Kadın muhtar 40 kız çocuğu gelin olmaktan kurtardı

Diyarbakır'ın kadın muhtarı Dilek Demir, dilek-şikâyet kutusuna atılan ihbar mektupları sayesinde 40 kız çocuğunu erken yaşta evlenmekten kurtardı.

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Muradiye Mahallesi'nin kadın muhtarı Dilek Demir, göreve geldiği ilk gün muhtarlığın duvarına dilek-şikâyet kutusu astı.

14 yaşında okuldan alınarak, zorla evlendirilen Demir, kendisi gibi evlendirilmeye çalışılan ya da başka sorunu olup da dile getirmeye çekinenler için astığı kutuya gelen ihbar mektuplarıyla bugüne kadar 40 kız çocuğunun geleceğini kurtardı.

'KIZ ÇOCUKLARI İÇİN YEMİN ETTİM'

14 yaşında evlenen, 17 yaşında da eşinden ayrılan Demir, polis olma hayallerine evlilik nedeniyle veda etmiş:

“Önlüğüm üzerimden soyuldu, gelinlik giydirildi ve ben çocuk gelin oldum. Babam beni şiddetle, döverek, zorla evlendirdi. Karşıydım, okuyup polis olmak istiyordum ve içimde ukde kaldı. Liseyi bitirdim, şimdi üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Mahallemi çok seviyorum.

Hizmet etmeyi bir anne görevi gibi düşünüyorum. Bu 8 yılda 650'yi aşkın kişiye bir şekilde maaş bağlattık. Bu insanlara köprü oluyoruz, vesile oluyoruz. Okuldan alındığım için bir okuma aşkı içimde kaldı ve artık hiçbir insanın, hiçbir kız çocuğunun özellikle okuldan alınmaması için yemin ettim. Şu anda gücüm kendi mahalleme yetiyor. Elimden geldiği kadar başka taraflara da yardımcı olmaya çalışıyorum.”

'40'A YAKIN KIZ ÇOCUĞUNU EVLİLİK MASASINDAN ÇEVİRDİK'

Seçimi kazandıktan sonra 'dilek anneler çoğalmasın' diyerek harekete geçtiğini belirten Dilek Demir, mağduriyetleri önlemek ve mağdur olanlara yardım etmek için yaptırdığı dilek-şikayet kutusunun anahtarını her zaman yanına taşıdığının altını çizdi.

Demir, bu kutu sayesinde 40 genç kızın hayatını kurtardığını söyledi.

Demir, “Şu anda çoğu okulunu bitirmiş, çoğu meslek sahibi. Gerçekten bu kutunun çok faydası oldu. Bunu gördük, 40'a yakın kız çocuğunu evlilik masasından çevirdik. Bu rakam sadece kendi mahallemde gerçekleşenler.

Tabii ki tek başına hiçbir şey olmaz. Gittiğimiz tüm mercilerin yardımlarıyla oldu bunlar. Kapıma gelenin ya ilacı yoktur ya bezi yoktur ya çocuğunun maması yoktur ya aşı yoktur ya da işi yoktur. Gücüm yettiği kadar yapıyorum. Tabii ki bir muhtarım sonuçta” dedi.

Sonraki Haber