İstanbul Şehir Plancıları Odası Başkanı Giritlioğlu: Bilinçsiz altyapı afete davetiye çıkarıyor

İstanbul’un kuzeyindeki ilçelerimizi vuran sağanak yağış hayatı felç etti. Caddeler ve bodrum katlar sular altında kaldı. 2 kişi sel sularına kapılarak hayatını kaybetti. Aydınlık’a konuşan Giritlioğlu, şehir planlamasında yapılan hataları sırladı.

İstanbul’un Başakşehir, Arnavutköy, Küçükçekmece ilçelerini vuran kuvvetli yağış sonrası dere yatakları taştı cadde, ev ve iş yerlerinde su baskınları yaşandı. Aydınlık’a konuşan Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Pelin Pınar Giritlioğlu, şehir planlamasında önceliğin yapı sağlamlığına verildiğini ve bunun çok yanlış olduğunu vurguladı. Her şeyden önce altyapının analizinin çok ayrıntılı bir şekilde, konunun tüm yönleri düşünülerek yapılması gerektiğini belirtti. Şehir planlamasında yapılan hataları sıraladı.

Pelin Pınar Giritlioğlu

İstanbul'un kuzey bölgelerinde önceki gün etkili olan kuvvetli yağışla oluşan taşkın sonrası Arnavutköy, Başakşehir ve Küçükçekmece'de yolları su bastı, araçlar ilerlemekte güçlük çekti. İş yerleri ve bodrum katları da sel suları bastı. İstanbul’un en büyük hastanelerinden Başakşehir’deki Çam ve Sakura Şehir Hastanesi ile bazı metro istasyonlarında su baskınları yaşandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, afet sonucu sel sularına kapılan 2 kişinin hayatını kaybettiğini ve ölümlere ilişkin soruşturma başlatıldığını duyurdu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da taşkınlar nedeniyle 12 kişinin yaralandığını açıkladı. İstanbul Valiliğinden yapılan açıklamada, dün akşamki yağışlardan bin 754 ev ve işyerinin etkilendiği belirtildi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da, bazı ilçelerimizde metrekareye 150 kilogram yağış düştüğünü söyledi. 2137 personel ve 1161 araçla sahada olduklarını aktardı.

‘HER AÇIDAN TASARLANMIŞ ÇEVRE’

Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Giritlioğlu, afetlere neden olan hataları şöyle sıraladı: “Biz afetlerde hep yapı güvenliğine odaklanıyoruz. Ancak odaklanmamız gereken mesele altyapı. Doğalgaz, telekomünikasyon, su, elektrik sistemiyle açık alanlarıyla, kamusal alanlarıyla, toplanma alanlarıyla, acil ulaşım yollarıyla geçici barınma alanlarıyla her açıdan tasarlanmış bir çevreye odaklanmak durumundayız.

‘YENİ ALTYAPI DİRENÇLİ YAPMAZ’

“Ne yazık ki en önemli hatamız inşaat odaklı yeniden yapılaşmayı afete hazırlık sanmak. Altyapının yeni olması orayı afete karşı dirençli hale getirmiyor. Çünkü o ‘altyapı orada yaşayan nüfusa yetecek mi? Ve eğer yetecekse bile gerçekten olması gerektiği gibi güçlendirilmiş mi’ meselesi önümüzde bir sorun olarak duruyor. Kamu ihale kanunumuz yüzlerce kere değişmiş. 2001’de çıktığından beri çeşitli firmalara ihaleler saçıldı.

İşin içine taşeron sistemi de girince niteliksiz altyapı çalışmaları devam etti.

‘NÜFUS DİKKATE ALINMIYOR’

“İşi ucuza getirme düşüncesiyle de oradaki nüfusun yükünü dikkate almıyorlar. Siz bir bardağı bir yere kadar doldurabilirsiniz. Daha fazla dolduramazsınız, taşar. Buralar bu kapasiteyi aşmış alanlardır. Bizim bu alanla ilgili çok sayıda davamız var. Davalarımızın temelinde de aslında buradaki işte plan yükünün üzerinde nüfus ve yapı yoğunluğunun getirilmiş olması ve buraların afetlere karşı giderek daha kırılgan hale getirilmiş olması yatıyor. O yüzden sadece yenilenmiş bir altyapı, afete karşı güvenli hale getirmiyor. Siz bütün o alanı betonlaştırıyorsunuz. Sel basan alanlara bakın, tamamı betonlaşmış olanlar. Toprağın artık bulunmadığı alanlar. Toprak suyu çekemedikçe sel felaketleri kaçınılmaz hale gelecektir. Bu gerçeği görmezden gelmemek gerekiyor.

