İsveç Kuran yakılmasına izin vermekte ısrarcı

Salwan Momika’nın geçtiğimiz Pazar günü Malmö şehrinde Müslümanların yoğun olarak yaşadığı Varnhemstorget semtinde Kuran yakmasının ardından çıkan olayların diğer illere sıçramasından korkuluyor

TÜLİN UYGUR

Salwan Momika’nın geçtiğimiz Pazar günü Malmö şehrinde Müslümanların yoğun olarak yaşadığı Varnhemstorget semtinde Kuran yakmasının ardından çıkan olayların diğer illere sıçramasından korkuluyor. Olaylar Momika’nın bir İsveç klasiği haline gelen Kuran yakma eylemine engel olmak isteyen 15 kişinin gözaltına alınmasıyla başladı. 3 kişinin tutuklanmasının ardından Malmö alevler içinde kaldı. 20’ye yakın araba ateşe verilirken, polise ve polis araçlarına taşlarla saldırıldı. Malmö polis güçlerinin olayları bastırmakta yetersiz kalması üzerine diğer illerden gelen polisler olaylara müdahale etti. İsyanın başka bölge ve illere yayılmasından endişe ediliyor.

İsveçli bir gazetecinin “İsveç’in en yorucu kişisi” olarak tanımladığı ama “Salwan özgür olamazsa hiçbirimiz olamayız” dediği Salwan Momika haftada en az bir kere Kuran yakıyor. 38 yaşındaki Irak asıllı Momika, her defasında polis arabasında eylem alanına getiriliyor ve yüzleri maskeli onlarca polis tarafından korunuyor. Birbirinin tıpatıp aynısı iki sivil BMV araçla olay yerine getirilen Momika’ya üst düzey koruma sağlanıyor. Önce bir araçtan maskeli polisler inip güvenliği sağlıyor, sonra diğer araçtan maskeli polisler eşliğinde Momika ve eylem ortağı indiriliyor. Ayrıca diğer polisler de eylem alanında protestocuları durdurmak üzere hazır bekliyor.

2014’ten bu yana Kuzey Irak’taki Asuri Hıristiyan milis grubu Rouh Allah İssa İbn Miriam’ın sorumlusu olduğunu iddia eden Momika İsveç’e siyasi iltica başvurusunda bulunmuş biri. İsveç makamları Momika’nın örgütünün İran ile bağlantısını araştırırken internet kaynaklarına göre söz konusu örgüt IŞİD’e karşı mücadele etmesi şartıyla Irak’taki Şiiler tarafından desteklenmiş.

İsveç’te “ifade özgürlüğü” perdesi ardına sığınarak Kuran yakabileceğini çok çabuk öğrenmiş görünen Momika, şimdiye kadar Iran Büyükelçiliği, Irak Büyükelçiliği, Stockholm Camisi dışında göçmenlerin yoğun olduğu Rinkeby bölgesinin de aralarında olduğu birçok şehir ve bölgede eylem gerçekleştirmiş durumda. Rinkeby bölgesinde Kuran yakma eylemi sırasında ortaokul öğrencilerinin okul kapılarının rektör emriyle kilitlenerek gençlerin dışarı çıkmasının engellenmesi, yine aynı şekilde bölgedeki Sosyal Hizmetler ve Belediye çalışanlarının dışarı çıkmasının engellenmesi toplumda “özgürlüğün sınırları ve kimler için geçerli olduğu” tartışmalarını hızlandırdı.

Ağustos ayı sonlarında Süryani kökenlilerin ve diğer göçmen gruplarının yoğun olarak yaşadığı Södertälje semtinde boks eldivenleri takmış bir kişi tarafından Momika’ya saldırıldığı iddiaları ve sosyal medyada yayılan videoları ortalığı bir kez daha karıştırdı. Ancak saldırının mizansen olduğu ortaya çıktı. Kuran yakma eylemlerinin Momika’nın eylem ortağı Salwan Najem tarafından videoya çekilip tik-tok platformunda yayınlanması ve Momika’ya bu platformdan para akışı da tik-tok tarafından engellendi. Bunun üzerine Momika planladığı iki Kuran yakma eylemini iptal etti. Ancak bu kısa sürdü, iki eylem ortağı yeniden Kuran yakma eylemlerine başladı.

Momika’nın göçmen ve mülteci karşıtı, Nazi kökenli İsveç Demokratları (SD) partisine üye olduğunu belirtmesinden sonra parti yönetimi karar alarak Momika’yı üyelikten çıkardığını açıkladı. Hükümetin ardındaki gölge güç olan SD yönetimi “Kuran yakma eylemlerinin birçok yönden yıkıcı olduğu ve İsveç’in ifade özgürlüğünü yanlış yola sürükleme riski taşıdığı” gerekçesiyle bu kararın alındığını duyurdu. Açıklamada “şahıs Kuran yakmayı bırakmalı” denildi.

