İşsizlik sorunu bölümü kapattırdı

Üniversitelerin arkeoloji bölümleri tek tek kapanıyor. En büyük sorun fazla kontenjan ve işsizlik. Arkeologlar, altyapı çalışmalarının uygulandığını kurumlarda arkeolog bulundurulmasının zorunlu olması gerektiğini belirtiyor.

2018-2019 yılında 18 arkeoloji bölümü kontenjanın dolmaması nedeniyle kapandı. Toplam 2 bin 123 kontenjanın bin 820’si doldu, 303’ü ise boş kaldı. Medeniyetler beşiği ülkemiz için kritik önemdeki arkeologlar, iş bulamamaktan yakınıyor.
Arkeologlar Derneği Başkanı İlkay İvgin, Anadolu’nun bereketli toprakları ve jeopolitik konumu dolayısıyla farklı medeniyetlere ev sahipliği yaptığını belirterek, bu coğrafya için arkeoloji biliminin büyük önem taşıdığını vurguladı.
İş bulma kaygısı nedeniyle üniversitelerdeki arkeoloji bölümlerine ilginin azaldığını belirterek, “Bu yıl 10 civarında bölümün daha kapanacağını tahmin ediyoruz. Arkeoloji mezunlarının alımı yok. Alım olmayınca, talep de olmuyor. Kontenjanlar çok fazla. Bölümler her üniversiteye açılsın ancak kontenjanın bu kadar fazla olması sıkıntı çıkarıyor. Mesela her üniversiteye en fazla 10 öğrenci alımı yapılsa daha iyi olur” dedi.

İlkay İvgin

‘KANUN UYGULANMIYOR’

2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 10’uncu maddesinin ek fıkrasına göre büyükşehir belediyeleri, valilikler, belediyeler bünyesinde arkeoloji gibi meslek alanlarından uzmanların görev alacağı koruma, uygulama ve denetim büroları bulundurmak zorunda. İl özel idareleri bünyesinde ise kültür varlıklarının korunmasına yönelik rölöve, restitüsyon, restorasyon projelerini hazırlayacak ve uygulayacak proje büroları ve sertifikalı yapı ustalarını yetiştirecek eğitim birimlerinin kurulması gerekiyor. İvgin, ilgili maddenin uygulanmasını istediklerini söyledi.

‘KURUMLARA ARKEOLOG ZORUNLULUĞU GETİRİLSİN’

Altyapı çalışmalarının uygulandığını kurumlarda arkeolog bulundurulmasının zorunlu olması gerektiğini söyleyen İvgin, bunun istihdamı artıracağına dikkat çekti. İvgin, şöyle devam etti: “Toprakla ilgilenen bütün bakanlıklarda kazı çalışmaları yapılmadan önce arkeologlar çalışmalı. Başında arkeolog olmadan kazı yapılan çalışmalarda, yitip giden o kadar çok eserimiz var ki...”
Bakanlık tarafından yapılan kazılara ilişkin İvgin, şöyle sürdürdü:
“Bakanlar Kurulu kararıyla olan kazıları genelde üniversite ve enstitüler yapıyor. Önceden yabancı kazılarda Türk çalıştırmada bir kota yoktu. Kazı ekibinin yüzde 51’i Türklerden oluşmak zorunda.”

MÜZE VE ÖREN YERLERİNİN ÜCRETSİZ OLMASI

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, bakanlığın Ulus’taki tarihi binasında “Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı İşbirliği Protokolü” imza töreninde arkeoloji ve sanat tarihi eğitimi gören öğrencilerin müze ve ören yerlerini ziyaretlerini ücretsiz hale getireceklerini açıkladı. İvgin, dernek olarak bu kazanım için yetkililere teşekkür etti. İvgin şöyle konuştu:
“Ancak kültür emekçilerinin bu kazanımının yetersiz kaldığını da vurgulamak istiyoruz. Müzelere girişlerde sadece arkeoloji ve sanat tarihi öğrencilerinin değil, aynı zamanda kültürel mirasın araştırılması konusunda öğrenim gören antropoloji, Hititoloji, Sümeroloji, restorasyon öğrencileri ile bu bölüm mezunlarının da müzelere girişlerde ücret alınmaması daha doğru bir uygulama olacaktır. Bu durum bir tıp doktorunun hastanelere girişinde ücret ödemesine benziyor. Müze ve ören yerleri, bu sektöre gönül vermiş bütün meslektaşlarımızın evidir ve hiçbir ücret ödemeden bu alanlara girmelidirler.”

Sonraki Haber