Kamplarda yaşayan Malililer, evlerine dönmek istiyor
Mali'nin kuzey ve orta bölgelerinde terör örgütleriyle hükümet güçleri arasında devam eden çatışmalar nedeniyle evlerinden ayrılmak zorunda kalan halk, ülkenin farklı noktalarında kurulan kamplarda zor koşullarda yaşamlarını sürdürüyor.
2012 yılından bu yana devam eden iç karışıklık ve terör saldırıları nedeniyle binlerce Malili, başkent Bamako ve diğer kentlerde kurulan kamplara göç etmeye başladı.
Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nden (OCHA) alınan bilgilere göre, Kasım 2021 sonu itibarıyla yaklaşık 200 bin Malili mülteci de Moritanya, Nijer, Burkina Faso ve Cezayir gibi ülkelere sığındı.
Aynı tarihte çoğunluğu çocuk ve kadın 401 bin Malili ülke genelinde kurulan kamplara yerleştirildi.
Anadolu Ajansı, Mali hükümeti tarafından Bamako'da kurulan Faladie, Senou ve Sogonika kamplarını görüntüledi. Kampların ikisinde elektrik bulunmazken, su ihtiyaçları ise açılan kuyulardan karşılanıyor.
Malili çocuklar, yaşam koşullarının oldukça kötü olduğu kamplarda her şeye rağmen oyun oynayarak zaman geçiriyor. Türkiye Diyanet Vakfı görevlileri, ramazan ayı öncesi hayırseverlerin desteğiyle hazırlanan gıda kolilerini kamplarda yaşayanlara teslim etti.
"İÇ KARIŞIKLIK BİTERSE EVLERİMİZE DÖNERİZ"
Bamako'daki Faladie kampının sorumlusu Hala Diallo, AA muhabirine, kuzeyde yaşanan iç karışıklık nedeniyle ailesiyle 4 yıl önce göç etmek zorunda kaldıklarını söyledi.
Kamplarda bin kişinin yaşadığını belirten Diallo, "Zor şartlarda yaşıyoruz. Ara sıra Mali hükümeti bize yardım eli uzatıyor ama bunlar yetersiz kalıyor. Yılda bir ya da iki kere yardım ediyorlar. Bu zor durumdan kurtulmak, iş olanaklarımız olsa çalışmak istiyoruz. Bizi kovalayanlar hala orada. İç karışıklık biterse evlerimize döneriz." dedi.
Sagonika kampı sorumlusu 52 yaşındaki İbrahim Sarı da 3 çocuğunun olduğunu ve 4 yıldır zor şartlarda bulunduklarını ifade etti.
Kampta olanaklarının kötü olduğunu anlatan Sarı, şöyle konuştu:
"Kampta yaklaşık 1300 kişi yaşamını sürdürüyor. Buradaki herkes iç karışıklığın sona ermesini bekliyor. Kimse doğduğu yerden ve akrabalarından uzak kalmak istemez. Burada gıda konusunda sıkıntı çekiyoruz. Sağlık durumlarımız da iyi değil. Dünyaya sesleniyorum. Ne olur bu dünyaya barış getirin. Herkes doğduğu yerde rahat ve huzurlu bir şekilde yaşasın. Dünyaya bunu seslenmek istiyorum."