Kuran yakma eylemlerinin İsveç’e faturası ağır! Ocak 2023’ten bu yana eylemlerin polise maliyeti tam 4,7 milyon kron. Polis, çete savaşlarıyla, ağır suçluluk olaylarıyla mücadele edebilmek için daha fazla kaynak arayışındayken “ifade özgürlüğünü korumak adına” üstlenmek zorunda kaldığı bu masrafın kurumda huzursuzluk yarattığı açık. Hatırlanacağı gibi daha önceki olaylar ve tepkiler nedeniyle gösteri izni verme konusunda yetkili olan Polis kurumu eylemlere izin vermemişti ve durum Kuran yakmakta ısrarlı kişiler tarafından mahkemeye taşınmıştı. Yüksek Mahkeme polisin ifade özgürlüğünü sınırlamak yerine eylemlerin yapılmasına izin vermesi gerektiği yönünde karar verince, polise kararı uygulamak kalmıştı.

Benzer eylemlerle sarsılan Danimarka’nın attığı kanuni adımlar İsveç’te yankı uyandırdı ama İsveç hükümeti benzer adımlar atmamakta kararlı. Danimarka, hem Danimarka’nın dünya çapında ülke olarak kötülenmesine yol açacak hem de ülke içinde ve dışında güvenlik sorunu haline dönüşebilecek eylemlerin kanun değişikliği yapılarak yasaklanması için bir teklif hazırladı. Kuran yakma eylemlerinin bir güvenlik sorunu haline dönüştüğünü belirten Danimarka Adalet Bakanı Peter Hummelgaard (S) kamuya açık alanlarda Kuran, İncil, Tevrat yakanların cezalandırılacağını belirtti. Buna karşılık İsveç’te meclisteki bütün partiler “ifade özgürlüğünün yasayla kısıtlanmasına” karşı, bu yüzden orta bir yol bulunmaya çalışılıyor. Hatta 2022 Bahar aylarında o dönemin Kuran yakıcısı ırkçı Paludan’a arka çıkan ve protestoculara ateş püsküren şimdiki Ana Muhalefet Partisi lideri Margareta Andersson (S) Kuran yakma eylemlerinin yasaklanabilmesinin yolunun açılabilmesi için meclis soruşturması istiyor.

Hatırlanacağı gibi BM İnsan Hakları Konseyinde Pakistan’ın inisiyatifiyle Koran yakılması kınanmış, bu tür eylemlerin yapıldığı ülkelerde kanunların gözden geçirilerek engelleyici hale getirilmesi için çağrı yapılmıştı. Batılı ülkelerin öneriye karşı oy kullanmıştı.

Öte yandan hükümet “İsveçlilerin özgürlüğü bizim en öncelikli hedefimiz” dedikten bir gün sonra İsveç Güvenlik ve İstihbarat Polisi (SÄPO), Kuran yakma eylemleri nedeniyle İsveç’e karşı yurtdışından yöneltilen tehdit ve olumsuz tutumların “terör” eylemine dönüşebileceği uyarısını yaptı. İslamcı çevrelerden gelen tehdidin arttığını belirten SÄPO, planlanmış bazı terör saldırılarının bertaraf edildiğini, limanlarda güvenliğin arttırıldığını, insanların toplu taşıma araçlarında, AVM’lerde dikkatli olmasını, şüpheli durumların polise ihbar edilmesini isteyerek terör tehdit seviyesini 3’ten 4’e çıkardı. İsveç’te 5’in en yüksek olduğu terör tehdit seviyesinin 4’e yükseltilmesinin yarattığı toplumsal endişe üzerine Başbakan Ulf Kristersson, “demokratik haklarımızdan vaz geçmeyeceğiz ama kendimizi de koruyacağız, hayatınızı her zaman yaşadığımız gibi yaşamaya devam edeceğiz” şeklinde bir tavsiyede bulundu.
“Polisten değişik yerlerde Kuran yakmak için 12 eylem izni almış olan Salwan Momika, sürpriz bir şekilde aralarında Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği ve Diyanet İşlerine bağlı Fittja Ulu Camiinin de olduğu eylemlerini durdurdu. Henüz izin aldığı Kuran yakma eylemlerinin yarısını gerçekleştirmişken neden böyle bir karar aldığı konusunda ise açıklama yapılmadı.”
Bu şartlar altında İsveç’te daha ne kadar Kuran yakılacak, zaten ayrışmış toplum ne kadar daha ayrıştırılıp gerilecek ve bunun toplumsal sonuçları neler olacak bekleyip göreceğiz.

Sonraki Haber