“Bu alanlar AKP iktidarı döneminde giderek yüksek yoğunluklu konut alanlarına, site alanlarına çevrildiler. Buralar kent merkezlerinden kentsel dönüşüm adı altında çıkarılan insanların gönderildiği alanlar haline getirildi ve giderek tarım alanları betonlaştırıldı. Aslında bugünkü sel felaketinin altyapısını daha o günlerde hazırladılar diyebiliriz. Özellikle Başakşehir bölgesinde bu konuda birçok davamız var. Dere yatakları üzerinde verilmiş ticaret imarları ve yüksek yoğunluklu konut alanları oluşturulmuş durumda. Bilime inat, meslek uzmanlarına inat, planlamaya inat, bir anlayışın ısrarla devam ettirildiğini görüyoruz.

‘HER ŞEY ENTEGRE OLMALI’

“İstanbul’da şu anda kentsel boşluklarımız, açık alanlarımız yok. Kent öncelikle nefes almalı. Acil ulaşım yolları, hastaneler, eğitim alanları, parklar, bahçeler, geçici barınma alanları hepsi birbiriyle entegre bir şekilde planlanmalı. Olası bir afet durumunda bunların birbirine ulaşımı kolay olmalı. Bunu sağlayamazsak afetlerde çok büyük kayıplarla karşılaşırız.

‘DOLGU ALANLARI İLK HASAR ALACAK YERLER’

“Dolgu alanları üzerine yeşil alanlar yapılıyor. Afet durumunda da zaten ilk hasar alan yerler bu dolgu alanlar olacak. Ancak şu anda afetlerde vatandaşların toplanma alanı olarak gösteriliyor.”

KIRKLARELİ'NDE ÖLÜ SAYISI 5’E YÜKSELDİ

Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada beldesindeki selde kaybolan 2 kişiden 1’inin cansız bedenine ulaşıldı. Acı haberin ardından Kırklareli’nde yaşamını yitiren kişi sayısı 5’e yükseldi. Kayıp bir kişiyi arama çalışmaları sürüyor.

AFAD, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Jandarma Arama Kurtarma, itfaiye, Ulusal Medikal Kurtarma ekipleri, Polis Arama Kurtarma Timleri ve askeri birlikler, selin sürüklediği bungalov evlerin bulunduğu alanda kaybolanları aramayı sürdürüyor. Suyun çekildiği tesisin bulunduğu alan ve çevresindeki çalışmalarda ekipler, selle gelen tomruk ve ağaçların çevresine ve altlarına bakıyor. Çok sayıda ekibin çalışma yürüttüğü alanda iş makineleri de öbeklenmiş kütük, tomruk ve ağaç birikintilerini kaldırıyor. Ekipler, ormanlık alanda bir erkek cesedi buldu. Böylece İğneada beldesindeki selde yaşamını yitirenlerin sayısı 5'e yükseldi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, İstanbul Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesinde görevli Anestezi Asistanı Doktor Selman Bağışlar ve eşi Mihriban Bağışlar'ın cansız bedenlerine ulaşıldığını açıkladı. Kayıp Ahmet Baki Şimşek için ise gazetemizin baskıya gittiği saatlerde arama kurtarma çalışmaları devam ediyor.

İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, Kırklareli Valisi Birol Ekici ile selin yaşandığı ve arama kurtarma çalışmalarının sürdürdüğü alanda incelemelerde bulundu. Karaloğlu, daha sonra basın mensuplarına yaptığı açıklamada, bölgenin, dün çok kuvvetli sağanağın etkisinde kaldığını anımsattı.

Sağanağın Sisli Vadi mevkisinde sel meydana getirdiğini ifade etti. Karaloğlu, "DSİ'den teknik arkadaşlar son beş yüz yılda, 24 saatte bu bölgede bu denli büyük bir yağışın olmadığını ifade ediyor. Son 24 saatte metrekareye 196 kilogram yağış düşmüş durumda." dedi. Kayıp vatandaşlara ulaşmak için yoğun bir çaba sarf edildiğini belirtti.

İSTANBUL’DA 31 YARALI VAR

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul'da sel ve su baskınları nedeniyle 31 kişinin yaralandığını, 2 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtti. Yerlikaya, selin vurduğu Küçükçekmece’de incelemelerde bulundu.

Yerlikaya, İstanbul Valiliği koordinasyonunda, AFAD İl Müdürlüğü ve AFAD Başkanlığının da desteğiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İSKİ, emniyet ve jandarmanın kendi bölgelerinde her zaman olduğu gibi büyük bir işbirliği ve gayretle selden olumsuz etkilenen yerlerde çalıştığını aktardı. Yerlikaya, dün gece biri yabancı uyruklu 2 kişinin hayatını kaybettiğini anımsatarak, "31 yaralımız var. Bunların sadece 8'inin bu sabah itibarıyla tedavi süreçleri devam ediyor. Hayati tehlikelerinin olmadığını biliyoruz. Geçmiş olsun diyoruz onlara." ifadesini kullandı.

Esnafı ziyaret eden Yerlikaya, "Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız da hanelere 15 bin lira verilecek ama bu bununla kalmıyor." diye konuştu.

Sonraki Haber