İstihdamı koruma tedbirleri işçi lehine genişletilmeli

Kovid-19 salgınının birinci yılında DİSK değerlendirme ve salgınla mücadelede önerilerine ilişkin bir rapor yayımladı.

Raporda, kısa çalışma ödeneği kapsamının genişletilerek sürdürülmesi, işten çıkarma yasağı, ücretsiz izin uygulaması ve istisnalarının kaldırılarak devam etmesi gerektiği belirtildi. İşten çıkarma yasağı sırasında işçilere nakdi ücret desteği değil kısa çalışma ödeneği verilmesi, salgında iş ve gelir kaybına uğrayan çalışanlara ve hanelere asgari gelir desteği sağlanması talep edildi. İşe gitmek zorunda olan tüm çalışanların öncelikle ve hızla aşılanması gerektiği vurgulandı.

DİSK salgının birinci yılında, salgınla mücadelede önerilerine ilişkin yayımladığı raporda, salgının sadece halkın sağlığını değil sosyal ve ekonomik yaşamını da derinden etkilediğine dikkat çekildi. Raporda şu tespitlere yer verildi:

“Salgın nedeniyle yaşanan büyük iş kayıpları beraberinde büyük gelir kayıplarını getirdi ve başta işçiler ve küçük esnaf olmak üzere toplumun dar ve düşük gelirli kesimleri büyük ekonomik sıkıntılarla yüz yüze kaldı. Özellikle kayıtsız çalışanlar ve yoksul haneler salgın nedeniyle büyük ekonomik zorluklar yaşadı.

İŞÇİ SINIFI VE DAR GELİRLİLER

“Kovid-19 salgını toplumsal ve iktisadi açıdan en çok işçi sınıfını ve dar gelirlileri etkiliyor. Salgın gelir eşitsizliğini, toplumsal adaletsizliği ve yoksulluğu daha da derinleştiriyor. Salgın nedeniyle devasa bir iş ve gelir kaybı yaşanıyor. Kovid-19 döneminde (Mart-Kasım 2020) aylık ortalama iş kaybı 4.4 milyona yaklaştı. İstihdam, Kasım 2019-Kasım 2020 arasında 1 milyon 103 bin azalarak 28 milyon 169 binden 27 milyon 66 bine geriledi. Kasım 2019’da 27 milyon 455 bin olan istihdam içinde olup işbaşında olanların sayısı 2 milyon 217 bin kişi azalarak 25 milyon 238 bine geriledi.

“İş ve gelir kaybı yaşayan 3.7 milyon işçi kısa çalışma ödeneğinden yararlanırken, nakdi ücret desteğinden yararlanan işçi sayısı 2.5 milyona yaklaştı. Böylece yaklaşık 14 milyon civarındaki kayıtlı işçinin 6.2 milyonu (yüzde 44) Kovid-19 döneminde iş ve gelir kaybına uğramış oldu.

“Kovid-19 döneminde kayıtsız çalışanlar çok daha büyük bir iş kaybı yaşadı. Kayıtlı çalışanlar büyük ölçüde işten çıkarma yasağı ile korunurken kayıtsız çalışanlar bu durumdan yararlanamadı. Ocak-Kasım 2020 döneminde ücretli ve kendi hesabına kayıtdışı çalışanların sayısında çok büyük azalma oldu. Bunlar herhangi bir sosyal koruma ve destekten yararlanamadı.”

KAMUCU VE TOPLUMCU EKONOMİ POLİTİKALARI

Kovid-19’un kamu gelirlerinde ciddi bir azalma, giderlerinde ise ciddi artış yaratacağına dikkat çekilen raporda iktisat ve maliye politikalarında köklü değişikliklere ihtiyaç olduğu ifade edildi. Şu önerilere yer verildi:

Kamuya yeni kaynaklar sağlanırken mevcut kaynaklarının etkin kullanımına azami dikkat edilmelidir.

Sosyal harcamalar için yeni kaynaklar yaratılmalı ve halkın üzerindeki ağır dolaylı vergi yükü azaltılmalıdır. Tüm temel tüketim ve ihtiyaçlar üzerindeki dolaylı vergiler kaldırılmalıdır.

Özellikle etkin bir servet vergisi ve adil bir vergi düzenlemesi yapılmalıdır.

Etkin ve verimli olmayan kamu yatırımları durdurulmalı, bunun yerine istihdam olanağı sağlayacak kamu yatırım ve hizmetlerine öncelik verilmelidir.

Kamu istihdamı artırılmalıdır.

KADINLARDA İŞSİZLİK

Kovid-19 salgınından kadınların çok daha olumsuz etkilendiği belirtilen raporda kadın işsizliğinin yükseldiği beliritldi. Kadınların ev içi iş yükünün daha da arttığı vurgulanırken özellikle kayıtdışı çalışan kadınların hızla işgücü piyasasının dışına çıktığı ifade edildi. Cinsiyetçi toplumsal işbölümünün derinleştiği ve kadına yönelik şiddetin arttığı tespiti yapıldı. Şu çözüm önerilerine yer verildi:

Kadınlar açısından çifte yükler getiren uzaktan çalışma uygulamasına ilişkin kadınları koruyacak ayrıntılı düzenlemeler yapılmalıdır. Uzaktan Çalışma Yönetmeliği bu korumayı sağlamaktan uzaktır.

Salgın günlerinde kadına yönelik artan şiddete karşı önlemler ivedi alınmalıdır.

İşyerlerinde şiddet ve tacizi önleyecek politikalar üretilmelidir. Kadına yönelik şiddet ve tacizi besleyen söylem ve uygulamalardan vazgeçilmeli.

Sonraki Haber