Jeoloji Mühendislerinden çağrı: Jeoteknik etüdlerinin acilen yapılması gerekli

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilciliği, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin 1. yıl dönümünde basın açıklaması yaptı. Açıklamayı İl Temsilcisi Coşkun Çatalkaya okudu.

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Muğla İl Temsilcisi Coşkun Çatalkaya, Muğla ili özelinde İRAP raporlarında belirtildiği şekliyle öncelikle deprem üretme riski bulunan tüm fay hatlarının paleosismolojik etüdlerinin yapılması ve bu çalışmaların sonuçlarına göre ilçe merkezlerinden başlayarak tüm yerleşim alanlarının yerleşim amaçlı jeolojik-jeoteknik etüdlerinin acilen yapılması gerektiğini vurguladı.

‘İSTİHDAM ŞART’

Çatalkaya, depremle mücadele için öncelikle gerekli kurumların jeoloji mühendisi istihdamını artırması gerektiğini vurgulayarak şöyle konuştu:

“Hem aktif fayların incelenmesi hem de yerleşim amaçlı jeolojik-jeoteknik etüdlerin planlanması-yürütülmesi-sonuçlandırılması süreçlerinde başta Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Valilik olmak üzere üniversite, ilçe belediyeleri ile Jeoloji Mühendisleri Odasının aktif katılımının sağlanması gerekmektedir. Türkiye Bina Deprem Yönetmeliğine göre hazırlanmakta olan yapı ruhsat süreçlerinde zemin etüdlerinin yerinde kontrol ve denetiminin hem belediyeler hem de yapı denetim şirketlerince ilgili meslek disiplinlerince yapılması için tüm belediyelerde yeterli sayı ve nitelikte jeoloji mühendisi istihdamının sağlanması şarttır.”

‘AFETE KARŞI BİLİMİ İZLEMEK ZORUNDAYIZ’

Depremlerin felakete dönüşmesinin kader olmadığını bilimsel çalışmalarla acıların tekrarlanmaması gerektiğini vurgulayan Çatalkaya şu ifadeleri kaydetti:

“Sonuç olarak, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak bir kez daha ifade ediyoruz ki; Doğa olaylarının afete dönüşmesi ‘kader’ değildir ve toplumsal acıların tekrar tekrar yaşanmaması bizim elimizdedir. Doğa kaynaklı olayların afete dönüşmemesi ve ülkemizde yaşanan acıların tekrarlanmaması için doğa ve teknoloji kaynaklı afet risklerine karşı ‘etkin bir mevzuat altyapısını, güçlü kurumsal yapılanmayı, afet güvenliğini önceleyen bir ekonomiyi, tedbirleri kararlılıkla uygulayan bir siyaseti ve afet farkındalığı yüksek bir toplumu’ yaratmak ve bu yolda ilerlemek zorundayız. Üzerinde yaşadığımız yerkürede tanık olduğumuz gelişmelere, aklın ve bilimin ışığını yansıtmaya çalışmak temel anlayışımız olmaya devam edecektir.”

Sonraki Haber