İsrail'den 'Topal Ördek'e İran çağrısı

ABD Genelkurmay Başkanı İsrail'deydi. Masaya çok cüretkar askeri talepler geldi. İran'ın 'çok yakın zamanda' nükleer silahlara sahip olma ihtimali, ABD seçim telaşına girmişken müttefikleri çileden çıkarıyor. Tahran karmaşık tehditlere karşı önlem aldığını ve intikamın kaçınılmaz olduğunu söylüyor.

İsrailli savunma şeflerinin ülkeyi ziyaret eden ABD Ortak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Charles Q. Brown'dan ne talep ettikleri ortaya çıktı. Kanal 12'ye göre Tel Aviv, Washington'dan Tahran'ın nükleer tesislerine karşı “güvenilir bir askeri tehdit” veya “askeri eylemde” bulunmasını istiyor. ABD'nin İran'ın nükleer bir devlet olmasını engelleme yönündeki “yıllardır verdiği sözü” yerine getirmesini bekliyor.

Brown, İsrailli kuvvet komutanlarının da katıldığı toplantılarda Savunma Bakanı Yoav Gallant ve Genelkurmay Başkanı Korgeneral Herzi Halevi ile bir araya geldi. Galant görüşmede, “İran'ın saldırganlığının hiç görülmemiş bir seviyeye ulaştığını" ve İsrail ile ABD'nin savaşın tüm cephelerinde "ortak kabiliyetleri" geliştirmesi gerektiğini söyledi. Tahran'ın nükleer yetenekler peşinde koşmaya devam ettiğini belirterek, “birlikte hareket etmenin ve hep hazır olmanın önemini” vurguladı.

Brown, Galant ve Halevi, 26 Ağustos.

'SIRA İKİNCİYE GELDİ'

Brown, İsrail'den ayrılırken Hizbullah'ın pazar günkü misillemesinin ardından geniş çaplı bir savaş çıkma riskinin bir nebze azaldığını söyledi. Ancak İran'ın İsrail'e saldırmayı düşünmesinin hâlâ önemli bir tehlike oluşturduğunu söyledi. Orgeneral, "Olacağını bildiğiniz iki şey vardı. Biri zaten oldu. Şimdi sıra ikincisinin nasıl olacağına geldi" dedi ve ekledi: "İran'ın nasıl tepki vereceği, İsrail'in nasıl tepki vereceğini belirleyecek ve bu da daha geniş bir çatışmanın olup olmayacağını ortaya koyacak.” Brown, Yemenli Ensarullah Hareketi'nin de önemli risk bulundurduğunu sözlerine ekledi.

Pentagon Sözcüsü Tümgeneral Patrick Ryder aynı gün ilerleyen saatlerde, "İranlı liderler ve vekilleri tarafından yapılan bazı kamuoyu açıklamalarına dikkatinizi çekmek isterim. Dolayısıyla bunu ciddiye almak zorundayız. Bir saldırı tehdidi olduğunu değerlendirmeye devam ediyoruz.” dedi.

'İNTİKAMIN BİR PARÇASI ALINDI'

İran Savunma Bakanı Tuğgeneral Aziz Nasirzadeh salı günü yaptığı açıklamada, “Ortaya çıkan karmaşık tehditlerle başa çıkmak en önemli öncelikler arasında” dedi. Bakanlığının “her türlü tehdidi savuşturmak için aktif caydırıcılık geliştireceğini, ulusal güç ve onuru korumak için savunma diplomasisini” kullanacağını kaydetti.

İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri pazartesi günü Tahran'ın vereceği yanıtın "kaçınılmaz" olduğunu söyledi. Bakıri şunları kaydetti: "İran intikamın nasıl ve ne zaman alınacağına karar verecek. Direniş Ekseni'ndeki her üye, İsmail Heniyye'nin kanının intikamını kendi plan ve kapasitesine göre alacak. Dün gördüğümüz şey (Hizbullah'ın İsrail'e saldırısı) intikamın bir parçasıydı."

Nükleer silah sahibi devlet

İran'a askeri müdahale fikri Binyamin Netanyahu'nun Kongre'de 60 kez ayakta alkışlanan konuşmasından beri ABD'de çok sık dile getirilir oldu. Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi Başkanı Mike Turner kısa bir süre önce İran’ın “yıl sonuna kadar” kendisini “nükleer silah sahibi devlet” ilan edebileceğini söyledi.

Düşünce Kuruluşu Heritage Foundation'dan James Carafano, Tahran'ın Aralık sonuna kadar nükleer silah sahibi olabileceği iddiasını gerçekçi bularak şunları kaydetti: “Trump kazansa bile iktidara gelmesine aylar var. O zamana kadar İran nükleer enerjiyi kurmuş olursa ne olacak? İsrailliler çıkmaza girdi ve Trump birinci günden gelip İran’ı bombalamayacak. İranlılar bunu biliyor.” Carafano, Biden’ın emeklilik kararının ardından ABD “Topal Ördek statüsüne” girdiği için Tahran’ın önünde büyük bir fırsat olduğunu vurguluyor ve “Eğer ben İranlı olsaydım bunu şimdi yapardım çünkü Biden hiçbir şey yapmayacak.” diye ekliyor.

ASKERİ TEHDİT SİNYALİ

Bir başka düşünce kuruluşu The Foundation for Defence of Democracies ise yaptırımlardan askeri müdahaleye farklı olasılıkları gündeme getiriyor: “İran nükleer eşiği aşarken, Amerika değerli zamanını boşa harcıyor. ABD, Avrupalı ortaklarıyla birlikte rejimin yasadışı faaliyetlerini tespit etmek ve sonlandırmak için Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nı (UAEA) acilen harekete geçirmelidir. Washington ayrıca İslam Cumhuriyeti’ne karşı azami ekonomik baskı kampanyasını yeniden başlatmalı ve daha fazla ilerlemeyi caydırmak ve cezalandırmak için güvenilir bir askeri tehdit sinyali vermelidir.”

Sonraki Haber