen bir nükleer reaktöre dönüştüğünün bildirildiği İsrail Ordusu açıklamasında, İsrail Dış İstihbarat Teşkilatı MOSSAD'ın Mart 2007'de nükleer reaktörün varlığını doğruladığı aktarıldı. MOSSAD'ın elde ettiği görüntülere göre Suriye'nin çalışmalarını yürüttüğü nükleer reaktör, Deyrezor kentinin kuzeydoğusunda bulunuyordu.

'BUSH VURMAKTAN KAÇINDI'

Nükleer reaktörün vurulması konusunu önemli bir öncelik haline getiren dönemin İsrail Başbakanı Ehud Olmert, dönemin ABD Başkanı George Bush'u Suriye'nin inşa ettiği reaktörü vurması için ikna etmeye çalıştı. Ancak Bush yönetiminin Temmuz 2007'de nükleer reaktörü vurmama kararı sonrası İsrail Başbakanı Olmert, Güvenlik Konseyi'ni topladı. Yalnızca bir İsrailli yetkilinin çekimser kalması haricinde Güvenlik Konseyi üyeleri saldırıyı onadı.

TÜRK HAVA SAHASI KULLANILDI

Saldırının yapılmasının kararlaştırılmasının ardından İsrail'e ait 4 adet F-15 ve 4 adet F-16 savaş uçakları 6 Eylül 2007'de Deyrezor'daki El Kibar tesislerini vurmak için kalkış yaptı. Savaş uçakları Türkiye hava sahasını kullanarak Suriye'ye girdi. Daha sonra Deyrezor'un kuzeydoğusundaki söz konusu bölgeye ulaşan savaş uçakları tesislere 17 ton bomba bıraktı. İsrail'in yoğun bombardımanı sonucunda 6 Eylül 2007'de nükleer reaktör tamamen imha edildi.

'İRAN'A MESAJ OLARAK YORUMLANDI'

Yıllar sonra açıklanan bu saldırı, son dönemde İran ile ilişkileri daha da kötüye giden İsrail'in Tahran yönetimine bir 'tehdit mesajı' olarak yorumlandı. İsrail, İran'ın halen nükleer faaliyetlerde bulunduğunu iddia ediyor. Bu sebeple İsrailli yetkililer, İran ile bir nükleer anlaşmaya varılmamasını talep ediyor.

TARAFLAR NE DİYOR?

2015 yılında imzalanan ancak daha sonra eski ABD Başkanı Donald Trump'ın çekilme kararı aldığı İran nükleer anlaşması, İsrail tarafından "büyük ölçekli bir tehdit" olarak nitelendiriyor.

İsrail, İran ile nükleer anlaşmaya varılması durumunda, bölgedeki İran destekli milislere yönelik finansman sağlama işlemlerinin kolaylaşacağını ve Tahran yönetimini bir nükleer silah geliştirmekten alıkoymayacağını savunuyor.

Ancak İran, İsrail'in bu iddialarını yalanlıyor. İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan geçen günlerde Afrika turu kapsamında Tanzanya'ya bir ziyaret düzenlemiş ve bir toplantıda nükleer müzakerelere ilişkin açıklamalarda bulunmuştu.

İran'ın resmi ajansı IRNA'nın haberine göre Abdullahiyan, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun İran’ın nükleer tesislerine yönelik suçlamalarının devam edemeyeceğini belirterek, "Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun İran'a yönelik asılsız suçlamaları devam etmesi mümkün değil ve siyonist rejim ile birlikte İran'a yönelik bu asılsız suçlamaları da tekrar etmeyi devam ettiremezler. Tesislerimize yönelik henüz çözüme kavuşamayan konular hakkında oldukça ciddiyiz." şeklinde konuşmuştu.