Kamyoncular sorunlarını Aydınlık'a anlattı: Düzenleme yapılsın, devlete 'yük' olmasın

Karayolu Yük Taşımacıları Federasyonu Başkanı Ahmet Uzun, ambarcı, komisyoncu kamyoncu ve kamyon sürücüsü gibi çalışanlardan oluşan nakliyecilik sektörü için mesleki düzenleme talep etti. Uzun düzenlemedeki eksikliklerin çalışanlar için de devlet için de kayıplara neden olduğuna dikkat çekti.

Karayoluyla eşya taşımacılığı sektörü için bir mesleki düzenlemesi yok. Karayolu Yük Taşımacıları Federasyonu, mesleki düzenlemenin olmamasının sektörde çalışanlar için de devlet için de kayıplara neden olduğuna dikkat çekiyor.

Büyük vergi kayıplarının yaşandığını belirten Federasyon Başkanı Ahmet Uzun sektör çalışanlarının da sorunlarını ve çözüm önerilerini anlattı. Konuya ilişkin hazırladıkları raporu da paylaşan Uzun, karayolu yük taşımacılığında ülkenin kaynaklarının mafyavari insanların eline geçmesine ilişkin bir sorun olduğunu belirtti.

Aydınlık'a konuşan Uzun, sektörde nakliye organizatörlerine bağlı komisyon sistemi olduğuna dikkat çekerek, bu organizatörlerin kimisinin belgesinin olduğunu kimisinin ise olmadığını söyledi. Uzun, sistemi bir örnekle açıkladı: "Kendi aracım üzerinden örnek vereyim: Benim aracım ayda 24 defa iş alıyor. Her iş için ortalama 200 TL komisyon veriyorum. Bu da 4 bin 800 TL ediyor; yıllık olarak yaklaşık 50 bin TL demek. Bu 50 bin TL'nin karşılığında her seferinde bize nakliye faturası kesmeleri gerekiyor. Bu fatura kesilmiyor, fatura kesilmediği için ülkemizin, aşağı yukarı araç başı, her yıl 9 bin TL gibi bir zararı oluyor. 9 bin'i 4 buçuk milyonla çarptığımızda çıkan rakam da kaybı gösteriyor. Bizim her harf grubunda yetki belgelerimiz var. Bu belgeler yanlış veriliyor. Binlerce şahıs yanlış verilen belgelerle ticaret yapıyor. Yıllık 4 bin 500 TL'ye araçları kiraya veriyorlar. Bu parayı da yasa dışı yollarla ceplerine koyuyorlar."

"Biz ülkemize birinci sınıf hizmet verirken üçüncü sınıf insan muamelesi görüyoruz" diyen Uzun, "Bu belediyelerin görevini yapamamasından kaynaklanıyor. Nakliye siteleri, insana yakışmayan şekilde pislik içinde, toz toprak içinde ve fahiş fiyatlar konaklıyoruz. Afedersiniz tuvaletlere bile 1-2 lira veriyoruz. Garaj ücretleri de fahiş fiyatlarda... Sıkıntılarımız say say bitmez" ifadelerini kullandı.

YETERSİZ MEVZUAT ÜLKEYİ ZARARA UĞRATIYOR

Karayolu taşıma mevzuatıyla alakalı sektörün daha verimli çalışabilmesi için yapılması gerekli çalışmalara ilişkin hazırlanan raporda ise karayolu taşıma mevzuatında yer alan belgelerle kayıtlı taşıtların sınırlandırılarak plaka kısıtlamasına gidilmesi gerektiği belirtildi. Taşımacılık faaliyetleri ekonomik büyümeyle değerlendirildiğinde K plaka ve kilometre fiyat uygulaması arasındaki ilişkinin analiz edilmesinin son derece önemli olduğuna işaret edilen raporda devletin taşımacılık altyapısına yaptığı yatırımların büyük maliyetleri ve uzun vadeli karakteri göz önüne alındığında, karayolu yük taşımacılığı miktarındaki değişim ve denetlenmeme sorunu ekonomik olarak Türkiye'ye büyük çaplı zarar verdiği vurgulandı. Karayolu yük taşmacılığının, başlangıç ve varış noktaları arasında aktarmasız taşımaya olanak tanıması diğer taşıma türlerine kıyasla daha esnek olması ve özellikle kısa mesafe taşımalarda nispeten ucuz olması nedeniyle önemli avantajlara sahip olduğu belirtildi. Türkiye'nin Doğu-Batı arasında doğal bir köprü oluşturan, transit taşımacılığa elverişli coğrafi yapısıyla karayolu ulaşımında rekabet gücü yüksek bir ülke olduğuna işaret edilen raporda plaka tahdidi ve kilometre fiyat uygulamasıyla bu 'kontrolsüz gücü' kontrol edilebilir hale getirebileceği ifade edildi.

