İsveçli yazarlardan önemli iddia: RAND Corporation'ın Almanya’yı çökertme raporu

İsveç’te bir internet gazetesinde RAND Corporation'ın yazdığı iddia edilen bir belgeye yer verildi. Belgede Almanya ve Avrupa ekonomisinin çökmesi için Rusya ile doğrudan çatışmaya sürükleme amacının olduğu belirtildi

İsveç’te Nya Dagbladet isimli internet sitesinde Isac Boman ve Markus Andersson imzalı bir haber yayınlandı. ABD Savunma Bakanlığından aldığı yüklü bağışlarla faaliyet yürüten RAND Corporation’ın, iddiaya göre Avrupa’yı tuzağa çekme raporu sızdırıldı. “Şok edici belge: ABD, Avrupa'daki savaş ve enerji krizini nasıl planladı?” başlığıyla çıkan yazıda, belgede Avrupa'daki enerji krizinin nasıl olduğuna dair ayrıntılı bir açıklama olduğu belirtildi. Belgede Avrupa’daki krizin planlayıcısının ABD olduğu yazılıyor.

‘YAPTIRIMLAR ÖNCEDEN HAZIRLANDI’

Ocak ayında yazıldığı söylenen belgenin, Ukrayna'nın çatışma öncesinde izlediği saldırgan dış politikanın, Rusya'yı ülkeye karşı askeri harekat yapmaya iteceğini kabul ettiği belirtiliyor. Gerçek amacın ise, Avrupa'ya Rusya'ya karşı önceden hazırlanmış olan çok çeşitli yaptırımları kabul etmesi için baskı yapmak olduğu iddia ediliyor.

‘AVRUPA EKONOMİSİ ÇÖKECEK’

Belgede Avrupa Birliğinin ekonomisinin, yaptırımlar sonucunda kaçınılmaz olarak çökeceği belirtiliyor. İstikrarsızlaşan Avrupa ekonomisi ile ilgili şu ifadeler yer alıyor: “Avrupa’da 9 milyar dolara kadar olan kaynaklar ABD'ye geri akacak ve Avrupa'daki iyi eğitimli gençler beyin göçüyle ABD’ye gidecek.

Yazarlar, belgede açıklanan temel amacı ise şöyle açıklıyor: “Avrupa'yı - özellikle Almanya ve Rusya'yı - bölmek ve Rus enerji kaynaklarının kıtaya ulaşmasını durdurmak için yararlı aptalları siyasi pozisyonlara sokarak Avrupa ekonomisini yok etmek.

‘ABD’NİN ACİL KAYNAĞA İHİYACI VAR’

Yazarlar, “Almanya'yı Zayıflatmak, ABD'yi Güçlendirmek” başlığı altında, Amerikan ekonomisini, ancak “özellikle bankacılık sistemini” sürdürmek için dışarıdan bir kaynak akışına “acil ihtiyaç” olduğunun öne sürüldüğünü belirtiyor. Raporda şu ifadelere yer verildi: “Sadece AB ve NATO taahhütlerine bağlı Avrupa ülkeleri, bizim için önemli askeri ve siyasi maliyetler olmadan bunları bize sağlayabilir.

‘EN BÜYÜK ENGEL ALMANYA’

RAND'a göre, bu hırsın önündeki en büyük engelin Almanya'nın artan bağımsızlığı olduğu şöyle ifade edildi: “Brexit Almanya'ya daha fazla bağımsızlık veriyor ve ABD'nin Avrupa hükümetlerinin kararlarını etkilemesini zorlaştırıyor.

Yazarlar buradaki “sinsi” hedefin, özellikle Almanya ve Rusya ile ABD için en büyük ekonomik-siyasi tehdit olarak görülen Fransa arasındaki işbirliğini yok etmek olduğunu belirtiyor. Bu senaryonun uygulanması durumunda yazarlar, Avrupa'nın ABD'ye sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi bir rakip haline geleceğini belirtiyor.

