Kamların ebedi mirası

Sadece daha geç zamanlarda yazılı hale getirilen İskandinav mitolojisi, Sibirya'daki özellikle Türk-Moğol Şamanizmi ile benzerlikler göstermiyor, aynı zamanda en erken arkeolojik bulgular da ezeli birlikteliklerini kanıtlıyor.

Bedburg-Königshoven'dan 9.000 yıllık geyik boynuzu maskesi, Fotoğraf: Markus Wild/RGZM

Karşılaştırılabilir bulgular 12.000 ile 40.000 yıl öncesinden kalma Venüs figürinlerine kadar uzanıyor. Bulgular Sibirya'dan İspanya'ya kadar yayılıyor. Bu geniş yayılım, kültürel temasların ve ortak inançların kanıtı olarak kabul ediliyor.

Ancak 9.000 ile 7.000 yıl öncesinden kalma çok etkileyici benzerlikler de var. En büyük benzerliklerden biri geyik kültü. Özellikle Avrupa ve Kuzey Asya'dan çok sayıda bulgu ortak yönler gösteriyor.

Örneğin, 1987’de, Almanya’da, Kuzey Ren-Vestfalya, Bedburg-Königshoven’da, 9.000 yıllık iki geyik boynuzu maskesi bulundu ve bunlar Sibirya şaman maskeleriyle karşılaştırılıyor. Avrupa'daki benzer bulgular Doğu ve Kuzey Almanya, Danimarka ve İngiltere'de bulunuyor.

ŞAMANLARIN EBEDİ MİRASI

2019 yılında Danimarka'da, Danimarkalıların İskandinav mitolojisinden önce neye inandıkları sorusunu araştıran bir makale yayınlandı. Danimarkalı Taş Devri araştırmacısı Mikkel Sørensen, Danimarka'daki Vedbæk'te bulunan 7.000 yıllık bir şaman mezarındaki şaman davul tokmağına dikkat çekti. Benzer bulgular Sibirya'dan da biliniyor.

Kültürler arasında yüzyıllar ve binyıllar boyunca günümüze ve geleceğe uzanan başka pek çok benzerlik var. Orta ve Kuzey Asya ve Avrupa'daki cenaze gelenekleri ve anıtları, masalları ve efsaneleri de karşılaştırılıyor. Bu nedenle kültürlere birbirinden ayrı olarak bakmak değil, kökenlerini ve gelişimlerini anlamak için onları birlikte ve bütünsel olarak ele almak gerekiyor. Tarih öncesi çağlarda yaygın olan Şamanizmin günümüzde Sibirya ve Moğolistan'da hala yaşıyor olması çok kıymetli. Hatta günümüzde Şamanizm yeniden büyük ilgi görüyor ve dünyada bir eğilim olarak öne çıkıyor. Dünyanın dört tarafındaki halklar ve kültürler arasındaki kadim benzerlikler bugün bize ezeli birlikteliklerini hatırlatıyor. Modern çağdaki bölünmelerinin aksine. Yaşadığımız çağda bu tür düşünceleri ancak yürütebiliyoruz. Ki siyasi çatışmalar ve savaşlar tarihi araştırmaları yeniden kısıtlamadığı ve çarpıtmadığı sürece. Bu yüzden geç olmadan fırsatı kullanmalıyız. Çağımızın araştırma özgürlüğünden ve teknolojisinden yararlanmalıyız. Geçmişin ortak işaretlerini takip etmeliyiz. Doğu'nun ve Batı'nın şamanları bize bunun için ebedi bir miras bırakıyor.

Sonraki Haber