Kadın işçilerin hukuk zaferi

Bir fabrikada ağır çalışma koşullarına karşı eylem yapan ve bazı kadın işçilerin taciz edildiğini iddia edilen iki işçi, tepki amacıyla dolaplara bildiri koydu.

Eylemleri nedeniyle işten çıkarılan işçilerin yaptıkları başvuru haklı bulunarak ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verildi.

Kauçuk fabrikasında üretim elemanı olarak çalışan S.T. ve K.Y., amir pozisyonundakiler de dahil olmak üzere bazı erkek işçilerin kadın işçileri tacize yönelik eylem ve davranışlarını 21 Mart 2016 tarihinde kadın işçilerin dolaplarına bıraktıkları bir bildiri ile teşhir etti. Bildiride ayrıca işyerindeki çalışma koşullarından bahsedildi. Söz konusu bildiride şu ifadeler yer aldı:

“Arkadaşlar, durmaksızın çalışıyoruz ama elde avuçta bir şey yok! Geçim sıkıntısı bizlerin belini büküyor, ürettiklerimize el koyanlar ise zevk-i sefa içinde yaşıyorlar. Patronlar zenginleşirken biz yoksullaşıyoruz. Yaşadığımız daha birçok sorunun kaynağı bu fabrikadaki sömürü sistemidir. Bunu anlamak için; performans dayattıklarında işleri yetiştireceğiz diye birbirimize nasıl düştüğümüze bakın, hasta hasta çalışan arkadaşlarımıza bakın, yeterli havalandırma olmadığından kaynaklı toz içinde kalışımıza bakın, solunum yolu hastalığına yakalananlara bakın, formen ve müdürün kadın işçilere yaptığı tacizlere bakın. Biz sadaka değil hakkımız olanı istiyoruz...”

MANEVİ TAZMİNAT ÖDENECEK

25 Mart 2016 tarihinde 10.00 ila 10.15 saatlerinde iş sağlığı ve güvenliği kapsamında fabrikada işçilere ergonomi egzersizleri yaptırılmaktayken K.Y., egzersizleri yaptıran üretim mühendisinin yaka mikrofonunu alıp işçilerin huzurunda, daha önceki bildirinin içeriğine benzer yönde bir konuşma yaptı. Bu arada S.T. de K.Y.’ni yanına gelip konuşması esnasında yanında durdu. S.T. ve K.Y., Karşıyaka Nöbetçi İş Mahkemesine sundukları dava dilekçesinde olaydan kısa bir süre sonra insan kaynaklarından bir personelin kişisel eşyalarıyla birlikte gelerek kendilerini dışarı çıkardığını ve sözleşmelerinin feshedildiğini belirtti. Yargı süreci sonunda istedikleri kararı alamayan işçiler Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.

Başvuruyu inceleyen Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü, ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Anayasa Mahkemesi ayrıca iki işçiye ayrı ayrı 18’er bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.

Sonraki Haber