Karabağ’a iş değil görev olarak bakalım
Karabağ'ın imarı için kısa vadede 27 milyar dolar, uzun vadede de 80 milyar dolarlık yatırımın öngörüldüğünü belirten DEİK Azerbaycan İş Konseyi Başkanı Selçuk Akat, 'Ancak Karabağ'a iş olarak değil görev olarak bakmalıyız' mesajı verdi. Akat, iki ülke arasında STA imzalanması gerektiğini’ söyledi.
İki devlet, bir millet olan Türkiye ve Azerbaycan için bu zincire bir de ekonomi eklenebilir. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Azerbaycan İş Konseyi Başkanı Selçuk Akat, iki ülke arasında bir serbest ticaret anlaşması (STA) imzalanmasının gerekli olduğunu bildirdi. STA'ya engel ise Avrupa ile Türkiye arasındaki Gümrük Birliği. Avrupa istediği üçüncü ülkelerle STA yapabilirken, Türkiye'nin kardeş ülkesi ile STA yapmasını bu anlaşma engelliyor.
DEİK ve Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) işbirliğinde düzenlenen “Ticari Diplomasi Yolculuğu” çevrimiçi toplantılarının ilkine katılarak ekonomi gazetecilerinin sorularını yanıtladı. EGD YİK Üyesi Recep Erçin yönetiminde yapılan toplantıda konuşan Selçuk Akat, Karabağ'ın Ermeni işgalinden kurtarılması sonrası 30 yıldır neredeyse çivi dahi çakılmayan bölgenin imarı için önemli yatırımların devreye alınacağını aktardı.
STA İLE COĞRAFYAYA AÇILIRIZ
Akat'ın kendisi de bir Azerbaycan Türkü. Ataları da ülkenin bağımsızlığı için savaşmış. Bu anlamda iki ülkenin hem diplomatik hem ticari ilişkilerinde birleştirici rolüyle öne çıkıyor. Akat'ın verdiği bilgilere göre Karabağ'ın imarı için ilk aşamada 27 milyar dolarlık bir yatırım öngörülüyor. Azerbaycan'ın altyapı konusunda yatırımlarını tamamladığını ve bu anlamda gelişmiş bir ülke olduğunu hatırlatan Selçuk Akat, “Karabağ'ı da aynı gelişmişlik seviyesine çıkarmak için toplamda 80 milyar dolarlık bir yatırım hedefleniyor. Ancak biz Karabağ'a iş olarak bakamayız. Bir görev bir vazife olarak bakmalıyız” dedi.
Eski Sovyet ülkelerinin kendi aralarında STA olması nedeniyle bazı Türk mallarının ülkede dezavantajlı durumda olduğuna dikkat çeken Selçuk Akat, Türkiye'nin Azerbaycan ile STA yapması durumunda veya bu ülkede Türk iş insanlarının yatırım yapmaları durumunda bütün bir eski Sovyet coğrafyasına gümrüksüz ihracat yapabileceğini anlattı.
HAZAR GAZI TANAP İLE TAŞINACAK
Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan'ın birçok konuda ortak hareket ettiğine dikkat çeken Akat, Bakü-Tiflis-Kars demiryolun projesi, Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı projesi gibi girişimlerin bunu gösterdiğini söyledi. Azerbaycan ile Türkiye arasında enerji anlamında çok büyük projelerin hayata geçtiğini, inşaat anlamında da Türk iş insanlarının ülkede 20-23 milyar dolarlık müteahhitlik işi üstlendiğini anımsatan Selçuk Akat, bundan sonra enerji anlamında Hazar'daki gaz kaynaklarının TANAP üzerinden Avrupa'ya taşınmasının gündeme geleceğini söyledi. Dünya çapında iş yapan Türk firmaların Azeri firmaların elinden tutarak üçüncü ülkelerde iş yapmasını ve onları büyütmesini isteyen DEİK Azerbacan İş Konseyi Başkanı Akat, bir soru üzerine Rusya'nın Türkiye ve Azerbaycan'ın ilişkilerinin gelişmesine engel olmayacağını bunun Karabağ'da da görüldüğünü kaydetti.
'AVRASYA STRATEJİSİ ÇİZMELİYİZ'
Türkiye ile Azerbaycan'ın ortaklığının bütün bir Avrasya coğrafyasında Türkiye için rehber vazifesi göreceğini de ifade eden Akat, ihracatçıların “Londra'ya Bakü'den daha ucuza mal mal gönderiyoruz” eleştirilerine yönelik ise özetle şunları söyledi: “Ticaret hacmi bugüne kadar düşük kalmış. Buradan mal gitmiş ama oradan üretim olmadığı için boş gelmiş. Son 30 yıldır ticarete başladılar. 2009'a kadar biz de ülke olarak Azerbaycan'a ilgisiz kalmışız. İran üzerinden genişler pahalı olmuş. Ama bu gelişiyor. Ticaretin daha da artmasıyla ben bu maliyetlerin ucuzlayacağını söyleyebilirim.” Azerbaycan ile ticaret yaparken diğer ülkelere göre çok daha özenli olunmasını isteyen Akat, Avrasya için Türkiye'nin bir strateji çizmesinin gerekliliğine işaret etti.
TARIMDA İŞBİRLİĞİ YAPILABİLİR
Toplantıda söz alan duayen ekonomi yazarı Rüştü Bozkurt, Azerbaycan'ın su bakımından çok zengin olduğunu tarım konusunda Türkiye ile işbirliğinin yapılabileceğini söyledi. Bunun üzerine DEİK Azerbaycan İş Konseyi Başkanı Akat, “Her şeyi satma anlayışı ile hareket etmemek gerekiyor. İş birliği yaptığımızda çok önemli avantajlarımız olabilir. Mesela Rusya'ya domates satmak her zaman Türkiye açısında sorun oldu. Hâlbuki Azerbaycan’da üretimi Rusya’ya çok kolay domates satabiliriz” diye konuştu. Akat ayrıca, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 4.5 milyar dolar seviyesinde olduğunu, her iki ülkenin devlet başkanının ticaret hacminin 15 milyar dolara çıkarılması hedefini belirlediğini vurguladı.