İzmir'de Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Sempozyumu düzenlendi

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) ev sahipliğinde 1. Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) Sempozyumu yapıldı.

DEÜ GETAT Uygulama ve Araştırma Merkezince Sabancı Kültür Merkezi'nde düzenlenen sempozyum, "Dünyada ve Ülkemizde GETAT" konulu oturumla başladı.

Sempozyumda "Anadolu'nun Şifalı Değerleri" başlıklı bir sunum yapan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu, genetik kaynaklar ve biyolojik çeşitliliğin insanın geleceğine yön verdiğini söyledi.

Yerel çeşitlerin ve aromatik bitkilerin kayıt altına alınması gerektiğine işaret eden Saraçoğlu, "Korona çağının getirdiklerine bakacak olursanız artık devir değişti. İklim değişikliği, gıda güvenliği konuları ile karşı karşıyayız. Tohum ıslahı gibi konular gündeme geliyor. Savaşlar artık silahla değil tohumla kazanılacak." dedi.

Saraçoğlu, Anadolu topraklarının potansiyel bir ekonomik güce sahip olduğunu hatırlatarak, "Ne hikmetse burayı bize kıraç topraklar diye tanıttılar. Türkiye'de gözden kaçırdığımız bir şey daha var. Anadolu toprakları dünyanın en büyük açık hava müzesidir. Biz ne yapıyoruz? Farkında bile değiliz bu olayların. Almanya 300 çeşit endemik bitkisiyle 97 milyar avroluk ihracat yapıyor, bunların yüzde 20'si Türkiye, Anadolu orijinlidir." diye konuştu.

Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu, doğa bilimleri konusunda öğrencilerin iyi yetiştirilmesi gerektiğini, üniversitelerde fizik, kimya ve biyolojinin temel kavramlarının çok iyi anlatılmasının büyük önem taşıdığını kaydetti.

TÜRKİYE'DEKİ UYGULAMA MERKEZLERİ

Sağlık Bakanlığı GETAT Dairesi Başkanı Dr. Mehmet Zafer Kalaycı ise "Türkiye ve GETAT" başlıklı sunumunda, geleneksel ve tamamlayıcı tıp konusunda tüm dünyada ciddi gelişmelerin yaşandığını, Türkiye'de 77 uygulama merkezi olduğunu ifade etti.

Çok sayıda hekimin de geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanına ilgisi olduğuna işaret eden Kalaycı, modern tıp ve geleneksel tıp alanlarının ortak kullanımının hız kazandığını aktardı.

Kalaycı, dünyada tıbbi aromatik bitkiler ile ilgili 120 milyar dolarlık pazarın olduğunu söyleyerek, "Türkiye bunun maalesef 200 milyon dolarlık ihracat kısmından yararlanabiliyor. İhracat da maalesef sadece hammadde olarak yürütülüyor. Halbuki biz ürün noktasında Türkiye olarak çok şeyler yapabiliriz." diye konuştu.

Sonraki Haber