İyi ki doğdun Nâzım Hikmet! İşte Nâzım Hikmet'ten vatan şiirleri
122 yıl önce dünyaya gelen Türk ve dünya şiirinin en büyük isimlerinden birisi olan Nâzım Hikmet vatan şiirleriyle anılıyor. İşte Nâzım Hikmet'in vatan sevgisini anlattığı o şiirleri
Nâzım Hikmet, 15 ocak 1902'de dünyaya geldi. 3 Haziran 1963'te Hasan Hüseyin Korkmazgil'in deyimiyle "acının alkışlarına bıraktığımız" Mavi Gözlü Dev, şiirlerinde vatan ve memleket sevgisini dile getirdi.
İYİ Kİ DOĞDUN NÂZIM HİKMET
Türk ve Dünya Şiirinin en büyük şairleri arasında yer alan Nâzım Hikmet aynı zamanda büyük bir dava adamıydı. Onun davasında bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşamak vardı.
Budapeşte Radyosu'ndaki konuşmasında ABD emperyalizminin yarattığı tehdide dikkat çekmişti.
Bugün büyük usta Mavi Gözlü Dev Nâzım Hikmet'i 122 yaşında anıyor ve İyi ki doğdun Nâzım Hikmet diyoruz. İşte Nâzım Hikmet'ten vatan şiirleri.
NÂZIM HİKMET'TEN VATAN ŞİİRLERİ
Nâzım Hikmet, vatan sevgisini şiirlerinde her zaman dile getirdi. Kendisine 'hain' diyenlere karşı sözünü esirgemedi. "Vatan çiftliklerinizse,
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan", "ben vatan hainiyim" dedi.
1962'de Vatan Haini şiirinde şöyle demişti Nâzım Hikmet:
"vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası,
Amerikan donanması, topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
ben vatan hainiyim.
Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla:
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
Nâzım Hikmet, "onlar ümidin düşmanıdır" dediği şiirinde vatanın bir ev olduğunu söylemişti:
"Sana düşman,
bana düşman,
düşünen insana düşman!
Vatan ki;
bu insanların evidir.
Sevgilim,
onlar vatana düşman.."
11 YAŞINDA VATANIN FERYADINI DİLE GETİRDİ
11 yaşında yazdığı Feryad-ı Vatan şiirinde vatan senden ümit bekliyor diyerek seslenmişti:
"Sisli bir sabahtı henüz
Etrafı bürümüştü bir duman
Uzaktan geldi bir ses ah aman aman!
Sen bu feryad-ı vatanı dinle işit
Dinle de vicdanına öyle hükmet
Vatanın parçalanmış bağrı
Bekliyor senden ümit."
EŞSİZ ESERİ: KUVAYİ MİLLİYE DESTANI
Nâzım Hikmet'in Kurtuluş Savaşı'nı anlattığı, vatanseverlik destanı olan Kuvayi Milliye Destanı'nda Mustafa Kemal Atatürk'ü sarışın bir kurda benzetiyordu.
"Dağlarda tek
tek
ateşler yanıyordu.
Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki
şayak kalpaklı adam
nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden
güzel, rahat günlere inanıyordu
ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,
birdenbire beş adım sağında onu gördü.
Paşalar onun arkasındaydılar.
O, saatı sordu.
Paşalar : “Üç” dediler.
Sarışın bir kurda benziyordu.
Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
Yürüdü uçurumun başına kadar,
eğildi, durdu.
Bıraksalar
ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
Kocatepe’den Afyon Ovası’na atlayacaktı"