İsrail'in kolu Yemen'e uzandı! Ensarullah: Uzun bir savaşa hazırlanıyoruz

İsrail, Yemen'in Hudeyde Limanı'nı F-35'lerle vurdu. Yemen yanıt olarak 'hayati noktaları hedef alacağız' diyor. Netanyahu dikkatleri İran'ın üzerine çekmeye çalışırken, Galant, limandan 'yükselen alevleri tüm Orta Doğu görüyor' diyerek tehdit ediyor.

İsrail cumartesi akşamı ilk kez Yemen'e hava saldırısı düzenledi. Üç sivilin öldüğü, 87 kişinin yaralandığı açıklandı. “Uzun Kol” adı verilen harekatta Hudeyde Limanı'ndaki yakıt depoları ve yakınlardaki petrol rafinerisi ile elektrik santrali vuruldu. Limanda büyük yangılar çıktı. Saldırıya 12 adet F-35 ve F-15'in yanı sıra mesafe yaklaşık iki bin km. olduğundan iki adet yakıt ikmal uçağı da katıldı. Ensarullah, cuma günü Tel Aviv'i vurmuştu. Saldırıda, bir kişi ölmüş, sekiz kişi de yaralanmıştı.

'YA SINIRLARI AÇIN YA TEL AVİV'İ BOMBALAYIN'

Tel Aviv operasyona ilk olarak şu gerekçeyi gösterdi: “İsrail'e yapılan yüzlerce saldırıya yanıt.” Ardından İran'ın Hudeyde Limanı'ndan Yemen'e silah soktuğunu iddia etti. Bu yüzden hedefin “meşru” olduğunu öne sürdü. Bombardımanın Yemen'in cuma günü Tel Aviv'e düzenlediği saldırıdan önce planlandığını savundu. Saldırının bir başka amacının Yemen'e maddi zarar vermek olduğunu da kaydetti. Patlama ve yangınların ardından Yemenliler sokaklara döküldü, öfkeli kalabalıktan şu slogan duyuldu: “Ölüm! Amerika'ya ölüm! Ölüm! 'İsrail'e ölüm! Ya sınırları bizim için açın! Ya da sevgili liderimiz, Tel Aviv'i bombala ve yok et!”

İLK TEPKİ BALİSTİK FÜZE

Ensarullah ilk askeri yanıt olarak cumartesi gece geç saatlerde İsrail'in Eilat kentine bir balistik füze ateşledi. Füze, hava savunma sistemi tarafından durdurulsa da şarapnel parçalarının düşme ihtimali nedeniyle bölgede sirenler çaldı. Tel Aviv'e göre Ensarullah Hareketi, son dokuz ayda çoğunluğu Eilat'a olmak üzere İsrail'e 220'den fazla balistik füze, seyir füzesi ve İHA fırlattı. Bunların büyük çoğunluğu bölgede konuşlu ABD ve müttefik güçler tarafından engellendi. Yemen'i düzenli olarak bombalayan Amerika öncülüğündeki koalisyon, Hudeyde Limanı'nı “savaştan zarar gören ülkeye insani yardım götürmek amacıyla kullanıldığı için” hedef almamıştı. İsrail işte bu limanı vurdu.

Yemen Ordu Sözcüsü Tuğgeneral Yahya Seri'den “Uzun bir savaşa hazırlanıyoruz.” vurgusu geldi. Tuğgeneral, “bariz saldırganlığa karşılık verileceğini” söyledi. “Siyonist oluşumun hayati hedeflerini vuracaklarını" ilan etti ve “İsrail'de hiçbir yer güvenli olmayacak” diye ekledi. “Yemen halkı, liderliği ve ordusuyla bu zorluğundan üstesinden geleceklerini” kaydeden Seri, Filistin'e desteğin süreceğinin altını çizdi.

'BİLGELİĞİN ÜLKESİYİZ'

Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti Enformasyon Bakanı DhaifAllah el-Şami, “Bugün doğrudan bir savaşa girdik. Demek ki hedef bankamız genişleyecek.” dedi. İsrail'in Yemen'in hazırlıklarının farkında olmadığını ve “savunmasız yerleri hedeflemenin daha kolay olacağını" belirtti. El-Şami sözlerini şöyle sürdürdü: "Nereyi, ne zaman vuracağımızı biliyoruz ve Siyonist varlığın derinliklerine dair bir hedef bankamız var. Sürprizler büyük olacak." Enformasyon Bakanı, “suçun ve kötülüğün başının ABD olduğunu” ilan etti.

Ensarullah Basın Kurumu Başkan Yardımcısı Nasr El-Din Amir, İsrail saldırılarının Yemen'in Gazze'deki Filistin Direnişi'ne verdiği kararlı desteği "değiştirmeyeceğini" vurguladı. Yemenli yetkili şunları kaydetti: "Bu saldırganlığa verilecek yanıt kaçınılmazdır. Yemen halkı tüm kötülük güçlerinden daha güçlüdür. Biz Gazze'nin katledilmesine tanık olmaktansa şehitliği ve fedakarlığı tercih eden bir halkız. Biz hedef alındığımızda geri çekilmeyen, bunun yerine yüzleşme ve yanıt verme zorunluluğuna olan kararlılığımızı ve inancımızı artıran bir halkız. Biz Yemen'iz, inancın, bilgeliğin, cihadın ve kararlılığın ülkesiyiz."