Raporda Türkiye'deki şehirlerarası yük taşımacılığındaki mevcut durum şöyle özetlendi: "2017 TÜİK araştırmasına göre ülkemizde 4 milyon 481 bin 343 kamyonet ve TIR var. Yüzde 81'i karayoluyla yapılan taşımacılığın yüzde 15'i lojistik şirketlerin kendi bünyesindeki araçlarıyla, yüzde 66'sı ise bireysel taşıyıcı esnaf tarafından sağlanıyor. Fakat AB ülkelerinde bireysel taşımacılık olmadığı için peron taşımacılığı yapılıyor. Ülkemizde karayolu yük taşıma mevzuatı değiştirilirken bireysel taşıyıcı esnafını göz ardı etmiştir. Gelen takograf veri bildirimi ve yük bildirimi ülkemizde plaka tahdidi ve kilometre fiyat uygulaması hayata geçirilmeden yaklaşık 15 milyon insanın mağduriyetine sebep olacak."

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Söz konusu sorunlar için çözüm önerilerini de paylaşan Federasyon, bunları şöyle sıraladı:

1- Ülkemizdeki bireysel taşıyıcı esnafına plaka sınırlandırması getirlimelidir.

2- Ticaret Kanununda var olan taban ve tavan fiyat uygulamasına geçilmelidir.

3- Ülke ekonomisine ciddi zarar veren belge kiralama, faturasız komisyon alma gibi olayların önüne geçmek için karayolu yük taşıma yönetmeliğinin 39. maddesinin 6102 bendine göre düzenlenmesi gereken yük senedinin takip ve kontrolünün karayolu yük taşıyıcı federasyonuna verilmesini arz ederiz.

4- Ülkemizde saç kesiminden avukatlık hizmetine, ekmekten akaryakıta, minibüs ve taksi ücretlerine kadar pek çok mal ve ürünlerde fiyat tarifesi bulunurken yük taşıma tarifelerinin de bu kapsama alınması gerekiyor. Rakipler arasında tedarik edenlerle müşterilerle olan ilişkileri etkileyen dürüstlük ve aldatıcı, aykırı davranışlarla ticari haksız rekabet oluşuyor. Taşıma işlemlerindeki bölgesel fiyat eşitsizliği, üreticiden tüketiciye, çiftçiden sanayi mamülüne kadar birçok dalda anormal fiyat dalgalanması yaratıyor. Bunun çözüm yolu kilometre fiyat uygulamasına geçilmesidir.

5- Karayolu yük taşıma mevzuatının 11. maddesinin 1. bendine göre faaliyette bulunanların sayısı, yolcu ve eşya taşıma kapasiteleri ile bu husustaki potansiyel, yetki belgelerinde kayıtlı taşıtların durumu, haksız rekabetin önlenmesi, kamu yararının gözetilmesi, atıl kapasite oluşumunun ve kaynak israfının önlenmesi, güvenlik veya benzeri nedenlerle Bakanlık, yetki belgelerinin verilmesi veya sayısında, taşıt sayılarında veya kapasitelerinde, taşıma hatlarında veya güzergahlarında sınırlamalar, kısıtlamalar veya belirli bir süreyle sınırlı geçici düzenlemeler yapabilir.

6- Bakanlık, yönetmelik kapsamındaki faaliyetlerle ilgili piyasadaki ücretlerin; ülke ekonomisi aleyhine sonuç vermesi aşırı ücret uygulanması veya rekabet ortamının bozulması hallerinde ve gerektiğinde söz konusu faaliyetler için belirli bir süreyle sınırlı taban veya tavan ücret tarifesi uygulaması getirebilir.

Sonraki Haber