Kasım Süleymani ve ABD İsrail uşaklarının tavrı
Kasım Süleymani mazlumlar dünyasının emperyalizme karşı direniş ruhunu güçlendirdi. İran’ın ABD emperyalizmine ve yamağı İsrail’e baş eğmeyen onurlu tavrının sembollerinden Süleymani ölümüylede bölge halklarını birleştirmiştir.
ABD battıkça batıyor ve destekçileri her geçen gün onu terk ediyor. Terk etmeyenler ise Türkiye-İran-Irak ve Suriye’nin gazabına uğrayacak. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın!
ABD emperyalizminin yenilmesi ve bölgeden çekilme yönünde işaretler vermesi Kürtçü çevreleri korkuttu. ABD’nin şemsiyesi altında sözümona Kürtler için mücadele ettiklerini iddia eden örgütler o kadar telaşlandılarki; ABD/İsrail gitmesin diye yalvar yakar oldular.
Türkiye’de ki Barzanistan hanedanlığının taraftarları ipe sapa gelmez tahlillerle kendilerini o kadar küçültüyorlarki; utanmasalar ABD kalsın diye secdeye varacaklar! O çevrelerin paylaşımlarını ve yaptıkları tahlilleri okudukça onlar adına üzülüyoruz ve insan bu kadarda düşermi demeden edemiyoruz!
KUKLA DEVLET HAYALİ
Kendi gücüne güvenmeyen ve ABD/İsrail’in ipiyle kuyuya inmeye çalışanlar amaçlarına ulaşamayacaktır. Yenilgi üstüne yenilgi alan bir “süper” gücün ne hallere düştüğünü niye hala görmüyorlar? ABD/İsrail bölücülerin gözlerini kör etmiş ve kör çıkmazlara sürüklemiştir.
PKK/KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi yöneticilerinden Ebu Mehdi Mühendis’in katledilmesi üzerine yapılan açıklamada, “Kasım Süleymani ve Mehdi El Mühendis’in suikastla vurulmaları önümüzdeki dönemin halklar açısından daha zorlu geçeceğini göstermektedir.(…) Mezhepçiliğin ve milliyetçiliğin de gözü kör olduğundan bu yönlü çatışmalar ortamında özgürlük ve demokrasi güçlerinin mücadelesi ciddi zorluklarla karşı karşıya gelmektedir.” denildi. Açıklamanın içinde ne ABD emperyalizmi lanetlenmektedir ve ne de İsrail’e tek bir söz edilmektedir. Yuvarlak ve bilinenlerin tekrar edildiği açıklamada esas olarak İran ve Irak hedef alınmaktadır.
İranlı kahraman Kasım Süleymani’nin ölümüne sevinen ve kendilerine pay çıkarma uğraşısı içindeki Barzanistancılardan, kendi çevresinden bile tecrit olmuş Kürtçü İbarihim Güçlü’nün şu paylaşımı durduğu yeri gösteriyor: “ ABD askerlerinin Irak’tan çıkmaması büyük bir ihtimal. Bunu da Kürdistan’da kalarak sağlamaya çalışacak. Bu da referandum sonucunun uygulanması ve Kürdistan devletinin ilanı ve tanınması sonucunu kaçınılmaz bir yol olarak gündeme getirebilir.”
Değişik Kürtçü örgüt ve partiler benzer açıklamalarda bulundular. Kasım Süleymani’nin katledilmesi üzerine bölücülük illetine tutulmuşların paylaşımları utanç vericidir. Yemliha Kanık, “Evet gidişat Kürdistanın bağımsızlığını dünya gündemine getirebilir”, Bayram Güçlü, “İyiye gidiyor galiba”, Kasım Kılıçkap, “Haydi hayırlısı diyelim. İnşallah düşünüldüğü gibi olur”, Şehmus Daş, “İnşallah hayırlı olur Kürt halkına” sözleriyle aslında ABD emperyalizminin safında yer alarak, başta Kürtler olmak üzere mazlum ülkelere düşmanlıklarını dillendiriyorlar.
Bölücüler cenahının elemanlarından Yaşar Karadoğan ise uzun yazısında, “ABD’nin yaptığı veya İsrail’in yapıp ABD’nin üstlendiği bu operasyon” diyerek değerlendirdiği Kasım Süleymani suikastından Kürtçülerin yararlanması için yol gösteriyor.
TARAF DEĞİLLERMİŞ
ABD’nin bölgemizde de yenildiğini ve gelecektede herhangi bir başarısının olmayacağını bilen PKK/PYD ise “tarafsızlığını” ilan etti! Bu nasıl bir tarafsızlıksa? ABD ile mazlum İran arasındaki savaşta hiç kimsenin tarafsız kalma şansı bulunmuyor ve böylesi bir açıklama havada kalıyor. PYD/YPG, ABD/İsrail’in kolluk kuvvetidir, onların bir dediğini iki yapamaz ve verilen emirleri harfiyen yerine getirmek zorundadır. ABD/İsrail vur dediğinde vurmak mecburiyetindedir. Aksi halde 24 saat içinde yoklara karışır.
Kasım Süleymani’nin ardından Rûdaw’a konuşan sözde Rojava Özerk Yönetim Sözcüsü Lokman Ahmed, “Kürtler genel olarak taraflar arasındaki kargaşanın tarafı olmayacak ve önemli olan halkımızı korumamızdır” açıklamasında bulundu. Bunlar boş laflar ve bölge coğrafyasında karşılığı yoktur.
PKK/PYD/PJAK önderliğinin etekleri tutuştu. ABD’nin bölgede güç kaybetmeye devam etmesi bu örgütlerinde güç kaybetmesi demektir. Hele hele bir de askerlerini, istihbarat elemanlarını çekerlerse esas gürültü o zaman kopacak! ABD/İsrail’siz PKK örgütü düşünülemeyeceği gibi, varlık sebepleride ortadan kalkmış olacak.
Bölgemizdeki Kürtlerinde baş düşmanı olan ABD emperyalizmi ile İsrail Siyonizminin gölgesinde oluşturulan devletimsi kukla oluşumlara bel bağlayanların hayalleri bir kez daha söndü. Kasım Süleymani’ye düşmanlıkta birleşen PKK’yla yan kollarını ve ne de diğer bölücü örgütleri ABD/İsrail kurtaramayacak.