İsrail medyası: Bir pusuya düştük
Tel Aviv, Gazze'de ateşkesin başlamasıyla ortaya çıkacak suçlardan korkuyor. İsrail medyası, anlaşmanın ‘İsrail'in Filistin direnişinin kurduğu pusuya düşmesi’ anlamına geldiğini düşünüyor
İsrailli Yedioth Ahronoth gazetesi, Gazze'de ateşkesin yürürlüğe girmesinin, İsrail'in 50 günlük saldırılarında Gazze Şeridi'nde işlediği suçların boyutlarını ortaya çıkaracağından endişe ettiklerini ifade etti. Bu korkuyu dile getiren gazetenin askeri muhabiri Yossi Yehoshua. İsrailli gazeteci ateşkesin yürürlüğe girmesinin aynı zamanda "İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki HAMAS hareketinin lideri Yahya Sinwar tarafından kendisi için kurulan büyük bir pusuya girmesi" anlamına geldiğini söyledi. Israel Today’de de Aviel Schneider “Dikkatli olmazsak tuzağa düşeceğiz.” dedi.
‘DÜNYA ŞOK OLACAK’
Yehoshua, uluslararası medyanın devreye girmesiyle dünyanın "şok olacağını" belirterek, işgalin işlediği büyük çaplı suçlara atıfta bulundu. Bu konunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta kara saldırısının durdurulmasına yol açabileceğine inandığını belirten Yehoshua, inşa edilecek geçici hastaneler ile Mısır ve diğer ülkelerden girecek yardımların İsrail ordusunun bölgede manevra yapmasını zorlaştıracağını söyledi. Ayrıca bu durumun tam bir ateşkes için uluslararası baskıyı da arttıracaktır.
DAHA ÖNCE DİLE GETİRİLMİŞTİ
İsrail medyası daha önce uluslararası medya kuruluşlarının Gazze Şeridi'ne girerek işgalin neden olduğu yıkım ve katliamların boyutlarını göstermelerinden duyduğu endişeyi dile getirmişti. Ateşkes yürürlüğe girmeden önce, "Walah" web sitesi anlaşmanın bedelini işgal için "fahiş" olarak değerlendirdi ve El-Sinvar'ın "değerli zaman kazandığını" düşünerek "bir şeyin netleştiğini", işgalin net bir zaferle çıkma olasılığının "azaldığını" belirtti. Yedioth Ahronoth ise bunun "bir anlaşma değil, şantaj" olduğunu söylerken aynı zamanda "başka bir seçenek olmadığını" da vurguladı.
SUÇLARI GİZLEME ÇABASI
İsrail işgalinin Gazze Şeridi'nde işlediği suçları iletişim sektörü ve internet aracılığıyla gizlemesi, uçakları ve topçularıyla şiddetli saldırılar düzenlerken Gazze'yi dünyadan izole etmeye çalıştı. İsrail'in bu eylemi geniş çapta kınandı ve uluslararası kuruluşlar bunun binlerce kişinin hayatına mal olan vahşet ve katliamları örtbas etme tehdidinde bulunmasından endişe duyduklarını belirtti. İşgalci İsrail bunu yaparken basın mensuplarını da hedef aldı. Gazze'de 60'tan fazla gazeteci İsrail saldırılarında öldü. Lübnan'da işgal altındaki Filistin sınırında 3 gazeteci hedef alınarak öldürüldü. İsrail'in korkusu, Gazze Şeridi'ne yönelik saldırganlığını kınayan ve hükümetlerinden kalıcı bir ateşkes talep eden küresel halk hareketlerinin arttığı bir dönemde ortaya çıkıyor.
‘GÜVENLİK UZMANLARI OLUMSUZ’
Schneider, “Eğer İsrail dikkatli olmazsa, rehinelerin serbest bırakılması anlaşmasıyla bir tuzağa düşecektir.” uyarısında bulundu. “Bu konuda kiminle konuşursam konuşayım, güvenlik uzmanlarının çoğu anlaşmaya olumsuz bakıyor.” diyen Schneider, “Ancak diğer yandan hükümetin karar vermesi gerekiyor ve bu da kolay değil.” ifadelerini kullandı.