TEK YOL: İKİ TARAFI DA RUSYA İLE SAVAŞA ÇEKMEK

Bu siyasi tehdidi ortadan kaldırmak için öncelikle Alman ekonomisini yok etmeye odaklanan stratejik bir planın sunulmakta olduğunu belirten yazarlar, “Rus teslimatlarının durdurulması, Alman ekonomisi ve dolaylı olarak bir bütün olarak Avrupa Birliği için yıkıcı olacak sistematik bir kriz yaratabilir.” ifadelerine yer veriyor:

Böylelikle raporda amacın Almanya ve Fransa’yı doğrudan Rusya ile sahada çatışmaya sokmak olduğu belirtiliyor: “Almanya'nın Rus enerji arzını reddetmesini sağlamanın tek yolu, her iki tarafı da Ukrayna'daki askeri çatışmaya çekmek. Bu ülkede devam eden eylemlerimiz, kaçınılmaz olarak Rusya'dan askeri bir yanıta yol açacaktır. Rusya açıkça, Ukrayna ordusunun Donetsk Halk Cumhuriyeti üzerindeki büyük baskısına askeri bir cevap vermeden gitmeyecek. Bu, Rusya'yı saldırgan taraf olarak göstermeyi ve daha sonra zaten hazırlanmış olan tüm yaptırım paketini uygulamayı mümkün kılacaktır.

‘YEŞİLLER ALMANYA’YI TUZAĞA DÜŞERECEK’

Yazarlar raporda, Avrupa'daki “yeşil partilerin” Amerikan emperyalizminin işlerini yürütmek için manipüle edilmesinin kolay olduğunun yazıldığını belirtiyor.

Konuyla ilgili raporda yer alan kısım ise şöyle: “Almanya'nın bu tuzağa düşmesinin ön koşulu, yeşil partilerin ve Avrupa ideolojilerinin baskın rolüdür. Alman çevre hareketi, fanatik değilse bile son derece dogmatik bir hareket, bu da onların ekonomik argümanları görmezden gelmelerini oldukça kolaylaştırıyor.

Raporda Almanya'nın şu anki Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Ekonomi ve İklim Bakanı Robert Habeck'e atıfta bulunulduğu belirtiliyor: “Kişisel özellikler ve profesyonellik eksikliği, kendi hatalarını zamanında fark etmelerinin imkansız olduğunu varsaymayı mümkün kılıyor. Bu nedenle, Putin'in saldırgan savaşının medya imajını hızla oluşturmaya ve Yeşilleri ateşli ve sert yaptırım destekçileri haline getirmeye (bir ‘savaş partisi’ yapmaya) yeterli olacak ve bu, yaptırımların hiçbir engel olmadan uygulanmasını mümkün kılacaktır.

‘ALMANYA VE RUSYA’NIN YENİDEN İLİŞKİ KURMASI İMKANSIZ HALE GELECEK

Yazarlar raporda Almanya ile Rusya arasındaki hasarın oldukça büyük olacağını ve ülkelerin daha sonra normal ilişkileri yeniden kurmalarını imkansız kılacağı umudunun olduğunu belirtti: “Rus enerji arzında bir azalma – ideal olarak, bu tür kaynakların tamamen durması – Alman endüstrisi için feci sonuçlara yol açacaktır. Önemli miktarda Rus gazının kış ısıtması için yönlendirilmesi ihtiyacı, kıtlığı daha da derinleştirecektir. Sanayi işletmelerindeki kilitlenmeler, üretim için bileşen ve yedek parça sıkıntısına, lojistik zincirlerinin bozulmasına ve nihayetinde domino etkisine sebep olacaktır.

Tüm bunlar sonucunda, "Alman ekonomisine yıkıcı bir darbe indirmekle kalmayacağını, tüm AB ekonomisinin kaçınılmaz olarak çökerteceği” ifade edildi.

RAND BU RAPORU REDDETTİ

RAND Corporation, raporun kendileri tarafından yazıldığını reddeden bir basın açıklaması yayınladı. İçeriğin “tuhaf” olduğunu ve belgenin “sahte” olduğunu yazmak dışında, raporun hangi kısımlarının yanlış veya doğru olduğuna dair herhangi bir yorum yapılmadı.

Sonraki Haber