Ensarullah Hareketi Sözcüsü Muhammed Abdusselam, İsrail'in sivil tesisleri hedef alarak "halkın acısını ikiye katlamayı ve Yemen'e Gazze'ye desteğini durdurması için baskı yapmayı hedeflediğini” söyledi ve ekledi: “Bu, Allah'ın izniyle asla hayata geçmeyecek bir rüyadır.”

NETANYAHU DİKKATLERİ İRAN'A YÖNELTİYOR

Binyamin Netanyahu ise "Düşmanlarımız, İsrail'in uzun kolunun ulaşamayacağı hiçbir yer olmadığını açıkça gördü." diyerek açıklamasına başladı ve sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Kendimizi her şekilde, her cephede koruyacağız. Bize zarar veren herkes saldırganlığının bedelini çok ağır ödeyecek." Netanyahu son zamanlarda sıklıkla yaptığı gibi konuyu İran'a getirdi: “İstikrarlı ve güvenli bir Orta Doğu görmek isteyen herkes İran'ın şer eksenine karşı durmalı. İsrail'in İran ve vekillerine karşı mücadelesini desteklemelidir. Yemen'de, Gazze'de, Lübnan'da ve her yerde." İsrail Başbakanı, “Husiler, HAMAS ve Hizbullah gibi İran'ın kötülük ekseninin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu eksen yalnızca İsrail'e karşı çalışmıyor; aynı zamanda tüm dünyanın barışını tehdit ediyor.” iddiasını dile getirdi. “Tüm dünyayı İran ve vekillerine karşı mücadele etmeye” çağırdı.

'BU ATEŞ HER YERDEN GÖRÜLÜYOR'

İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant, saldırının bir mesaj taşıdığını ileri sürerek, “Şu anda Hudeyde'de yanan ateş, Orta Doğu'nun her yerinden görülüyor ve önemi açık.” şeklinde konuştu. İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari de “Tüm dünya ülkelerinin İsrail'in yanında tek cephede durmasını beklediklerini” çünkü bunun “herkesin ortak çıkarı olduğunu" iddia etti.

Bombardımanın ardından Suudi yayını el-Arabiya, saldırıya ABD ve İngiltere'nin de katıldığını öne sürdü. Haberler, İsrail ve ABD tarafından yalanlandı. Fakat Tel Aviv, Washington'ın “Uzun Kol” harekatı hakkında önceden bilgilendirildiğini bildirdi. Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı Sözcüsü Turki el-Maliki de diğer bir iddianın aksine Riyad'ın saldırıda herhangi bir rol almadığını açıkladı. Riyad'ın hava sahasının hiçbir tarafça ihlal edilmesine izin vermeyeceğini de sözlerine ekledi.

'TEHLİKELİ VE YENİ DÖNEMEÇTEYİZ'

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, saldırıyı sert bir dille eleştirerek, İsrail'in "tehlikeli maceracılığının" bölgesel bir savaşı tetikleyebileceği uyarısında bulundu. Kenani, ABD hükümeti de dahil olmak üzere İsrail'in destekçilerinin "Yemen'e yönelik maceracı saldırıların tehlikeli ve öngörülemez sonuçlarından doğrudan sorumlu" olduğunu da ekledi.

Hizbullah, İsrail'in HAMAS'a karşı sürdürdüğü savaşın dokuzuncu ayında tehlikeli ve yeni bir dönemece girildiğine işaret etti. "Siyonist düşmanın attığı bu aptalca adım, tüm bölgede çok önemli bir çatışmanın yeni ve tehlikeli bir safhasının habercisidir." açıklamasında bulundu.

HAMAS ise bombardımanın, Yemen'i Filistin halkına karşı kutsal görevini yerine getirmekten caydırmaya yönelik “umutsuz bir girişim” olarak değerlendirdi. Olaydan “Siyonist işgalin yanı sıra ABD yönetimini de sorumlu tuttu.” Direniş'ten şu mesaj geldi: “Tüm ülkeleri, Arap ve İslam ulusunun güçlerini bu faşist saldırganlığı kınamaya, birleşmeye, Filistin'den ve işgal altındaki Arap topraklarından kovulana kadar Siyonist varlıkla yüzleşmeye çağırıyoruz.”

'KARŞILIKLI DARBELERİN YAŞANACAĞI GÜNLER'

Pentagon, Savunma Bakanı Austin Lloyd'un "ABD'nin İsrail'in güvenliğine ve İsrail'in kendini savunma hakkına olan sarsılmaz bağlılığını yeniden teyit ettiğini" açıkladı. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, "Hava saldırılarına ilişkin haberlerden derin endişe duyuyoruz. Herkesi azami itidal göstermeye çağırıyoruz.” açıklamasında bulundu.

İsrail basınında saldırının hemen ardından çıkan haberlerde misilleme endişesi hakimdi. Kanal 12, “Yemen'in karşılık vermesinden korkulduğunu” bildirdi. Israel Hayom, ordunun “yüksek alarm” halinde olduğunu aktardı. Kanal 13 askeri ilişkiler yorumcusu Alon Ben David ise şu değerlendirmede bulundu: “İsrail ile Yemen arasında karşılıklı darbelerin yaşanacağı günlere gireceğimize dair bir anlayış var. Daha önemli balistik füze atışları görebiliriz. Yemen bu kabiliyete sahip ayrıca İHA'ları da var. Bunlar nispeten daha az tesirli olsa da önlemesi çok zor.”

İŞTE O ANLAR

Sonraki Haber