Kayseri’de ‘Keykubadiye’ kazısı
Kayseri'de, Anadolu Selçuklu Sultanı 1. Alaeddin Keykubad'ın yaptırdığı Keykubadiye Sarayı'nda yeni sezon kazıları başladı.
Kazı Başkanı ve Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Baş, kazı alanında, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 1220'li yılların ortalarında inşa edilen saraydan bugüne çok fazla bir şey gelmediğini söyledi. Sadece iki yapı kalıntısı olduğunu belirten Baş, bu iki kalıntı çevresinde kazı çalışmalarını yürüttüklerini ifade etti.
Baş, 2015'te kazı çalışmalarına başladıklarını hatırlatarak, "Geçen sene ilk kez kazı çalışmasını bulunduğumuz bu alanda yaptık, çok önemli verilerle karşılaştık. Geçen sene aralık ayına kadar sürdürdüğümüz çalışmalarda hemen arka planda 'tonozlu' diye bahsettiğimiz yapının etrafında açtığımız alanda 'divanhane' dediğimiz, bir bakıma 'taht salonu' mekanla karşılaşmıştık. Bu bizi çok heyecanlandırmıştı." diye konuştu.
Sarayın önemli bir bölümü olarak bunu geçen yıl tespit ettiklerini anımsatan Baş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tabii etrafında ne var ne yok onu çok fazla bilemiyoruz. Aslında bu iki yapı kalıntısının dışında burada nasıl bir veri var, nasıl bir yapılaşma var, ona dair hiçbir bilgimiz yok. Her şey toprak altında ve özellikle bu sözünü ettiğim tonozlu yapı dediğimiz alanda yeni veriler, yeni mekanlar ortaya çıkmaya başladı. Belki mimari anlamda çok önemli veriler ile karşılaştık fakat bizim beklediğimiz anlamda yani bir divanhanede, bir taht salonu dediğimiz bölümde süslemeli olması gereken bölümde ne yazık ki küçük buluntularla, yani süsleme amaçlı çini vesaire gibi buluntularla çok fazla karşılaşamıyoruz. Bunun sebebi de çok büyük bir talan var alanda ama bazı bölümlerde ve özellikle de zemin döşemesi anlamında baktığımız zaman tuğla döşemeleri, çinilerle karşılaşmış olmamız bize sarayın genel yapısıyla ilgili önemli veriler sunmakta."
Prof. Dr. Baş, bayram öncesi kazı çalışmalarına başladıklarını, büyük ihtimalle eylül ayı ortalarına kadar devam edeceklerini bildirdi. Çalışmaları iki alanda sürdürdüklerini ve daha önceki senelerde kazdıkları dört kemerli yapı çevresinde yeni verilerin ortaya çıkmasını ümit ettiklerini dile getiren Baş, şunları aktardı:
"Çünkü orada geçen sene ortaya çıkan süslemeli bazı mimari parçalar bize bunu göstermekte. Tabii en büyük sorunumuz alanın büyük ölçüde talan edilmiş olması. Bazı eserlerin, küçük ölçekli eserlerin, seramik, çini gibi parçaların çok farklı yerlerde ortaya çıkması, bu talanı bize göstermektedir."