Kazakistan’da Türkçe kursuna rekor başvuru!

UNESCO’nun 2021 Yunus Emre yılı ilanının üzerine Cumhurbaşkanlığı’nın ‘Bizim Yunus’ ve ‘Dünya Dili Türkçe’ yılı ilan etmesi, bağımsız Türk devletlerinde etkisini göstermeye başladı. Kazakistan’dan katılımcılar Türkiye Türkçesini yerinde keşfetmeye hazırlanıyor.

Kazakistan’ın başkenti Nur-Sultan’da faaliyet gösteren Nur-Sultan Yunus Emre Enstitüsü, 2021 yılı için ilan edilen Yunus Emre ve Türkçe Yılı’na bağlı olarak bir Türkçe kursu başlattı.

Ülkede Yunus Emre Enstitüsünün faaliyete geçtiği kurslarla 2010 yılından bu yana 4.718 kişi Türkçe öğrenirken, Mart ayında başlayacak ve dijital ortamda gerçekleşecek kursa ise 8 bin başvuru alındı.

KURS İÇİN SIRADA BEKLİYORLAR

Haftada 3 günden toplam 72 saat olacak kurslar için aylardır beklemede olanlar var. Çevrim içi kurs ile katılım belgesi alacak olan kursiyerler, seviyelerine göre Türkçe öğrenmeye devam edebilecekler. İlk 30’a giren katılımcılara ise Kazakistan’dan İstanbul veya Antalya’ya uçak bileti hediye edilecek.

Türkiye, Kazakistan’ı ilk tanıyan ülke olarak diplomatik ilişkilerde 29 yılı geride bırakılırken iki ülke arasındaki dostluk bağları da güçlenerek artıyor. Türkçe öğrenme talebini karşılamak adına özel olarak açılan çevrim içi kurs ile yoğun talebin bir nebze de olsa karşılanması hedefleniyor. Hem Türkiye’de üniversite eğitimi ve iş imkânı hem de Kazakistan’da kurum ve kuruluşlarda çalışma imkânına sahip olmak ve Türk dizilerini takip ederek Türkiye Türkçesini öğrenmek isteyenler özellikle kursa kayıt yaptıranlar arasında yer alıyor.

YUNUS EMRE ENSTİTÜSÜ ÖNCÜ

2013 yılından beri yaşanan vize sıkıntısı nedeniyle ülkede Türkçe öğretmek için görev alacak okutmanlar ile yüz yüze dersler noktasında sıkıntılar yaşanıyor. Yunus Emre Enstitüsünün koronavirüs salgını ve aynı zamanda ülkedeki okutman sıkıntısını da çözmek adına hayata geçirdiği çevrim içi Türkçe kurslarına ise ilgi yoğun. Ülkede vize sıkıntısı ile koronavirüs salgınının sona ermesi ve böylece yüz yüze eğitimin başlamasıyla Yunus Emre Enstitüsü bu atılımıyla, hem geniş bir kesimin Türkçe öğrenme talebini karşılayabilecek hem de kültürel ilişkilerin pekişmesine olanak sağlanacak.

YUNUS EMRE ENSTİTÜSÜ

Türkiye’yi, Türk dilini, tarihini, kültürünü ve sanatını tanıtmak ve bu alanda yurt dışında her türlü hizmeti vermek amacıyla 2009 yılında faaliyetlerine başlayan Yunus Emre Enstitüsü, Türkiye’nin tanıtımı noktasında büyük bir görevi üstlenmektedir.

Tüm dünyada 60 merkezi bulunan Yunus Emre Enstitüsünün Türkçe öğretiminden kültür-sanat etkinliklerine, Türkoloji projelerinden bilimsel iş birliği anlaşmalarına ve kültürel diplomasi faaliyetlerine kadar uzanan geniş bir yelpazede çalışmaları bulunmaktadır. Enstitü, Türkiye’nin uluslararası alanda bilinirliğini, güvenilirliğini ve itibarını artırmak misyonuyla hareket ederken dünyanın her yerinde Türkiye ile bağ kuran ve Türkiye’ye dost insan sayısını artırmayı hedeflemektedir.

Detaylı bilgi için www.yee.org.tr sitesi ziyaret edilebilir.

YUNUS EMRE YILI DANIŞMA KURULU TOPLANDI

Yunus Emre Enstitüsünün (YEE) düzenlediği Yunus Emre Vakfı Danışma Kurulu Toplantısı yapıldı. Açılışta konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Yunus Emre Yılı etkinlikleri kapsamında dünyanın her yanına Yunus Emre'nin insanlığa gönderdiği yüzlerce yıllık selamı ve mesajı, tekrar ulaştıracak, manevi hazzını birlikte paylaşacağız" dedi.

GÖNÜL COĞRAFYAMIZ

Sanatçılarımız, akademisyenlerimiz, araştırmacılarımız, yazarlarımız ve şairlerimizle bu toprakların irfanını, tüm insanlığı kucaklayan evrensel mesajlarını etkinliklerle, yüz milyonlarca insana ulaştıracaklarını belirten Bakan Ersoy;

"Çalışmalarımızın uluslararası boyutu noktasında önemli bir başlık da gerek UNESCO'ya sunduğumuz dosyalarımıza destek veren gerekse de ortak dosya verdiğimiz Azerbaycan, Bosna-Hersek, Kuzey Makedonya, Özbekistan, İran ve Romanya gibi ülkeleri kapsayan, gönül coğrafyamıza ulaşacak, komşularımızla birlikte hayat bulacak faaliyetleri de içeriyor olmasıdır” şeklinde konuştu.

YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş ise Yunus Emre Vakfının temel misyonlarından birisinin Türk insanı ile dünya insanı arasında bağ kurmak olduğunu vurguladı. Enstitünün, son bir yılda beş kıtada 60 bin kişiye Türkçe öğrettiğini kaydeden Ateş, “Yunus Emre'nin, 'Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım.' felsefesinden ilham alarak farklı milletlerle irtibata geçiyor, kendi birikimlerimizi aktardığımız gibi onların zenginliklerinden de istifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Toplantıda, Yunus Emre Vakfı Danışma Kurulu Üyelerinden TİKA Başkanı Serkan Kayalar, Türk Dil Kurumu Başkanı Gürer Gülsevin, UNESCO Milli Komisyon Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz, Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erol Parlak, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Osman Kurt, Sakıp Sabancı Müzesi Müdürü Nazan Ölçer, sanat tarihçisi ve yazar Prof. Dr. Nurhan Atasoy, sanatçı Günseli Kato ve yönetmen Derviş Zaim gibi isimler yer aldı.

Toplantı, ayrıca danışma kurulu üyelerinin görüş ve değerlendirmelerinin alındığı "Genişleme ve Derinleşme Politikaları" ve "Kültürler Arası iletişim ve Etkileşim Politikaları" başlıklarında iki oturumla devam etti.

Sonraki Haber