Kapatma davasını Danıştay cinayetine bağladı

FETÖ’nün Ergenekon kumpas davasının eski hakimi Hüsnü Çalmuk, AK Parti hakkında kapatma davasının açılmasının altyapısı olması için Danıştay cinayetinin şiddet unsuru yapıldığını öne sürdü.

FETÖ’nün Ergenekon kumpas davasının eski hakimi Hüsnü Çalmuk, "Devletin bir Danıştay üyesi bu uğurda maalesef heder edilmiş, şehit edilmiştir." dedi.

Ergenekon davasına bakan eski hakimler Hasan Hüseyin Özese, Hüsnü Çalmuk, Sedat Sami Haşıloğlu, Ercan Fırat, Fatih Mehmet Uslu, Nihat Topal ve eski savcılar Mehmet Ali Pekgüzel, Nihat Taşkın, Mehmet Murat Dalkuş’un da aralarında bulunduğu sanıkların yargılanmalarına devam edildi.

İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nde görülen duruşmada Hüsnü Çalmuk esas hakkındaki mütalaaya karşı son savunmasını yaptı. Çalmuk savunmasında, "Bize yöneltilen suçlama hukuki bir suçlama değildir. Bunun arkasında bir art niyet olduğunu düşünüyorum. Biz terör suçlaması, yargılaması yaptık. Ben tutuklu olduğum dosyada yaklaşık 1 sene katalog suç diye tutuklu kaldım. Anayasa Mahkemesi de bunda ihlal görmedi. Ama başkasına gelince farklılık söz konusu oluyor." ifadelerini kullandı. AK Parti hakkında kapatma davasının açılmasının altyapısı olması için Danıştay cinayetinin şiddet unsuru yapıldığını da öne süren Çalmuk, "Devletin bir Danıştay üyesi bu uğurda maalesef heder edilmiş, şehit edilmiştir. Bunlar için insanın hiçbir değeri yok. Bunlar her şeyi yaparlar." diye konuştu.

'GİZLİ BELGELERİN YÜZDE 99'UNU AÇTIK'

Ergenekon davasında, 9 Temmuz 2010'da bir ara karar verdiklerini aktaran Çalmuk, şöyle devam etti: "Bu ara kararda, Genelkurmaydaki bazı bilgisayarlardaki harddiskler istenildi. Daha sonra gönderilen hard disklerle ilgili bilirkişi incelemesi yaptırılmasına ilişkin ara karar alınmış. Verilerin geç çözülmesinin nedeni harddiskler içindeki verilerin ulusal şifreleme yöntemi ile şifrelenmesidir. Yani devletin gizli belgeleri olmuş. Bize bunları verin, bunları devletin sırrı gibi koruyacağız kimseye vermeyeceğiz diyoruz. Ancak aylarca süren yazışmalar yapıldı. Bunların yüzde 99.99'unu açtık. Bizim derdimiz cunta yapılanmasını deşifre etmekti. Bu şifreli belgelerin geç alınması, raporların geç alınmasına neden olmuştur. Raporda, internet andıcı davası sanığı olan İlker Başbuğ'un internet andıcını onayladığı, devletin resmi belgelerinde bulundu."

Sonraki Haber